Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, tepki çeken açıklamalarını daha önce bir çok kez dile getirdiğini belirterek, kendisine yönelik tepkilerin temelsiz olduğunu ileri sürdü.
Meselenin net olduğunu ileri süren Akıncı, "Kıbrıs Türk halkı, çok büyük bir oranda Rum tarafına azınlık olmayı ya da Türkiye'ye sürekli bağımlılık ilişkisi içinde yaşamayı istemiyor. Kendi kendini yöneten, kendi kendine yeten, kendi kurumlarında gerçek manada söz sahibi olan bir yapıyı özlüyor. Elbette özellikle ekonomi ve diğer alanlarda başarmamız gerekenler olduğu da kuşkusuzdur." ifadelerini kullandı.
Akıncı, Kıbrıs Türk toplumunun ilhak olasılığını asla benimsemediğini savunarak, "Evet, Kırım benzeri bir ilhak senaryosunun korkunç olduğunu ve bunun Kıbrıs Türklerinin olduğu gibi, Türkiye’nin de yararına bir gelişme olmayacağını belirttim. KKTC’yi asıl ortadan kaldıracak senaryo da budur. İlk defa söylemediğim bu sözlerimin de arkasındayım; çünkü Kıbrıs Türk halkının gerçek duygu ve düşüncesi budur." görüşünü öne sürdü.
KKTC'nin iki eşit kurucu devletten birine dönüşerek, federal çatı altında ve uluslararası hukuk içinde hak ettiği saygın yeri almasını savunduğunu kaydeden Akıncı, "Bu çabaya destek olunması gerekir. Böylesi bir Kıbrıs, kuzeyi ve güneyi ile Türkiye’ye dost bir coğrafya olur. Bu da herkesin yararınadır. 'Kıbrıs Türk’tür Türk Kalacaktır' siyaseti, 1950’lerin sloganıdır. Gerçek durumla ilişkisi yoktur. Kıbrıs’ta yaşayan farklı toplumlar vardır ve barış içinde yaşayacakları federal bir düzen arayışı sürmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Akıncı, Kıbrıs Türk halkının Atatürk ilkelerine bağlı, laik ve demokratik, hoşgörü ve barış kültürünü içselleştirmiş bir halk olarak çağdaş Avrupa değerlerinde bir yaşam için mücadelesini sürdürdüğünü ileri sürerek, "Bu mücadeleye ancak saygı duyulur, saldırı yapılmaz." ifadesini kullandı.
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 6 Şubat'ta The Guardian gazetesine verdiği röportajda, Ada'da federal bir çözüme tez zamanda varılmadığı takdirde bölünmüşlüğün kalıcı hale geleceğini ifade etmişti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ankara ile Lefkoşa arasındaki ilişkiyi "ana vatan-yavru vatan" olarak tanımlamasına katılmadığını belirten Akıncı, Türkiye ile "bağımsız ve kardeşçe" ilişkiler istediğini vurgulamıştı.
Akıncı, KKTC'nin, Türkiye'ye ekonomik bağımlılığını azaltması için daha fazla şey yapması gerektiğini, bunun için de Güney Kıbrıs'ın desteğine ihtiyacı olduğunu savunmuştu.
Ada'nın kuzeyinin "Kırım tarzı ilhak ihtimali" sorusunu "korkunç" ifadesiyle cevaplayan Akıncı, bunun Türkiye'nin çıkarlarına da aykırı olduğunu söylemişti.
Cumhurbaşkanı Akıncı, Suriye'deki Fransız mandasına bağlı Hatay Cumhuriyeti'nin 1939'da referandumla Türkiye'ye bağlanmasını kabul eden Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen'e atıfta bulunarak, "İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım." ifadesini kullanmıştı.