Evin İlyasoğlu’nun koca bir tarihi anlattığı ‘Zaman İçinde Müzik’, ilk uygarlıklardan başlayarak 21. yüzyıla yolculuk yaptırıyor. Kitaba ekli 10 adet CD’de de bu dönemlerin örnekleri var. Milliyet'te yer alan habere göre; müzik tarihi kitapları beş yüz yıldan fazla zamana yayılan klasik müzik evreninin genel şemasını çıkartabilmede okura her zaman çok yardımcı olmuştur. Farklı dönemler, akımlar, bestecilerin hayatlarından kesitler, ülke ekolleri ve ilginç anekdotlar içeren bu tür kitaplar devasa görünümlü klasik müzik sanatı ile okuru birbirine yaklaştırmada işlevseldir. Evin İlyasoğlu’nun koca bir tarihi anlattığı “Zaman İçinde Müzik” de okuru, ilk uygarlıklardan başlayarak bir yolculuğa çıkarıyor: Ortaçağ, gotik, rönesans, barok, klasik, romantik ve modern dönemler içinde gezdiriyor. Hatta 21. yüzyıla bile uzanmış kitap; sizi tam bugüne kadar getiriyor. Yeni baskıda yenilik İlyasoğlu’nun çalışmasının vazgeçilmez bir bölümü de Türk bestecilerine ışık tutan sayfalar. Cumhuriyet’le kökleşen çok sesli müzik besteciliğini 5 ayrı kuşak halinde ele alıyor İlyasoğlu. Her kuşağa ayrı değer veren yazar, örneğin 5. Kuşak ve sonrası bölümünde Kamran İnce, Aydın Esen, Hasan Uçarsu, Özkan Manav, Yiğit Aydın, ve Mahir Cetiz gibi bestecileri konu ediyor. Kitabın Remzi Kitabevi’nden çıkan yeni baskısı için ayrıntılı bir zaman dizini çalışması yapılmış. Örneğin Bach bestelerini yaparken, eş zamanlı olarak felsefede, siyasette, edebiyatta neler olduğunu tablolardan takip edebiliyorsunuz. Sanatı, tarihsel süreç içinde kavramak isteyen okur için çok yararlı referans tabloları bunlar. Biraz da şaşırtıcı olabiliyor. Diyelim ayrı bağlamlardan çok iyi bildiğiniz Locke ve Bach’ın aynı anda bulunmuş olduklarını anlıyorsunuz. Benzerlerinden önde
Genel anlatı akarken, kutular içinde hoş anekdotlar, ilginç ve renkli bilgiler de okura sunulmuş; böylelikle zevkli bir anlatım yaratılmış. “Zaman İçinde Müzik” diğer genel müzik tarihi kitaplarına göre harika bir avantaja sahip. İlyasoğlu’nun kitabının arkasına ekli 10 adet CD’de gelişimini okuduğunuz yüzyılların ve dönemlerin örneklerini de bulabiliyorsunuz. Track ve CD numaralarına bakarak, dinleye dinleye okuyorsunuz yani. Benim kuşağım müzik tarihi kitaplarını kuru kuru okur, sonra içlerinde geçen eserleri bulmak için ayrı çaba sarfederdi. “Zaman İçinde Müzik” bu bakımdan okuyucuyu şımartıyor. Bu da kitabı yabancı benzerleri arasında bir adım öne çıkarıyor kanımca. Yeni baskıda CD’ler Naxos katalogundan seçkilerle yenilenmiş. Kitap müzik tarihi bilgilerini arada bir tazelemek isteyebilecek bilgili okura da hitap ediyor kanımca. Klasik müzik meraklıları zaman içinde giderek kendisine ait zevkler oluşturur. Bazı dönemlere ya da bestecilere odaklanırsınız. İşte bu tür genel tarih kitaplarına arada bir dönmenin okura faydası: unuttuğunuz, atladığınız besteciler varsa, yeni ilgi ve merak kapıları açılır önünüzde. İdeal bir seçim Müzik tarihi anlatısının bir genel yararı daha olduğunu düşünüyorum. Dinleme edimini tarihsel ve zamansal bir perspektife oturtmak kimi bilgilerin okurun aklında daha iyi yer etmesini sağlıyor. Tabir yerindeyse kavramsal jimnastik yaptırarak dinleyicinin kondüsyonunun artırıyor, onu konuya ısındırıyor.