Antalya'da gösteriye hazırladığı kobra yılanı tarafından ısırıldıktan sonra özel uçakla Mısır'a götürülen illüzyonist Aref Ghafouri'nin (29) venom (panzehir) tedavisi sürüyor. Mısırlı yılan ve panzehir uzmanı Dr. Muhammed Şibli, Aref'in 2- 3 gün içinde taburcu olabileceğini belirterek, "Şu ana kadar 20 tüp panzehir verildi. Eğer Mısır'a getirilmesiydi ölebilirdi" dedi.
İllüzyonist Aref Ghafouri, 15 Temmuz'da, gösteri için geldiği Antalya'da, hazırlık yaparken kobra cinsi yılanı tarafından sağ elinin bilek üstünden ısırıldı. Kolunu bir bez parçasıyla sıkarak zehrin vücuduna yayılmasını önleyen Ghafouri, Rus asistanı Yana Vinter ile birlikte Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne geldi. İlk müdahalesi yapılan ve geceyi burada geçiren Aref, Türkiye'de kobra serumu bulunmadığı için 16 Temmuz'da özel uçakla tedavisi için Mısır'a götürüldü. Mısır'ın başkenti Kahire'deki Kasr en-Nil Hastanesi'nde tedaviye alınan Aref'e şu ana kadar 20 tüp panzehir verildi. Genel sağlık durumu iyiye giden Aref'e 4 tüp daha kobra serumu verilecek. El, kol ve yüz bölgesindeki uyuşukluğu geçen Aref'in ayaklarındaki his kaybı ise devam ediyor. Aref, bu nedenle halen ayağa kalkamıyor ve yürüyemiyor. Aref'in tedavisini takip eden Mısırlı yılan ve panzehir uzmanı Dr. Muhammed Şibli, illüzyonisti ısıran yılanın Mısır kobrası (Egyptian Cobra) olduğunu söyledi. Bu yılan türünün Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yaşadığını, dünyadaki en tehlikeli 10 yılandan biri olduğunu belirten Dr. Şibli, "Bu tür yılanların ısırığının tahribatı, vücudun direnci, zerk edilen zehrin miktarı ve diğer etkenlerle doğrudan bağlantılı. Zehri son derece öldürücüdür. İnsanıne kadar sürede öldüreceği konusunda bir zaman belirlemek zor. Ancak tedavisi yapılmadığı takdirde ölüm kaçınılmazdır" dedi.
Aref'in genel sağlık durumunun iyi olduğunu, 2- 3 gün içinde taburcu olabileceğini kaydeden Dr. Muhammed Şibli, kobra zehrinin direkt sinir sistemine saldırdığını, etkisinin ise kişiden kişiye değiştiğini, bazen 5 dakikada, bazen 6- 8 saat sonra ortaya çıktığını belirtti. Yılan sokmasından sonra doktorların hemen kan testi yaptıklarını anlatan Dr. Şibli, şunları kaydetti: "Bu testlerde genelde sonuçlar negatif çıkar. Yani zehrin vücuda etki etmediği, zarar vermediği şeklinde. Ancak bu yanlıştır. Doktorun burada çok sabırlı olması gerekir. Çünkü zehrin etkisi çoğunlukla 5- 10 saat sonra ortaya çıkar. İlk etapta ısırılan kişide baş dönmesi veya mide bulantısı olmayabilir. Bunun sebebi yan etkilerin geç ortaya çıkmasıdır. Eğer doktorlar bunu dikkate almazsa hasta ölür."
Türkiye'de kobra yılanı olmadığını, bu nedenle doktorların bu tür vakalarla karşılaşmadığı için duruma hakim olamadığına değinen Dr. Muhammed Şibli, "Bu da gayet normal. Görmedikleri ya da çok nadir karşılaştıkları bir vaka türü. Eğer Aref Mısır'a getirilmeseydi, büyük ihtimalle kötü bir sonuçla karşı karşıya kalınacaktı" diye konuştu.
Sağlık durumu hakkında bilgi veren Aref ise hastaneye geldiği ilk güne oranla çok iyi olduğunu söyledi. Yılanın ısırmasından yaklaşık 25 saat sonra Mısır'a geldiğini ve ilk panzehrin verildiğine değinen Aref, "Serumun etkisiyle yavaş yavaş iyileşmeye başladım. 20 tüp panzehir verildi. Isırıktan 1- 2 saat sonra müdahale edilseydi 4 tüp yeterli olacakmış. Ancak bana 25 saat sonra müdahale edildiği için bu kadar çok panzehir verilmek zorunda kalındı. Zehir bütün vücuduma yayılmış. Doktor kontrolleri yapacak. Eğer iyileşme devam etmiyorsa 4 tüpdaha serum verilecek" dedi.
Hastaneye gittiğinde gözleri, yüzü, kolları ve ayaklarında felçlik olduğunu belirten Aref, şunları söyledi:
"Gittikçe iyiye gidiyorum. Her serumdan sonra kan testi yapıldı. 17 kan testi yapıldı. Türkiye'deki testlerde kobra zehrinin çıkmamasının nedeni normal kan testleri yapılması. Zehir bu kan testlerinde tespit edilemiyor. Ve zamanla felç ediyormuş. Zehir tüm vücudu sardıktan sonra ya sinir krizi geçiriyor, ya komaya giriyor, ya da kalp krizinden ölüyormuşsunuz."
Mısır'a arkadaşının tavsiyesiyle geldiğini anlatan Aref, "Türkiye'de bu panzehir olmuş olsa dahi tecrübe yetersiz olduğu için ne kadar ve nasıl verileceğine doğru karar verilmezse panzehir de öldürüyor" diye konuştu.
Aref, 'reklam için yaptı' iddialarına da tepki göstererek, şunları kaydetti:
"Reklam için neden ölümü göze alayım. Böyle bir şeye neden gerek duyayım" dedi. Kendisine neden zehirli bir yılanla gösteri yapıldığının da sorulduğunu kaydeden Aref, "Bu gösteriyi yılanlarla yapmıyorum. Hayvanları gösterime alet etmiyorum. Bu hayvana beslenmeye ihtiyacı olduğu için baktım. Eğer gösterimde bu yılanı kullanmış olsaydım, dişlerini sökerdim. Hayvanlara zarar vermediğim için böyle bir şey yapmadım. Çünkü kobra, zehirle yemeğini hazmeder. Dişlerini sökseydim hayvan 20-30 gün içinde ölürdü. Hatta Tayland'da bazıları bunu yapıyor, ancak hayvan 20-30 gün içinde ölüyor. Sonra yeni bir yılanla gösterilerine devam ediyorlar. Ben buna karşıyım. Her canlının yaşamaya ihtiyacı var."
Yılanı bir Suriye vatandaşından aldığını belirten Aref, bakıma muhtaç hayvanları sahiplendiğini söyledi. Hayvanat bahçesi ruhsatı da olduğunu anlatan Aref, el konulan Bengal kaplanına ilişkin şunları kaydetti: "Kaplanı ruhsatlı şekilde bir hayvanat bahçesinden aldım. Annesinin ilk doğumuydu. 4 yavru doğurmuştu. İki yavrusunu yemişti. Kalan iki yavruyu zarar görmemesi için aldım ve sahiplendim. Yavrulardan birinin durumu çok kötüydü. Anne emzirmediği için zayıftı ve yolda öldü. Diğer yavruyu 4 ay boyunca özel bir şekilde besledim. Anne sütüne yakın özel bir karışım hazırlayıp verdim. Vahşi bir hayvandı. Bakıma muhtaçtı. Bana zarar vermemesi için ameliyatla ön tırnakları alındı. Eğer bakımını üstlenmeseydim ölecekti. Ancak tırnakları alınmasaydı bana ya da diğer bakıcılara zarar verecekti." Aref, birkaç gün içinde taburcu olabileceğini, en kısa sürede Türkiye'ye döneceğini söyledi.