Koç Topluluğu, Avrupa Birliği (AB) tarafından yürütülen dünyanın en büyük sivil Ar-Ge ve yenilikçilik programı Ufuk Avrupa kapsamında, TÜBİTAK ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’nun katılımıyla düzenlenen ‘Ufuk Avrupa Özel Sektör Farkındalık Etkinliği’ne ev sahipliği yaptı.
2021-2027 döneminde araştırma ve yenilikçilik alanlarında yürütülecek projelere hibe ve teknik destek sunmayı amaçlayan Ufuk Avrupa, 95,5 milyar Euro’luk bütçesiyle Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne katkı sağlarken, yeşil dönüşüm, dijital teknolojiler ve sağlık gibi öncelik alanlarına odaklanıyor. Koç Topluluğu, bu kaynaktan daha fazla yararlanabilmesi için paydaşlarına yönelik özel bir mentörlük programı da başlattı.
27 Haziran Pazartesi günü Divan Kuruçeşme’de gerçekleştirilen etkinliğe Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Koç Holding Grup Başkanları, Topluluk şirketlerinin üst düzey yöneticileri ve paydaş kurumların CEO, CTO seviyesinde temsilcileri katıldı.
Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, açılış konuşmasında “Koç Topluluğu olarak, dünyanın en büyük sivil araştırma ve yenilikçilik programı olan AB Çerçeve Programlarına katılmayı önceliklendiriyoruz. Ar-Ge ve yenilikçilik çalışmalarımızda ekosistemimizdeki tüm paydaşlarla iş birliğine çok önem veriyoruz. Bu iş birliklerinde ulusal ve uluslararası destek mekanizmalarından en verimli şekilde istifade etmeye çalışıyoruz." dedi.
Çakıroğlu “Kurulduğumuz günden bu yana ülkemiz ekonomisinin ve toplumsal hayatın pek çok ilkine, rekoruna imza attık. Ancak, ikinci yüzyılımıza girerken, geçmiş ve mevcut başarıların geleceğin garantisi olmadığını çok iyi biliyoruz. O nedenle, 7 yıl önce göreve geldiğimde değişimi odağına alan kapsamlı bir dönüşüm programı başlattık. Ar-Ge ve yenilikçilik, Koç’u ikinci asrına taşıyan bu kapsamlı dönüşüm dinamiğinin itici güçleri arasında” dedi.
Levent Çakıroğlu sözlerine şöyle devam etti:
“Ar-Ge ve yenilikçilik çalışmalarımızda ekosistemimizdeki tüm paydaşlarla iş birliğine çok önem veriyoruz. Bu iş birliklerinde ulusal ve uluslararası destek mekanizmalarından en verimli şekilde istifade etmeye çalışıyoruz. Ülkemizde bu iş birliği kültürünün olgunlaşmasında TÜBİTAK'ın, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın programları, teşvikleri çok önemli bir işlev görüyor. İşlerimizi ve dolayısıyla geleceğimizi ilgilendiren trendler, küresel ölçekte bilim, teknoloji, ticaret ağlarının etkileşimiyle şekilleniyor. Kısacası, Ar-Ge ve yenilikçilik odaklı uluslararası iş birliklerimizin de güçlü olması gerekiyor.
Bu nedenle, Koç Topluluğu olarak, dünyanın en büyük sivil araştırma ve yenilikçilik programı olan AB Çerçeve Programlarına katılmayı önceliklendiriyoruz. 2014-2020 yılları arasında yürütülen Ufuk 2020 programında Koç Üniversitesi 54, şirketlerimiz ise 75 projeyle yer aldı.”
Levent Çakıroğlu, “Koç Topluluğu’nun Ufuk Avrupa’ya da hızlı bir başlangıç yaptığı müjdesini paylaşmak isterim. Daha ilk sene çağrılarında, sensörler, yapay zekâ, e-mobilite, batarya teknolojileri, biyo-bazlı malzemeler, yenilenebilir enerji, üretim teknolojileri gibi farklı alanlarda toplamda 23 yeni projemizle kabul aldık. Ancak, ülkemiz açısından böylesine önemli bir konuda paydaşlarımızla birlikte ilerlememiz gerektiğine inanıyoruz.
Hep birlikte çok daha iyisini yapmak zorundayız ve yapacağız. Bu inançla, Ufuk Avrupa sürecinde paydaşlarımıza aktif destek sunmak üzere, çerçeve programlarda aktif roller alan, tecrübeli çalışma arkadaşlarımızın görev alacağı özel bir mentörlük programı oluşturduk” dedi.
Etkinlikte konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Faruk Kaymakcı şunları söyledi:
“Yeşil dönüşüm ve dijitalleşme alanında hayata geçireceğimiz her girişim, geleceğin Avrupası ve dünyasında ülkemizi bir adım daha ileri taşıyacaktır. Ufuk Avrupa programına ülkece aktif katılımımız, inovasyon alanında konumumuzu güçlendirecek, bu alandaki ilerlememiz gelecek kuşaklara bırakacağımız en kıymetli miras olacaktır.
Bu programda Türk sanayisinin önceliklerine uygun olan projelere katılmak ve bunlardan etkin yararlanmak temel hedefimiz. Türkiye bir önceki program olan Ufuk 2020’de yaklaşık 300 milyon Euro’luk proje desteğinden faydalandı. Ancak, çok daha fazlasını yapabileceğine inanıyoruz. Ufuk Avrupa’nın yanı sıra Türkiye olarak diğer programlara da katılıyoruz. Özellikle özel sektörü ilgilendiren bir program olması itibarıyla, Dijital Avrupa Programı’na vurgu yapmak istiyorum. Şu anda katılım müzakerelerine devam ediyoruz. Umarız en kısa zamanda bunu da tamamlarız; çünkü Türkiye’nin ve Avrupa’nın dijital dönüşümünde bu program bizim için çok yararlı olacaktır. 2021-2027 döneminde toplamda 13 farklı programa katılmayı arzu ediyoruz.”
Avrupa Birliği Büyükelçisi ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut ise şu ifadeleri kullandı:
“Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki önemli iş birliği alanlarından biri olan Ufuk Avrupa hakkında önemli bilgilerin paylaşılmasına katkı sağlayacak bu etkinliğe katılmaktan memnuniyet duyuyorum. İklim değişikliği, araştırma, teknoloji, inovasyon konularında birçok hedefi, önceliği ve zorlukları paylaşıyoruz. Bu alanlar, akıllı, sürdürülebilir, kapsayıcı, yeşil ve dijital yollarla daha iyi bir geleceği şekillendirmek için giderek önemli hale geliyor.
Kulağa cazip gelen bu sözlerin artık gerçeğe dönüşmesi gerekiyor. Bilim, araştırma, yeşil büyüme ve iklim değişikliği Avrupa için başlıca öncelikli konular olmaya devam edecek. Türkiye'de de rekabet edebilirlik, bilim, teknoloji ve inovasyon faaliyetlerinin yanı sıra Ufuk Avrupa gibi AB Çerçeve Programlarının uygulanmasını desteklemeyi sürdüreceğiz. Bu ortak hedefleri başarıyla hayata geçirebilmek amacıyla Türkiye'nin güçlü özel sektörünün yanı sıra araştırma kurumlarına da güveniyoruz. Bu kurumlarla birlikte özel sektör, Türkiye'nin Horizon Europe yolculuğunun başarıya ulaşmasına öncülük edebilir.”
Etkinlikte konuşan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da şunları söyledi:
“Günümüzün en fazla çözüm gerektiren alanlarından enerji ve sağlık alanları dâhil olmak üzere daha sürdürülebilir, temiz ve sağlıklı bir gelecek için bilim ve teknoloji tabanında ortaya konulan projelerin yüksek önemi bulunuyor. Bu kapsamda Ufuk 2020'de ortaya koydukları üstün başarılarından dolayı Koç Topluluğu şirketlerini ve Koç Üniversitesi’ni bir kez daha tebrik ediyorum. Ufuk Avrupa’da kazandığımız yeni projelerimizde de ekosistemimizin birlikte geliştirme ve birlikte başarma yaklaşımı güçlü bir şekilde devam ediyor.
Avrupa Komisyonu, Türkiye’nin de dâhil olduğu Ufuk Avrupa Programı’nda artık farklı bir iş modeli benimsiyor. Ufuk Avrupa’yı Ufuk 2020’deki performansımızla karşılaştırdığımızda iki kata yakın bir performansımız var. Bu bizim için çok kıymetli. Artık firmalarımız, araştırma kurumlarımız, üniversitelerimiz bu konuda daha yetkin, yetenekli ve doğru paydaşlarla iş yapabiliyorlar.”