KONDA Araştırma Şirketi, 23 Haziran’da yenilenen İstanbul seçimlerine ilişkin “Sandık Analizi ve Seçmen Profilleri” raporunu yayımladı. KONDA’nın 19-20 Ocak’ta adayların henüz belli olduğu dönemde, 31 Mart seçimlerinden bir hafta önce 23-24 Mart’ta ve 23 Haziran seçiminden bir hafta önce 15-16 Haziran tarihlerinde gerçekleştirdiği 3 farklı araştırmanın sonuçlarının kıyaslandığı raporda 31 Mart’ta MHP seçmeninin yarısı Binali Yıldırım’a oy verirken, haziran ayında bu desteğin 3’te bir oranına gerilediği tespiti yapıldı. Rapora göre, MHP’lilerden İmamoğlu’na giden oyların oranının yüzde 11’den yüzde 28’e çıktı. Araştırmada, mart ayından itibaren kesin bir şekilde Ekrem İmamoğlu’nu destekleyen HDP’lilerin İstanbul seçiminde kritik bir rol oynadığı tespitinde bulunuldu. Ayrıca 31 Mart seçimlerinde ağırlıklı olarak kendi adaylarını destekleyen Saadet Partisi seçmenleri Haziran seçimlerinde İmamoğlu lehine oy kullandı.
Raporda İstanbulluların yaşam tarzları, çalışma durumları, yaşları, dindarlık seviyeleri, eğitim düzeylerine göre, İBB adayı tercihleri de detaylı bir şekilde ele alındı. Buna göre, 23 Haziran’da Ekrem İmamoğlu’na oy veren kişilerin yüzde 10’u kendini dindar muhafazakâr, yüzde 35’i geleneksel muhafazakâr olarak tanımlıyor. Binali Yıldırım’da oy veren kişilerin yüzde 12’si ise kendini modern olarak niteliyor. Bu kişiler, dindarlık seviyesine göre sınıflandırıldığında ise, İstanbul nüfusunun yüzde 6'sını oluşturan ve dinin gereklerine inanmadığını söyleyen kişilerin yüzde 3'ü Binali Yıldırım'ı desteklediği ifade etti. İstanbul nüfusunun yüzde 10'unu oluşturan, dinin tüm gereklerini yerine getiren dolayısıyla 'sofu' olarak nitelenen insanların yüzde 20'si Ekrem İmamoğlu'nu desteklediğini beyan etti.
23 Haziran seçim sonuçlarına ilişkin en doğru tahmini yapan araştırma şirketi olan KONDA'nın araştırmasında vurgulanan önemli bir başlık da gençlerin belirgin bir şekilde Ekrem İmamoğlu'na yönelmesi oldu. Araştırmada "Genç seçmenler arasında Yıldırım’ın oyu sabit kalırken İmamoğlu’nun oyu her ay yükselerek İstanbul ortalamasının 9 puan üzerine çıktı. Genç seçmenler arasında oy kullanmayacak olanlar da yarı yarıya azaldı" tespitinde bulunuldu. Binali Yıldırım'ın 31 Mart'a oranla oyunu artırdığı çok sınırlı gruplar bulunduğunu belirten araştırmaya göre, İmamoğlu hemen hemen her kümede oyunu artırdı ancak öğrenciler ve işsizler arasındaki oy artışı, belirgin bir şekilde üzerinde ortalamanın üzerinde oldu.
KONDA'nın araştırmasında yer verdiği verilerden öne çıkanlar şöyle:
Araştırmada, 31 Mart öncesinde yapılan saha çalışmasıyla 23 Haziran öncesi yapılan çalışmayıkarşılaştırıldığında MHPlilerden İmamoğlu’na giden oyların oranının yüzde 11’den yüzde28’e çıktığı tespitinde bulunuldu. HDP seçmeni ise ocak ve mart ayları arasında net bir tercih değişikliği ortaya koymuş görünüyor. İmamoğlu’nu destekleme kararı ortaya çıkmadan önce sadece yüzde 53’ü İmamoğlu’nu desteklerken, bu oran bir sonraki araştırmada yüzde 90 düzeyine çıkıyor. Raporda "Aday tercihlerini parti seçmenlerinin büyüklüklerine göre aşağıda görülebileceği şekildeincelediğimizde ise HDP seçmeninin oyun kurucu özelliği belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor" yorumunda bulunuldu.
KONDA Raporu'nda iki adaya oy veren belirgin bir kesim olmakla beraber hayat tarzları açısından bir ortak küme oluştuğuna dikkat çekilerek şu ifadeler kullanıldı:
"Yıldırım seçmenleri içinde kendini Dindar Muhafazakârlar olarak tanımlayanlar, İmamoğlu’nun seçmenleri içinde de kendine Modern olarak tanımlayanların oranı yüksek. Ancak, bu gözleme dayanarak iki adayın seçmen grubunun tamamen farklı hayat tarzlarına sahip olduğunu söylemek yanlış olacaktır. Zira Yıldırım seçmenleri içinde yüzde 10’un üstünde kendine Modern diyen, İmamoğluseçmenlerinin içinde de yüzde 10 mertebesinde Dindar Muhafazakâr diyen bulunuyor."
KONDA verilerine göre, Yıldırım'ın inançlı olarak nitelenen grupta tercih edilirliği, mart ayından haziran ayına ciddi oranda azaldı. Verilere göre, 31 Mart öncesinde inançlı insanların yüzde 25'i Yıldırım'ı desteklediğini belirtirken bu oran 23 Haziran öncesinde yüzde 18'e geriledi. KONDA raporunda ayrıca şu tespitte bulunuldu:
“Dinin gereklerine inanmadığını' belirttiğinden dolayı 'inançsız' olarak tarif ettiğimiz küme İstanbul nüfusunun yüzde 6’sını teşkil etmektedir. Bu küme içinde Yıldırım’a oy vereceğini belirtenlerin oranı yüzde 3 seviyesindedir. Diğer yandan dinin tüm gereklerini yerine getiren ve bizim “sofu” olarak nitelendirdiğimiz küme yüzde 10’un üzerindedir. Ancak, inançsızların Yıldırım’la ilişkisinden farklı olarak sofuların beşte biri İmamoğlu’nda yana oy kullanacağını belirtmiştir."
31 Mart-23 Haziran arasındaki süreçte en çok konuşulan başlıklardan biri olan Kürt seçmenin yönelimleri KONDA Araştırması'nda da ele alındı. "Yıldırım Kürtler arasında oyunu 6 aylık zaman zarfında arttıramazken, İmamoğlu’na giden oylarda kayda değer artış olduğu" değerlendirmesi yapılan raporda şu ifadeler kullanıldı:
"31 Mart için seçim sürecinin yeni başlamış olduğu dönemde üçte biri henüz adaylardan birine kararvermemiş durumda olan Kürtlerin 31 Mart’ın hemen öncesinde yarısı, 23 Haziran öncesi ise yüzde 62’si Ekrem İmamoğlu’na oy vereceğini söylemiş. Diğer bir deyişle seçimin tekrarlanması kararı alındıktan sonra da Kürtler içinde İmamoğlu’nu destekleyenler artmış."
Ekrem İmamoğlu'nun oyları her yaş grubunda 31 Mart'a oranla arttı. Ancak raporda İmamoğlu'nun gençler arasındaki oyunun yüzde 37’den yüzde 58’e çıktığına dikkat çekildi. Yıldırım'ın oyunun ise 18-32 yaş grubu gençler arasında yüzde 36’dan yüzde 30’a indiği ifade edildi.
KONDA Araştırma, kişilerin çalışma durumlarına göre oy tercihlerine ilişkin şu değerlendirmede bulundu:
"İmamoğlu’nun en fazla varlık gösterdiği küme ise devlet memurları, özel sektör çalışanları ve serbestmeslek sahiplerinden oluşan beyaz yaka çalışanlar olarak görülüyor. Ancak, özellikle Mart ayından sonra, İmamoğlu, İstanbul nüfusunun yüzde 10’a yakın bir kısmını oluşturan öğrenciler arasında ciddi bir hâkimiyet göstermiş. Özellikle kararsız öğrenciler sandık yaklaşınca tercihlerinin İmamoğlu olduğunu belirtmişler. İmamoğlu’nun son dönemde oyunu arttırdığı bir diğer küme de yetişkin nüfus içindeki oranları yüzde 6-8 arasında değişen işsizler. İşsizler arasında kararsız olanların da 31 Mart sonrasında İmamoğlu’nu tercih etmeye başladığını bulgularda görebiliyoruz."
Araştırmaya göre, İstanbul’un yetişkin nüfusunun yüzde 24’ünü teşkil eden üniversite mezunları içinde Ekrem İmamoğlu’na oy vereceğini söyleyenlerin oranı 23 Haziran öncesinde yüzde 48’den yüzde 64’e çıktı. İmamoğlu üniversite mezunları arasında en popüler aday olurken, daha az eğitimlilerde Binali Yıldırım'ın daha çok tercih edildiği belirlendi.
İstanbul’da yaşayanların yüzde 36’sının İstanbul doğumlu, yüzde 21’in Doğu ve Batı Karadeniz, yüzde 24’ün ise Doğu bölgesinde doğduğu bilgisine yer verilen araştırmada Batı ve Orta Anadolu’da doğanlar içinde biraz Yıldırım’ın oyunda artış olduğunu vurgulandı ancak İmamoğlu'nun o grupların içinde de oyunu en az Yıldırım kadar arttırdığına dikkat çekildi.
E.İmamoğlu’nun yüzde 50’den fazla oya ulaştığı ilçelere bakıldığında sırasıyla Beşiktaş (%71,1), Kadıköy (% 67,8), Bakırköy (%66,3), Şişli (%59,7), Adalar (%58,5), Maltepe (%52,4), Silivri (%51,1), Beylikdüzü (%51,1) ve Çatalca (%50,6) öne çıkıyor.
Buna karşılık Yıldırım’ın en yüksek oy oranına ulaştığı ilçeler ise sırasıyla Sultanbeyli (%53,5), Esenler (%50,1), Arnavutköy (% 48,4), Sultangazi (%48,1), Bağcılar (%46), Pendik (%43,6), Ümraniye (%43,2), Gaziosmanpaşa (%42,7), Başakşehir (%42,7), Şile (%42,2), Kağıthane (%41,5).
31 Mart ve 23 Haziran arasında Yıldırım ve İmamoğlu'nun ilçelere göre oy değişim oranları şöyle:
Bir önceki seçime göre ise katılımın en çok arttığı mahalleler Beşiktaş, Kadıköy, Bakırköy’ün sahilmahalleleri olurken, çeper ilçelerdeki mahallelerde katılım 31 Mart’a göre düştü.İmamoğlu her iki seçimde de aynı bölgelerde yüksek oy oranlarına sahipken, 23 Haziran’da yüzde 50’nin üzerinde oy aldığı mahalle sayısının dikkat çekici bir biçimde arttığı görülüyor. Raporda Yıldırım neredeyse her mahallede oy kaybederken Eyüpsultan, Arnavutköy, Çekmeköy, Sultanbeyli, Ümraniye gibi kent merkezinden sonra ikinci halka olarak tarif nitelenen ilçelerde oy oranını koruduğu ifade edildi. Yıldırım, en dış ilçeler ile merkez mahallelerde oy kaybını daha yüksek oranda yaşadı.