Kongre daha da güçlenecek

Kongre daha da güçlenecek

Kongre daha da güçlenecek

Öte yandan Özgür Gündem'de yer alan habere göre Kürt Ulusal Kongresi'nin ertelenme nedenlerini değerlendiren Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi üyeleri, delegasyonun parçalara göre dağılımı ve kongre modeline ilişkin tartışmaların hala sürdüğünü söyledi. Kongrenin ertelenmesine ilişkin önerinin Federal Kürdistan Bölgesi'ndeki partilerden geldiğini belirten hazırlık komitesi üyesi Ronahi Serhat ise, kongrenin ertelenmesinin halkta "Kongre olacak mı olmayacak mı" endişesi yaratmaması gerektiğini söyledi.

Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi dün yaptığı yazılı açıklamada kongre tarihinin 25 Kasım'a ertelendiğini duyurdu. Açıklamayla birlikte Kürt Ulusal Kongresi ikinci kez ertelenmiş oldu. Yazılı açıklamada kongrenin ertelenme nedeni kongre tarihinin Federal Kürdistan Bölgesi'nde 21 Eylül günü yapılacak olan parlamento seçimleriyle çakışıyor olması gösterilirken, akıllarda ise birçok soru işareti kaldı. Federal Kürdistan Bölgesi basınında yer alan iddiaya göre, soruların en başında da komitenin kongre modeli ve delegasyonun parçalara göre dağılımı hususlarında anlaşamadığı belirtiliyor. İddiaların dayandırıldığı isimlerden birisi de hazırlık komitesinin KDP Temsilcisi Dr. Kemal Kerküki oldu. Hakkındaki iddialara ilişkin DİHA'ya konuşan Kerküki, "Rudaw'da dile getirilenler gerçeklikten uzak, doğruluğu olmayan şeyler. Benimle de konuştular ama ben öyle demedim. Kongrenin ertelenmesinin nedeni kongrenin daha iyi olması içindir. Kongre olmasın diye değil" dedi.

Kongrenin ertelenme nedenini Kerküki şu şekilde açıkladı: "Kongre seçim dönemine denk geldi. Güney Kürdistan'da tüm siyasi kesimler, halk hepsi ağırlığını seçimlere vermiş. Bundan dolayı kongrenin daha rahat bir dönemde yapılması istendi. 17 Ekim günü tartışıldı. Ama Kurban Bayramı'na denk geldi. Ondan sonra da Güney Kürdistan'da eyalet seçimleri ve propaganda dönemi başlıyor. Bundan dolayı arkadaşlar 25 Kasım gününü, hiçbir seçim çalışmasının kalmadığı bir dönemde yapılmasını uygun gördüler."

'Kongrenin ertelenmesi halkta endişe yaramamalı'

Hazırlık Komitesi içinde sorunların olduğu yönündeki iddialarını değerlendiren Kerküki, "Eğer hepimizin görüşleri aynı olsaydı kongre yapmaya gerek olmazdı. Ama bazı basın kuruluşlarının dile getirdiği gibi sanki karşı karşıya durmuş, kavga ediyoruz. Öyle değil, abartıyorlar. Kongrenin nasıl yürütüleceğine ilişkin birçok konu netleşmiş durumda. Kongreden sonrasına ilişkin de görüşmeler devam ediyor. Delegelerde dağıtılacak. Çok önemli bir sorun değil. Hepimiz bu konuda gönülden çalışıyoruz. Önümüzde çok ciddi bir sorun görmüyorum" diye konuştu.

Serhat: Parçaların nüfus ve siyasi etkisine göre dağılım yapılacak

Kongrenin ertelenmesine ilişkin önerinin Federal Kürdistan Bölgesi'ndeki partilerden geldiğini belirten hazırlık komitesi üyesi Ronahi Serhat ise, kongrenin ertelenmesinin halkta "Kongre olacak mı olmayacak mı" endişesi yaratmaması gerektiğini söyledi. Kongrenin ertelenmesine ilişkin Kürt halkından hoşgörü dileyen Serhat, son günlerde tartışma konusu haline gelen delegasyonun parçalara göre dağılımı hususunda şunları söyledi; "Parçaların nüfus düzeyi ve parçaların siyasi etkisi göz önünde bulundurularak bir delege dağılımı yapılacak. Burada hem demografik durum hem de siyasi etki düzeyi göz önünde bulundurulacak. Bundan dolayı örneğin Rojava Kürdistan'ı 3 milyon desek ki bir tek bunu göz önünde bulunduralım, bu gerçekçi olmaz. Çünkü Kongre'nin Rojava'ya ilişkin bir tutum göstermesi gerekecek. Tüm bu durumları göz önünde bulundurarak bir dağılım yapılacak."

'KCK ve KJB olarak yönetim sistemi için eşbaşkanlık sistemini önemli görüyoruz'

Tartışılan bir diğer konu ise, Kürt Ulusal Kongresi hazırlık döneminde en çok merak edilen konuların başında gelen kongrenin modelinin ne olacağı ve başkanının kim olacağı sorusu oldu. Bu konuda tartışmaların hala devam ettiğini dile getiren Serhat, aradıkları modelde olmasını istedikleri kriterleri şu şekilde anlattı: "Öyle bir model oluşturmalıyız ki; daha demokratik, tüm parçalar bundan rahat, tüm siyasi partiler memnun, genç-kadın herkes memnun olsun. Çünkü bu Kürt toplumu adına kurulacak. Siyasi partilerin koalisyonu değil. Bundan dolayı demokratik olmasını ve kadınları temsil etmesini biz çok önemli görüyoruz. Kürdistan'da kadınlar her yerde eşit düzeyde yer alma düzeyine ulaşmış bulunuyor. KCK olarak bizim modelimiz bellidir. Biz kadın, toplum, kadın, erkek eşitliğini çok önemli görüyoruz. Devrimimiz bu temel üzerinden gelişti. Tabi bu modellerin hiçbiri daha belli değil. sekretarya mı, eşbaşkanlık mı, yürütme konseyi mi, meclis mi? bunların hepsi daha öneri ve görüş düzeyindedir. Biz KCK ve KJB olarak kongre yönetim sistemi için eşbaşkanlık gibi bir sistemi önemli görüyoruz. Tabi bunların hepsi tartışma konusu hala, tartışılıyor."

'Delegelerin bölgelere göre dağılımı önemli'

Hazırlık komitesi İslami Hareketler Temsilcisi Halil İbrahim, delegelerin bölgelere göre dağılımının önemli bir konu olduğunun altını çizerek, "Çeşitli şeyler söyleniyor. Parçaların nüfus yoğunluğunun ölçü alınmasını isteyenler var. Tabi, 20 milyonluk bir parça ile 2-3 milyonluk bir parçanın aynı olması düşünülemez. Bu makul bir öneri. Ama Güney Kürdistan gibi bir parçanın siyasi, diplomatik, ekonomik etkisi de önemli. Bu ölçünün de göz önünde bulundurulması gerekir. Diğer taraftan Rojava Kürdistan'ı var. Orada tarihi imkanlar var. Orada Kürtler bir devrim içinde, savaş içindeler. O da önemli bir konu. Bunun da göz önünde bulundurulması lazım. Delege dağılımında bu üç hususun göz önünde bulundurulması gerekir. Tabi Rojhılat'a şimdi bir şey yok, ama belki orada da on gün sonra bir şey olur. Belli değil. Bu yüzden her şeyin göz önünde bulundurulması gerekir" dedi.

'En uygun model dönemsel sözcülük'

Kongre modeline ilişkin 21 kişilik Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi içinde herhangi bir tartışmanın şu ana kadar yürütülmediğini kaydeden hazırlık komitesi üyesi Halil İbrahim ise, "Kuzey Kürdistanlı kardeşlerimiz eş başkanlık sistemi öneriyorlar. Bizler bir başkan ve birkaç yardımcısı olsun diyoruz. Bir de başkanlık konseyi önerileri var. Bunlar üzerine tartışılacak. Hangisi olacak bakacağız. Ama başkan da olsa, eşbaşkan da olsa mutlaka dönemsel olmalı. Kendi iç tüzüğünde sırayla nasıl aktarılacağı belirlenmeli. Her biri en fazla iki yıl için olabilir. İki yıldan fazla başkanlık yapması olmaz" diye konuştu.