"Korkarız ki yarın 'vur ulan vur' diyen bir güvenlik bürokrasisi ile karşı karşıya kalacağız"

"Korkarız ki yarın 'vur ulan vur' diyen bir güvenlik bürokrasisi ile karşı karşıya kalacağız"

Gülen cemaatinin kurumsal yüzü olarak bilinen Gazeteci ve Yazarlar Vakfı, Şanlıurfa'da adliye önünde gözaltına alınan 30 kişiyle ilgili açıklama yaptı. Gaziantep'te esnafa müdahale sırasında polis memuruna zorla "sık la sık" diyerek gaz sıktıran Çevik Kuvvet Grup Amiri'ne göndermede yapılan açıklamada, "Bugün kendi vatandaşına gaz sıkmaktan imtina eden polis memuruna “sık ulan sık” diye cebir uygulayan amirler yerine, korkarız ki yarın 'vur ulan vur' diyen bir güvenlik bürokrasisi ile karşı karşıya kalacağız" denildi.

 Açıklamanın tamamı şöyle:

"Şanlıurfa'da adliye önünde, 14 Aralık'taki medya operasyonunu protesto eden vatandaşlar ile tutuklu polis arkadaşlarının ailelerine moral desteği verdikleri gerekçesiyle 30 kişinin gözaltına alınması bir demokratik hukuk devletinde asla kabul edilemez.

Bu durum anayasamızın “düşünceyi açıklama ve yayma” hakkını düzenleyen maddelerine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğünü teminat altına alan 10. Maddesine, barışçıl toplanma hakkını düzenleyen 11. Maddesine alenen aykırıdır.

Ülkemizdeki bu tür temel hukuka aykırı ve anti-demokratik uygulamalar boyut atlayarak keyfiliği ve hukuksuzluğu barışçıl bir şekilde protesto edenleri de gözaltına alma noktasına gelmiştir. Öyle anlaşılıyor ki sağlıklı demokrasinin olmazsa olmazı olan eleştiri ve protesto kültürü bu tür gözaltılarla korkutularak sindirilmeye çalışılmaktadır.

Kamu düzenini sağlamakla görevli güvenlik bürokrasisi, hukuki denetimden çıkartılıp yalnızca yürütmenin emri ile hareket eden kolluk kuvvetine dönüşürse,bugün kendi vatandaşına gaz sıkmaktan imtina eden polis memuruna “sık ulan sık” diye cebir uygulayan amirler yerine, korkarız ki yarın “vur ulan vur” diyen bir güvenlik bürokrasisi ile karşı karşıya kalacağız.

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı olarak daima katılımcı demokrasi, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri hürriyeti gibi evrensel değerlerin savunucusu olamaya devam edeceğiz."