Akdaoğan, neden Türkiye'ye dönemediğini sosyal medya hesabında anlattı:
"Bir buçuk hafta kalmayı düşünüyordum ki, geri dönemeyeceğimi anlayıncaya kadar. Bazı kişiler 'Nasıl tahmin edemedin, sınırın kapanacağını, erkenden geri gelseydin' diye mesaj atmış. Biz Tahran'da değiliz. Tahran'a 7-8 saat uzaklıkta Gürgan'dayız. Korona'nın burada olduğunu biliyordum ama açıkçası virüsten çok korkmuyordum. Olursa da geçer iyileşirim diye düşünüyordum. Yaşıtlarımın çok kötü etkilenmediğini öğrendim.
Arkadaşım bana sınırların kapatılacağını saat 17:00'de söyledi. Sınırların kapatacakları saat ise 20:00'di. Ben şoka girdim tabi. Herhangi bir uçağa yetişmem imkansızdı. Psikolojik olarak bunun sonu nereye varacak bilmiyorum. Burada vakit geçirmeyi sevsem de hayatım İstanbul'da... İstanbul'a gittiğimde 14 gün karantinada kalacağım. Benim etkilenmem önemli değil belki, araştırmalara göre ben atlabilirim...
Ya anne ve babama bulaşırsa... Türkiye'den İran'a gönderilen uçakla ilgili hiç bilgim yoktu. O yüzden bu uçakla dönemedim. Ev karantinasındayız. Her işte bir hayır vardır. Sağlık durumum iyi hasta değilim. Burada bir akan hayatım vardı. Hiç sıkılmıyordum daha önce. Şu anda hiçbir şey yapamıyorum. Kahvaltıya bile gidemiyoruz. Akşam bir yere çıkamıyoruz. Dışarıdan gelebilecek virüse karşı önlem alıyoruz. Zorunlu olarak dışarı çıkarsak eve gelince hemen giydiğimiz kıyafetleri çıkarıyoruz, ellerimizi alkolle yıkıyoruz. Arkadaşlarımızla da görüşmüyoruz, bazen evde ama o da sınırlı..."