Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Seferberlik Ankara Bölge Başkanlığı’nda aramaya ilişkin Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı’nın yaptığı itirazı reddetti. Ancak kararda hâkimin yapacağı araştırmanın ‘çerçevesi’ de çizildi. Buna göre, aramayı yapan Hâkim Kadir Kayan ‘sadece Çukurambar soruşturması kapsamındaki belgeleri’ inceleyip tutanak tutabilecek. Mahkeme arama işlemlerinin ‘uzatılmaması, bir an önce bitirilmesi’ gerektiği belirtildi. ‘Devlet sırrı’ tartışmalarına yol açan arama, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Çukurambar’daki evinin etrafında yakalanan iki şüpheli kişinin Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan olduğunun anlaşılmasıyla başladı. 25 Aralık’ta polis, Kirazlıdere’de, Özel Kuvvetler’e bağlı Seferberlik Ankara Bölge Başkanlığı’nda arama başlattı. Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı, aramaya itiraz etti. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, iki itirazı birleştirip karara bağladı. İtiraz reddedildi. Yani aramalar sürecek. Ancak oybirliğiyle alınan kararda arama işleminin ‘sınırları’ da çizildi. Kararda “Arama konusu işlemlerin soruşturma konusu fiille sınırlandırılmasına ve soruşturmanın niteliği, arama yapılan yerin özelliği, yapılacak işlemlerin kapsamı gibi nedenler de gözetilerek, aramanın en kısa sürede tamamlanmasına karar verilmiştir” denildi. Kararda, çalışmaya dayanak olan CMK 125. maddesindeki düzenlemede ‘arama’ değil, ‘inceleme’ kararından bahsedildiği hatırlatıldı.‘Suçlar devlet sırrı ardına saklanamaz’Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin oybirliğiyle aldığı kararda iki nokta dikkat çekti: 1) ‘Kozmik Oda’nın da bulunduğu askeri tesiste yapılmakta aramanın önünde herhangi bir yasal engel yok: “Devlet sırlarının bulunduğu yerlere, salt bu nedenle hiçbir gerekçeyle ve hiçbir şekilde girilip araştırma yapılamaması devlet sırrı niteliğinde olmayan ve suç teşkil eden fiillerin bu gibi mahallerde gizlenmesi ve faillerinin de soruşturma ve kovuşturmadan kurtulması sonucunu doğurur ki, bu da hukuk devleti ilkesine olan güveni sarsacağı gibi söz konusu kurumun da zan altında kalmasına sebebiyet verebilir.”2) Çalışmalar sırasında ‘devlet sırrı’ niteliğindeki belgeler ve bilgiler hiçbir şekilde tutanak veya kayıt alında alınamayacak: “Arama sırasında devlet sırrı niteliğindeki gizli bilgi ve belgelerin öğrenilmesi durumunda, bu bilgilerin hiçbir suret ve şekilde tutanak ve kayıt altına alınmaması gerekir. Sadece rastlanıldığı takdirde suçlama konusuyla ilgili olan ve dolayısıyla devlet sırrı niteliğinde değerlendirilemeyecek bilgi ve belgelerin tespit ve muhafazasıyla ilgili işlemlerin yapılması gerekir.”