Kredi komisyonuna dikkat

Tüketicilerin ihtiyaçlarına göre her geçen gün yeni bireysel kredi çeşitleri sunan bankaların arasındaki rekabet, son dönemde enflasyonun da altında faiz oranına sahip kredilerin gündeme gelmesine neden oldu. Ancak, bankalarda son dönemin gözde pazarlama taktiği olan düşük faizli bireysel kredilerde ‘komisyon’ ve ‘masraf’ adı altında yapılan kesintiler, neredeyse yüksek faizli krediye yakın ödeme gerektiriyor. Aynı miktardaki kredide yüzde 0,53'den yüzde 1,69'a kadar değişen faiz oranı uygulayan bankalar, komisyon ve masrafı 5 kata kadar artırarak, gelir kaybını dengeliyor. Daha doğrusu düşük faiz oranının neden olduğu gelir kaybını, bankalar, krediyi verirken gerçekleştirdikleri kesintileri artırarak telafi etme yoluna gidiyor. Ancak, düşük faiz oranlarına sahip krediler alınırken, tüketicilerin "komisyon" ve "masraf" adı altında yapılan kesintilere dikkat etmesi gerekiyor. Komisyon birkaç kat artıyor Örneğin, bir bankanın verdiği bireysel ihtiyaç kredisi kapsamında alınacak 5 bin YTL'lik bir kredide yüzde 1,69 oranındaki faiz tercih edilirse, ödenecek komisyon, dosya ve sigorta masrafları 200 YTL civarında oluyor. Ancak, aynı kredinin 0,53'lük faiz oranıyla alınması halinde, söz konusu komisyon ve masraflar, 500 YTL'yi buluyor. Böylece toplamda geri ödenen miktar, yüksek faizli seçenekle aynı seviyeye gelmiş oluyor. Bir diğer banka ise "İndirimli İhtiyaç Kredisi" adıyla sunduğu kredide, 12 ay vadede yüzde 1,71 oranında faize yüzde 1 komisyon kesintisi yaparken, yüzde 1,17 oranındaki faizde ise kesintiyi yüzde 5'e çıkarıyor. Bankadan 12 ay vadeyle 5 bin YTL'lik kredi alınması halinde, yüzde 1,71 faiz oranında yaklaşık 230 YTL, 1,17 faiz oranında ise yaklaşık 460 YTL kesinti gerçekleştiriliyor.