Krizlere Münih'te çözüm aranıyor

Krizlere Münih'te çözüm aranıyor

Münih Güvenlik Konferansı çok hararetli dönemde gerçekleştiriliyor. Ortadoğu IŞİD terörü nedeniyle kaynarken, Avrupa'nın burnunun dibindeki Ukrayna'da iç savaş canlar alıyor. Çatışmaların, çok sayıda devleti de içine alıp bölgeyi bir yangın yerine çevirmesinden korkuluyor. Dünyanın beklentisi ise korkulara, endişelere yol açan çatışmalara çözüm bulunması.

Avrupa'da korkuları körükleyen Ukrayna krizine bir an önce çözüm bulunması ise yaşlı kıtada neredeyse herkesin özlemi.

Ukrayna krizine çözüm arayışı için Rusya'ya giden Başbakan Angela Merkel ile Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Münih'teki konferansa ayaklarının tozuyla katılacaklar. İki lider Ukrayna krizinde kilit rol oynayan Rusya'yı krizin sona erdirilmesi için aktif katılımda bulunmaya çağırmışlardı.

Moskova ziyareti etkili olacak mı?

Merkel ve Hollande'ın Moskova ziyaretinin hemen arkasından düzenlenen Münih'teki Güvenlik Konferansı'nda Ukrayna krizinin giderilmesine yönelik somut bir öneri çıkacak mı? İki liderin Moskova temasları Güvenlik Konferansı'nda etkili olacak mı?

Münih Güvenlik Konferansı'na başkanlık eden emekli diplomat Wolfgang Ischinger, Merkel ve Hollande'nin ziyaretlerinin Münih'teki Konferansa önemli katkılar sunabileceini belirterek şöyle konuşuyor:

"Yani şu anda çok fazla spekülasyonlar yapılıyor. Ama kesin olan bir şey var o da, Başbakan Merkel ve Fransız Cumhurbaşkanının Moskova'da, Minsk ya da Minsk artı olarak adlandırılan anlaşmayı yeniden canlandırmış olmaları. Ama Moskova'da bu konunun kesinliğe kavuşturulması pek mümkün değil. O yüzden Merkel'in Moskova'dan doğrudan Münih'e gelmesi iyi oldu. Çünkü burada sabah Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko ile görüşecek. ABD Başkan Yardımcısıyla da bir araya gelecek. Sanırım sonuçta Ukrayna ve Rusya arasında Batı'nın da desteğiyle bir mutabakat sağlanabilir. Yani Minsk anlaşması yürürlüğe girebilir. Öncelikle ateşkes sağlanır ve ikinci olarak kalıcı barışın yolu açılabilir."

Almanya'dan umutlular

Başbakan Angela Merkel'in Fransız Cumhurbaşkanı Hollande ile gerçekleştirdiği Moskova temasları Münih'te 20 hükümet ve devlet başkanı ile 60 iç ve dışişleri bakanı ve çok sayıda uzmanın katılımıyla gerçekleştirilecek Güvenlik Konferansı'nda önemli bir yer tutacak. Çünkü konferansa katılanlar, Almanya'nın barış sürecine katkısından umutlular.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Jan Eliasson, Almanya'nın daha önceki misyonlardaki uzlaştırıcı rolünü Afrika'da da görmek istediklerini belirterek şunları söyledi:

"Almanya'nın bir krizin tüm aşamalarında, kriz öncesi ve kriz sonrası önlemler noktasında öncü rol alabilme yeteneğinin olduğunu söyleyebilirim. Bu konuda Alman dostlarımızla fikir alışverişinde bulunmak isteriz."

1963'den beri düzenlenen Münih Güvenlik Konferansı'nın önemi sadece kalabalık katılımcılardan kaynaklanıyor. Avrupa'nın en önemli güvenlik etkinliği olarak bilinen konferans, tüm dünyadan gazetecilerin de ilgisini çekiyor. Bu yüzden Münih'te verilen bir mesaj, yapılan çağrı ya da çözüm önerisi kesinlikle tüm dünyayaya yayılıyor. Konferans özellikle 11 Eylül saldırılarından sonra dünyanın büyük önem verdiği bir konuma taşındı. Sonuçta burada dünya güvenliğiyle ilgili getirilen bir öneri dünyanın geleceğini değiştirebilir.