Küçük, Gülen’i çok eskiden beri tanıyor

İstanbul Emniyeti’nde 2001 yılında verdiği ifadeyle Savcı Zekeriya Öz’ün hazırladığı Ergenekon davasının önemli dayanaklarından birini oluşturan Tuncay Güney’in söz konusu ifadesinde Fethullah Gülen cemaati hakkında da ayrıntılı açıklamalarda bulunduğu ortaya çıktı. Güney, Ergenekon iddianamesinin 442’inci klasöründe yer alan ifadelerinde, Fethullah Gülen cemaatiyle ilgili ilginç iddialarda bulundu. Güney, Gülen ile Ergenekon davasından tutuklu olan emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün 1970’li yıllardaki sağcı “Milli Mücadele Hareketi” döneminden tanıştıklarını iddia etti. Güney, Gülen cemaatinin önemli isimlerinden Mehmet Demircan ile Küçük’ü Fethullah Gülen cemaatine kazandırmak için çabalarken, ikilinin çok uzun yıllar öncesinden tanıştıklarını öğrendiklerini anlattı. ‘Hepsi Milli Mücadeleci’ Tuncay Güney, 2001 yılında İstanbul Emniyeti tarafından dolandırıcılık iddiasıyla gözaltına alınıp sorgulandığında Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen Samanyolu televizyonunda çalışmaktaydı. Polise verdiği ifadeler, Güney’in bu konumundan yararlanarak cemaatin bazı önemli isimlerini de tanıma imkânını elde ettiğine işaret ediyor. Güney, bu çerçevede cemaatin önemli isimlerinden olduğunu söylediği Mehmet Demircan ile o sırada muvazzaf subay olan Veli Küçük’ü cemaate kazanmaya çalıştıklarını anlatarak, “Biz kendisini kazanınca Fethullah Hoca’nın yanında da biz de güçlü olacağız” diyor. Tuncay Güney, yine Demircan’a atfen Gülen’in Veli Küçük’ü milli Mücadeleciler hareketinden tanıdıklarını ileri sürerek, “Zaten Fethullah Hoca’nın bütün bu elemanlarına bakın Milli Mücadeleci elemanlardır” diye konuşuyor. Gülen’in okullarına destek Güney, ifadesinde Veli Küçük’ün Fethullah Gülen’e Kuzey Irak’ta okul açması için yardım ettiğini de söyledi. Güney’in ifadelerine göre, Erbil’de açılacak Özel Erbil Işık Koleji’nin kurulması aşamasında Kuzey Irak’a giderken Diyarbakır’a uğradılar. Burada kendilerini Veli Küçük’ün telefonla arayarak haber verdiği, Jandarma Alay Komutanı Eşref Hatipoğlu karşıladı. Hatipoğlu Güney ve yanındaki cemaat üyelerini, askeri helikopterle Silopi’ye gönderdi. Grub buradan da Kuzey Irak’a geçerek Nehciban (Neçirvan demek istiyor) Barzani ve Talabani ile görüştü. ‘Veli Küçük’ün hocası, Erdoğan’ın yakasına yapıştı’ Güney, Gülen cemaatinin içinde yer aldığını öne sürdüğü Veli Küçük’ün hocası Albay Necabettin Ergenekon hakkında da açıklamalarda bulundu. Güney’in iddialarına göre, Necabettin Ergenekon, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde görüşüyordu. Ergenekon bu görüşmelerden birinde Erdoğan’ın yakasından tutarak silkeledi. Güney’in ifadelerine göre, Erdoğan, Tepebaşı’ndaki RP İl Başkanlığı binasında, Necabettin Ergenekon’la “ümmetçilik” tartışmasına girdi. Bunun üzerine sinirlenen Ergenekon, Erdoğan’ın yakasından tutarak, “Bırak Tayyip bu işleri, Türkçülük olmazsa Ümmetçilik olmaz” dedi. Güney, kendisini Küçük’le tanıştıran kişinin de Ergenekon olduğunu söyleyerek, “İzmit’teki Albay (Veli Küçük) benim öğrencimdi, seni ona götüreceğim, tanıştıracağım” dediğini anlattı. Küçük’ün Ergenekon örgütünün adını hocasının soyadından etkilenerek koyduğu iddia edilmişti. Eymür’e Gülen hakkında ajanlık yapmış Güney ifadesinde Fethullah Gülen cemaati içindeyken, MİT yöneticisi Mehmet Eymür’ün gönderdiği adamlara düzenli olarak cemaatle ilgili bilgiler verdiğini de söyledi. Güney, “Bu bilgileri ben o dönem orda çalışırken periyodik olarak Mehmet Eymür’ün adamları gelir alırdı(...) Böyle bilgileri cemaaat içinden başka sorular da sıcağı sıcağına o dönem sıcak olan bazı şeyleri sorarlardı zaten” dedi.