Cumhuriyet'ten Emine Kaplan'ın haberine göre, parti içinde çok iyi bir seçim çalışmasıyla Binali Yıldırım’ın kazanabileceğine inanan bir kesim olsa da seçimin yenilenmesiyle çok büyük riskin alındığı, 23 Haziran’da da kazanılamaması durumunda yıkımın çok daha büyük olacağı konuşuluyor. YSK’nin kararıyla İstanbul’u kazanmanın yolunun açıldığını düşünenler, iyi bir seçim çalışması ve algı yönetimi ile Binali Yıldırım’ın kazanacağı görüşünü dile getiriyor. İstanbul’da sandığa gitmeyen 1.7 milyon seçmenin büyük çoğunluğunun küskün ve kızgın AKP seçmeni olduğunu, bu seçmenlerin yarısının bile sandığa gitmesinin sağlanması, özellikle Kürt kökenli seçmenin tepkisini çekecek söylemin bir kenara bırakılması, daha kucaklayıcı bir seçim stratejisinin yürütülmesi, teşkilat ile Binali Yıldırım arasında uyumun sağlanması durumunda AKP’nin lehine bir durum yaratılabileceği görüşü dile getiriliyor. Ayrıca hem seçim öncesi hem de seçim sonrasındaki sürecin kötü yönetildiğini düşünenler de var. Sürecin bu kadar uzatılması, İmamoğlu’nun hakkının gasp edildiği algısına yol açtı. Bu da İmamoğlu’nun oyunu artırdı. ‘Şu an seçime gidilse İmamoğlu kazanır, Binali Yıldırım ile arasında en az 5 puan fark var’ diyen bazı AKP’liler, bundan sonraki sürecin yönetilme biçiminin bu farkı kapatıp Yıldırım’ı öne geçirebileceği gibi farkı daha da açabileceğini düşünüyor.