Hükümetin kamu çalışanları düzenlemesini ajandasına aldığı iddia edildi. Memurun, "İş güvencesiz personel alanları çoğaltıldı" diyerek karşı çıktığı paketin sağlık, güvenlik, bilişim ve ulaşımda 'sözleşme' döneminin başlayacağı belirtildi. Kulislerden edinilen bilgilere göre, yeni alımlarda sözleşmeye ağırlık verilecek, kadrolu memur sayısının azalması sağlanacak.
Karar gazetesinden Hamide Gül'ün kulis haberi şöyle:
Ekonomiyi son bir yıldır teşvik yağmuruna tutan hükümet, referandum sonrası reform çalışmalarını hızlandırdı. Yabancı yatırımcıyı çeken, katma değerli yatırıma teşvik ve istihdamı artırıcı yeni paketlerin yanı sıra, memura performans kriteri getiren kamu çalışanı reformunu da ajandasına aldı. Memur temsilcilerinin, “İş güvencesiz sözleşmeli personel alanları çoğaltıldı” diye karşı çıktığı yeni reform, köklü değişiklikleri beraberinde getiriyor.
Devlet memurlarını ilgilendiren 657 sayılı kanunun yeniden düzenlenmesi ile sağlık, teknik, bilişim, güvenlik ve ulaşım gibi devlet hizmetlerinde yeni ihtiyaç oluşması halinde bu görevin sözleşmeli personelle karşılanması öngörülüyor. Tıpkı özel sektördeki gibi terfi ve ücret artışlarında da performansa bakılıyor. Karar’a konuşan iş güvenliği uzmanları, bu durumu, “Kamunun yeterli olmadığı yerlerde sözleşmeli personel görevlendirilecek. Örneğin, İstanbul’da doktor, avukat, öğretmen şoför, bilişim uzmanı var ancak bunlar yetersiz, oraya ilave doktor, şoför, mühendis alımı sözleşmeli statüsünde yapılacak. Yani mevcut doktorlar kalacak, ilave ve yeni ihtiyaçta bu, sözleşmelilerle giderilecek” şeklinde özetledi.
İlk taslağı Haziran 2004’te ortaya çıkan kamu çalışanı reformu metnine son şekli Mayıs 2005’te verildi. Son taslakta dikkat çeken noktalardan biri, yöneticiler dahil tüm memurlara performans kriteri getirilmesi. Böylelikle, yeniden tanımlanan devlet çalışanlarının maaşı ve terfileri, başarı ve verimliliğe dayandırılıyor. Düzenlemede, üst düzey bürokratların yanı sıra mülki amirler, eminyet mensupları, kadastro üyesi, mal müdürü, müfettiş, savunma sekreteri, denetim elemanları gibi görevliler memur kadrosunda sayılıyor. Doktor, hemşire gibi sağlık görevlileri ile mühendis, din görevlisi, öğretmenler, zabıta, avukat, hava trafik kontrolörleri, itfaiyeci, kimyager, mübaşir, pilot, teknisyen gibi çok sayıda kamu görevleri ise sözleşmeli statüsüne alınıyor. Söz konusu taslak, o dönemde yüksek maliyet ve sendikaların itirazları nedeniyle ertelendi. Ancak, geçen sürede sözleşmeli alımına ağırlık verilmesi, kadrolu memur sayısının azalmasını da beraberinde getirdi. Devlet Personel Başkanlığı (DPB) verileri incelendiğinde, Aralık 2016’da KİT’lerde çalışan 4 bin 552 devlet memuruna karşılık, sözleşmeli personel 73 bin 329’e çıktı. Bu kadroların 49 bin 293’ünü sürekli işçi, 9 bin 434’ünü geçici işçi ve 3 bin 587’sini kapsam dışı çalışanlar oluşturdu. Ancak, ilerleyen yıllarda 300 bin sözleşmeliye kadro sözü verilmesi sayıyı artırdı.
Bu daha çok KİT’ler dışındaki kadrolarda kendisini gösterdi. Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü (BÜMKO) verilerine göne, Aralık 2007’de 2 milyon 77 bin 699 kadrolu memur, 223 bin 812 sözleşmeli personel bulunurken, 2009 yılına gelindiğinde 2 milyon 92 bin 626 kadroluya karşılık sözleşmelilerde 302 bin 948 kişiye ulaşıldı. Bu rakam 2010’da da hafif yükselişlerle mevcut durumunu korurken, 2011 yılından itibaren sözleşmelilerde keskin düşüş görüldü. Kadrolular 2 milyon 416 bin 159’a yükselirken, sözleşmeli personel 169 bin 282’ye indi. Bu sayı, 2016’ya gelindiğinde sırasıyla 2 milyon 854 bin 243 ve 180 bin 377 oldu. Toplamda 3 milyon 341 bin kişiye ulaşıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla başlayan dış ticarette TL kullanımına yönelik swap (takas) anlaşması görüşmeleri de ekonomi kurmaylarının gündeminde yerini alıyor.
Proje bazlı yatırımlara “süper teşvik” için de başvurular alınmaya başlandı. İlk uygulamaları hayata geçmesi beklenen süper teşvikle, enerji bedeli ve kritik görevde çalışanların ücretleri devlet tarafından ödenecek.
Kıdem tazminatında güçlü bir fon kurulacak. Devletin fona yüzde 1 destek vermesi öngörülüyor. Bir yılın karşılığında kazanılan 30 günlük kıdem süresi korunacak. İş değiştirenin tazminatı yeni şirkete taşınacak.
TÜBİTAK Reformu da şekillenecek. Düzenlemeyle TÜBİTAK, yeniden yapılandırılarak teknoloji odaklı projelerin yürütücüsü olacak.
Çıraklık eğitimini bitirenlere ustalık belgesi verilecek. Kendi işini açarsa 50 bin lira devlet hibe verecek. İsterse de 100 bin lira faizsiz kredi de verilecek.
Üretim reformu paketi Meclis’e gönderilecek. Yaklaşık 726 STK, oda ve kuruma gönderilen taslakla, sadece enerji değil doğalgaza da destek verecek.
Sanayicilerin, 2015 yılında ödediği 344,2 milyon lira TRT payı kaldırılacak. Maliye Bakanlığı, şans ve talih oyunlarından kesilen bir payı TRT’ye kaynak aktaracak.
Fabrikaların hafta sonu çalışmak için belediyelerden izin alma zorunluluğu kaldırılıyor. Hafta sonu tatili muafiyetinin sanayiciye yıllık katkısının 233 milyon lira olması bekleniyor.
Organize sanayi bölgeleri için yılda 360 milyon lira olan emlak vergisi payı kaldırılacak. Sanayi sicili almış her sanayici için emlak vergisi kaldırılacak.
Şehir içindeki sanayi sitelerinin taşınması, mülk sahiplerinin rızası ile gerçekleştirilecek.
Sanayi sitelerinin bu taşınmasında, gerekirse Hazine arazileri de tahsis edilebilecek. Bakan Özlü, tahsis konusuna şöyle açıklık getiriyor: “Örneğin Malatya’da böyle bir durum söz konusu. Bir bölge var, sanayici taşınmak istiyor. Talip oldukları bir yer var, o yeri Milli Emlak ile görüşeceğiz, bir anlaşma sağlayıp, oraya taşıyacağız.”
Sanayi yatırımlarına ilişkin zeytinlik sahalarının korunması konusunda kanunda boşluklar söz konusu. İlk 1939’da çıkan ve 1995’te revize edilen yasa güncellenecek.
Zeytinlik sahalarına sanayi bölgesi kurmasına kurul karar verecek. Bu kurul, iller bazında valinin başkanlığında kurulacak. İzin, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında olacak.
Enerji sınıfı “A+++” ürünleri denetlemede etkinlik artırılacak.
Türkiye’deki başarılı OSB’ler yurt dışında da OSB kurabilecekler.
Büyük yatırımlarda sanayiciler tarafından yönetilecek özel endüstri bölgelerinin kurulmasının önü açılacak.
Arazi şartları çok uygun oymayan bazı bölgelerde, deniz doldurma yoluyla endüstri bölgesi kurulmasının önü açılacak.
OSB’ler, gayrimenkul yatırım ortaklığı kurabilecek.
Yapım işleri, sanayi iş birliği (SİP) kapsamına alınacak. Orta ve yüksek teknolojili yerli üretilen ürünlere yüzde 15 fiyat avantajı sağlanması zorunlu olacak.
Hurda araçların vergileri siliniyor. 1997 ve önceki yıllara ait araçlar ilgili kurumlara teslim edildiğinde MTV cezaları ve faizleri terkin ediliyor.
İkinci el oto satışları da düzenleniyor. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın hızlandırdığı taslakla, ikinci el ticareti yapmak için yetki belgesi almak zorunlu.
Ayrıca, 8 yaş ya da 160 bin kilometre altındaki araçlara satış öncesinde ekspertiz raporu zorunluluğu öngörülüyor.
Motor ve şanzıman gibi parçaların satış tarihinden itibaren 5 bin km’ye ya da 3 ay süreyle geçerli olacak şekilde garanti verme yükümlülüğü de getiriliyor.
KDV Kanunu da yenilenecek.Böylelikle, yatırım, üretim ve ihracat üzerinde yük oluşturan KDV uygulamaları kaldırılacak. KDV olabildiğince tüketimi vergileyecek.
Gelir Vergisi Reformu, Meclis tatile girmeden yılın ilk yarısında kanunlaştırılacak. Kurumlar Vergisi Kanunu ile birleştirilecek. Tasarı ile birden fazla evi olanlara evlerini sattıklarında her türlü vergi ödemesi şartını getirecek.
Genç girişimciler teşvik edilecek. İlk defa gelir vergisine tabi olacak 29 yaşını doldurmamış genç girişimcilerin iş kurmaları 3 yıl süreli vergi teşvikiyle desteklenecek.
Halka açılmak üzere elden çıkarılan hisse senetlerinden elde edilecek kazançlara vergi istisnası yüzde 75’den yüzde 90’a kadar çıkarılacak.
Devlet, vergisini düzenli ödeyen mükelleflere zor günde el uzatacak. Taksitle ödeme 36’dan 60 aya çıkacak.
Tecil müessesesinde yüzde 12 olan faiz oranı düşürülecek.
Güvencenin kalkacağı yönündeki eleştirilere yanıt veren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Devlet güvencesinin kalkması söz konusu değil” demişti. Ancak Bakan Müezzinoğlu’nun “Kamuda güvencenin tapulu mal gibi olmasını doğru bulmuyorum” sözleri de basına yansımıştı. Referandum öncesi yaptığı açıklamalarda Müezzinoğlu, söz konusu reforma ilişkin, “Henüz mutfak çalışmasındayız. Taşeron da bunun içinde çözülecek” demişti. Bakan Müezzinoğlu, performans kriterine, “Kendisini geliştirmesine, ülkeye hizmet etme, alanındaki gelişmeleri takip edip etmemesine bakacağız” açıklığını getirdi. Müezzinoğlu, devlette şu anda bin 700’ün üzerinde bakan müşaviri bulunduğuna işaret ederek, “Bunlar bankamatik memuru. Bu kişilerin çalıştığı bakanın görev süresi bitebiliyor, ancak bu müşavirler 65 yaşına kadar aynı görevde kalıyor. Böyle bir sistem olamaz” eleştirisini getirmişti.
Kamuya bu yıl aralarında 20 bin öğretmen, 24 bin askeri personel, 15 bin büro personeli ve 2 bin 500 polisin olduğu yaklaşık 60 bin personel alınacak. Bu kapsamda, Milli Savunma Bakanlığına alınacak 11 bin uzman erbaş ve 13 bin sözleşmeli erbaş olmak üzere 24 bin personel için 3 Mart itibarıyla başlayan başvurular, 1 Aralık 2017’ye kadar devam edecek. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 3 bin 570 sınıf öğretmeni, 2 bin 193 İngilizce öğretmeni, 2 bin 143 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni başta olmak üzere toplam 20 bin öğretmen alımı yapılacak. 20 bin öğretmen için mülakatlara devam eden Bakanlık tarafından, ağustos ayından sonra da ilave 10 bin öğretmen alımı için ilana çıkılacak. Polis Akademisi Başkanlığına bağlı Polis Meslek Yüksekokullarına 2017-2018 eğitim-öğretim dönemi için 2 bin 250’si erkek, 250’si kadın olmak üzere toplam 2 bin 500 öğrenci alınacak. Çaykur da toplam bin 500 kişi alacak.