Sözcü yazarı Can Ataklı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın istifa etmesinin ardından yerine Mevlüt Uysal'ın seçildiği oylamayla ilgili seçimin "yalnızca hukuki zorunluluk" nedeniyle yapıldığını döyleyerek, "Normalde iki adayın isminin yazıldığı pusulalardaki kutuların içine çarpı işareti atıldığı halde bu seçime özel üyelerin seçtikleri adayın ismini bir kâğıda yazmaları istenmiş. Bazı AKP'liler el yazılarından yakalanabileceklerini düşünerek istemedikleri halde Mevlüt Uysal'ın adını yazmışlar" dedi. Ataklı, "El yazısından 'hain yakalama' planı bile yapan çok cin bir zihniyetle karşı karşıyayız yani" ifadesini kullandı.
Can Ataklı'nın "Bunlar nasıl adamlarmış böyle" başlığıyla (5 Ekim 2017) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı görevden alıp yerine Mevlüt Uysal'ı koyan irade “hukuki zorunluluk” nedeniyle bunu sanki seçimle yapıyormuş gibi gösterdi biliyorsunuz. Bu nedenle İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi toplandı. Mevlüt Uysal aday gösterildi. CHP de bir aday gösterdi doğal olarak. Sonra seçim yapıldı.
Bu seçimler gizli yapılıyor hesapta. Ama tıpkı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde olduğu gibi burada da seçimler “hesapta” gizli yapılır ama parti yöneticileri kimin ne oy verdiğini bilirler. Çünkü partililer güya gizli oy kullansalar bile kullandıkları oyu parti yöneticisine gösterdikten sonra sandığa atarlar.
Saray, meclis üyeleri arasında “huzursuz” olanların varlığını haber alınca işi daha da sıkı tutmuş. Normalde iki adayın isminin yazıldığı pusulalardaki kutuların içine çarpı işareti atıldığı halde bu seçime özel üyelerin seçtikleri adayın ismini bir kâğıda yazmaları istenmiş. Bazı AKP'liler el yazılarından yakalanabileceklerini düşünerek istemedikleri halde Mevlüt Uysal'ın adını yazmışlar.
El yazısından “hain yakalama” planı bile yapan çok cin bir zihniyetle karşı karşıyayız yani.