ABD öncülüğünde oluşturulan uluslararası koalisyonun Suriye’de 15 aydır devam eden hava saldırılarında yaklaşık 20 bin IŞİD militanı öldürüldü. Ancak veriler, örgüte katılımları azalmadığını gösteriyor. İngiltere'deki Bradford Üniversitesi profesörlerinden ve Oxford Araştırma Grubu'nun Küresel Güvenlik Danışmanı Paul Rogers, "Irak ve Suriye'de IŞİD'e karşı yürütülen hava saldırıları etkili olmuyor. Bölgenin tamamına baktığınızda IŞİD bunca bombardımana rağmen geçen yıldan daha güçsüz değil ve hala çok sayıda yeni savaşçıyı cezbediyor" dedi.
Prof. Rogers, "Amerikan istihbarat örgütlerinin rakamlarına göre 15 ay önce IŞİD'e diğer ülkelerden giderek katılan savaşçıların sayısı 15 bin civarındaydı. Şimdi bu sayının 30 bin olduğu tahmin ediliyor" diyerek katılımın hızlanışına dikkat çekti. Rogers, örgütün dünyanın farklı yerlerinden insanları savaşa katılmaya cezbetmesindeki başarıyı kısmen “IŞİD propagandasında ABD bombardımanının bir tür yeni 'Haçlı Seferi' gibi sunulmasına” dayandırdı.
Rogers, “Belçika ve Danimarka'ya ek olarak, başta hava koalisyonunun parçası olan Suudi Arabistan, Ürdün, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin çekilmesi ya da katkılarını asgariye indirmesi ve ABD, Fransa ve İngiltere'nin öne çıkması da bu imajın güçlenmesine katkıda bulunduğunu” öne sürdü.
"Hemen yapılabilecek şeyler var" diyen Rogers’ göre “IŞİD'in büyümesinin önünü kesecek 5 alternatif adım” şöyle:
"Atılması gereken en acil adım çevre ülkelerde sayıları dev boyutlara varan mültecilere hızla yardım ulaştırmak. Şu anda Ürdün, Lübnan ve Türkiye'de sıkışmış 3 milyonu aşkın mülteci var. Kış yaklaşırken çok zor koşullarda yaşıyorlar ve hemen yardım ulaştırılması gerekiyor. Bu yapılmazsa, durum istikrarsızlığın daha da artmasına katkıda bulunacaktır. IŞİD bu insanlar arasından çok daha fazlasını kendi saflarına çekebilecektir."
"Irak'ta ve Suriye'de Şii ve Sünni toplumları arasındaki gerilimler IŞİD'in kendisini Sünni İslamı savunan bir güç gibi sunmasını ve meşrulaştırmasını kolaylaştırdı. Onun için öncelikle Bağdat'daki Şii ağırlıklı Abadi hükümetini, Sünni azınlığa iktidarda daha fazla pay vermeye ikna etme ihtiyacı olduğu kesin. Aksi halde, Sünni nüfusun IŞİD'e destek eğilimi devam edecektir."
"Libya'daki savaş da IŞİD'i besleyen bir dizi istikrarsızlıktan biri. Libya'da barışı sağlayacak bir geçiş dönemini mümkün kılabilmek için Birleşmiş Milletler tarafından gösterilen çabaların desteklenmesi, artırılması gerekiyor. Yoksa, Libya açık yara olarak daha da kalıcı bir soruna dönüşecek."
"Suriye'deki iç çatışmalar da kesinlikle IŞİD'e yarıyor. Suriye iç savaşını sona erdirecek bir tür uzlaşmanın bulunması ihtiyacı var. Bu konuda küçük bir umut ışığı görünüyor çünkü Suudiler ve İranlılar en azından artık Viyana'da bazı görüşmelere katılıyorlar ve Ruslar, Amerikalılar ve diğer ülkeler de bu çabanın içinde. Fakat bu, çok uzun bir yolun sadece başlangıcı."
"Mısır'daki Sisi hükümetinin her türlü İslamcı muhalefete karşı çok sert baskı yöntemleri kullandığını söyleyebiliriz. Bence bu da çok tehlikeli bir şey ve kesinlikle IŞİD'e desteği artıran yeni bir kaynak yaratabilir."