T24 - PKK'nın bugün son bulması beklenen ateşkes çağrısı için Kürt vatanşlara seslenen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül 'Terör örgütü sözüm ona ateşkes ilan etmişti, şimdi yeniden katliamlara yönelmek istiyorlar. Devletimiz zaten teyakkuzdadır. Kürt vatandaşlarımıza sesleniyorum bu oyuna gelmesinler' dedi. Kürt vatandaşlara uyarı Cumhurbaşkanı Gül, PKK’nın eylemsizlik kararıyla ilgili olarak, “Terör örgütü sözüm ona ateşkes ilan etmişti, şimdi yeniden katliamlara yönelmek istiyorlar. Devletimiz zaten teyakkuzdadır. Kürt vatandaşlarımıza sesleniyorum bu oyuna gelmesinler” diye konuştu New York BM toplantıları için New York’a gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, PKK’nın 20 Eylül’de sona erdireceği eylemsizlik kararıyla ilgili olarak, ‘Terör örgütü sözüm ona ateşkes ilan etmişti bu Ramazanda ve referandum öncesinde halkın baskısının da bir sonucuydu, şimdi yeniden katliamlara yönelmek, acı kan ve gözyaşı dökmek istiyorlar. Devletimiz zaten teyakkuzdadır.Kürt vatandaşlarımıza sesleniyorum bu oyuna gelmesinler. Yanlışlara destek vermemek gerekiyor’ diye konuştu. Ankara’da Başbakan Erdoğan başkanlığında Genelkurmay Başkanı’nın da katılımıyla yapılan güvenlik zirvesinin ardından Cumhurbaşkanı Gül de New York Plaza Oteli’nde kendisini izleyen gazeteci yazarlara bir değerlendirme yaptı. ‘PKK şiddeti tırmandırıyor’ Uçaktaki söyleşinde edindiğimiz izlenim dünkü açıklamalarda daha net ifadesini buldu. Cumhurbaşkanı Gül, 9 sivilin yaşamını yitirdiği Hakkari Geçitli Köyü’ndeki mayın eylemini PKK’nın 20 Eylül’den itibaren şiddeti yeniden tırmandırmak üzere gerçekleştirdiğine inanıyor.İçişleri Bakanlığı ile askeri ve sivil istihbarat kaynaklarından aldığı bilgiler o yönde.Bu nedenle hararetle desteklediği Kürt sorununun sivil çözümü konusundaki açılımlara bu tür eylemlerin zarar verdiğini görüyor. Ve tepkisini giderek yükseltiyor. Kürt siyasetine güvensiz PKK’ya yeniden güç veren Kürt siyasetine yönelik güvensizliği de artmış durumda. Bu güvensizliğin 3 nedenden kaynaklandığı anlaşılıyor: 1- Muhataplık sorunu. DTP eş başkanı Selahattin Demirtaş ile görüşmeler yapılırken Demokratik Toplum Kongresi adıyla Ahmet Türk’e yeni bir misyon (yasama) biçilmesi. 2- Demokratik özerklik ile Türkiye’nin üniter yapısını tartışmaya açacak bir idari yapılanmadan söz edilmesi. 3- Okullarda Kürtçe eğitim amaçlı boykot çağrısı. PKK’nın bu aşamada yeniden silaha sarılma niyeti ve Geçitli köyündeki mayın tuzağının çoluk çocuk sivilleri hedef alması. Referandum öncesi İmralı ile ‘ateşkes’ konusunda temas kurulduğu iddiaları karşısında ‘Devlet teröristle görüşmez ama devletin kurumları görüşebilir’ diyen Cumhurbaşkanı Gül, MGK toplantılarında geçen 3 yılda askeri kanadın da Türkiye’nin demokratik standartlarının yükselmesi yoluyla Kürt sorunun çözülebileceği, PKK’nın silah bırakma noktasına getirilebileceği konusunda ikna etmişken, 20 Eylül öncesi gelinen noktadan hayli rahatsız ve tepkili. Raporlarla belli etti Bu tepkisini New York’taki söyleşinde kendisine gelen raporlardan hareketle belli etti ve ‘Bazı insanlar dışarda, siyaset yaparken meydanlarda konuşmadan önce ne diyeceklerini biliyoruz’ diyerek BDP’nin terör örgütüyle arasına mesafe koymasını açık bir dille istedi. ‘Devlet teyakkuzda’ Cumhurbaşkanı Gül, Ankara’daki terör zirvesiyle ilgili olarak ‘Sayın Başbakan işinin başında, referandum sonrası devlet teyakkuz halindedir, bazıları referandum önemli değil 21 Eylül daha önemlidir, diyorlardı. Bölge halkımız bu tür yanlış sözlere kapılmasın, katliam yaparak çocukların masum insanların geleceğini tehlikeye atanlar sadece terörü gündeme getirmekle kalmıyor, ekonomik kalkınmayı ve yatırımları da önlemiş oluyorlar’ diye konuştu. Diyarbakır gibi tarihi ve bölgesel ticari merkezin daha çok gelişmesi ve yatırım çekmesi gerekirken Türkiye’nin en büyük şirketlerinin terör nedeniyle kendi ülkesi, sınırları içinde kalmak yerine Irak’a, Kuzey Irak’a gittiklerini anlatan Gül,’Herkes kar zarar peşinde, terör devam ettikçe kalkınmayı da dışlamış oluyorsunuz’ dedi. Gül,PKK’nın sürekli ‘şu safhadyız,bu safhadayız’ sözleriyle kendisine güç vehmettiğini, ancak hiç terör olmasaydı Türkiye’nin demokratik standartlarının çok daha yükseğe çıkacağını savundu. Cumhurbaşkanı Gül, yeni Anayasa ve AB sürecinin de Kürt sorununun çözümüne olumlu katkı yapacağına inanıyor. (Deya Sazak/ Milliyet /20 Eylül 2010)