Simurg Kuş Yuvası Derneği'nin, ilkel ve ölümcül olarak nitelendirdiği havai fişek kullanımının yasaklanmasına dair başlattığı kampanyaya 50 bine yakın kişi imzasıyla destek verdi.
Ankara merkezli Simurg Kuş Yuvası Derneği’nin, ‘Havai Fişekler Tamamen Yasaklansın. Bu İlkel ve Ölümcül Eğlence Artık Son Bulsun’ başlıklı imza kampanyasına, şu ana kadar 50 bine yakın kişi internet üzerinden imza vererek destek oldu. Binlerce kuşun ölümüne sebep olan havai fişeklerin kullanımının yasaklanması için kuş gözlemcileri de çağrıda bulundu. İnsanların eğlence için attığı havai fişeklerin tüm dünyada binlerce kuşun ölümüne sebep olduğuna dikkat çekilen kampanyada, ülkemizde de benzer katliamların yaşandığı belirtildi.
Bugüne dek defalarca ‘havai fişek kullanımı yasaklansın’ diye çağrılar yapıldığı ve imza kampanyaları düzenlendiği, ancak ilgili makamlarca bu konuda tamamen yasaklayıcı bir girişimde bulunulmadığı kaydedildi.
Halen neredeyse tüm düğünlerde, nişanlarda ve kutlamalarda havai fişek kullanıldığı belirtilen kampanya duyurusunda, şu çağrı yapıldı:
"Sadece sınırlı sayıda belediye, artık kendi etkinliklerinde havai fişek kullanmayacağını açıkladı. Bu yeterli olmasa da başka kutlama türlerinin de mümkün olduğunu gösteriyor. Havai fişekler sadece kuşları öldürmüyor. Dünya çapında yapılan çeşitli çalışmalarla havai fişek kullanımının hava kirliliğine bağlı halk sağlığını tehdit ettiği, fiziksel yaralanmalara sebep verdiği, duyma ve görme rahatsızlıkları yarattığı belgelenmiştir. Hem kuşlara ve diğer hayvanlara hem de insan sağlığına tehlikeleri nedeniyle artık kutlamanın tamamen yasaklanmasını talep ediyoruz."
İnsanın eğlence aracı olan havai fişeklerin canlılar için büyük tehlike oluşturduğunu belirten Antalya Kuş Gözlem Topluluğu’ndan kuş gözlemcisi veteriner hekim Gökçe Coşkun, havai fişeklerin yarattığı ışık ve sesin kuşlar başta olmak üzere yabani ve evcil hayvanları etkilediğini açıkladı.
Havai fişeklerin yarattığı ışığın gece göç eden kuşların yön değiştirerek ışığa yönelmeleri ve göç yolunun değişmesine neden olduğunu belirten Coşkun, “Işığın dışında yüksek ses kuşlarda panik ve endişe yaratmaktadır. Bu panik duygusuyla kaçan kuşlar ağaçlara, camlara ve araçlara çarparak yaşamlarını yitiriyor. Küçük ötücü kuşlarda kalp kriziyle ölüme de neden olabilir. Bu panik durumu özellikle göç zamanlarında topluluk oluşturan kuşlarda daha fazla görülmektedir” dedi.
ABD’de 2010 yılbaşı gecesinde atılan havai fişeklerden korkup etrafa kaçışan 5 bin al kanatlı karatavuğun etrafa çarparak öldüğünü hatırlatan Coşkun, stres faktörünün özellikle üreme dönemlerinde kuşlarda endişe yarattığını, hormonal olarak üreme faaliyetlerinin durmasına neden olduğunu söyledi. Coşkun, kayıtlara göre 2008’de Kaliforniya’da 4 Temmuz kutlamalarında havai fişek gösterisinden dolayı yüzlerce deniz kuşunun yuvalarını terk ettiğini de kaydetti.
Türkiye'de şehir merkezlerinde bile kuş çeşitliliğinin oldukça yüksek olduğunu vurgulayan Coşkun, şöyle konuştu:
"Önemli göç rotalarını barındırıyor ve biyoçeşitlilik alanlarına sahibiz. Bu zenginliklerimiz düşünüldüğünde başta kuşları ve diğer hayvanları olumsuz etkileyecek bu tür gösterilere izin vermemeliyiz. Özellikle İstanbul gibi göç güzergahı üzerinde olan yerlerde havai fişek kullanımı yasaklanmalı. Antalya gibi kıyı şeridinde birçok otel çeşitli kutlamalarda havai fişek kullanıyor. Oysa Antalya’nın kıyı şeritleri biyoçeşitlilik yönünden en zengin noktalarımız. Bu bölgelerde göç sonrası dinlenen ve üreme gösteren kuşlar direkt olarak havai fişekten etkilenebilmektedir."
"Köpeklerde huzursuzluk ve havlama gibi davranışları tetiklemektedir. Bir havai fişek patlama sesinin 190 desibele kadar çıktığı düşünüldüğünde bu sadece hayvanlar değil, bizim için de panik yaratabileceğini, hatta kulak zarına zarar verebileceğini görebiliriz. Havai fişeklerin gökyüzünde patlaması sonrasında, atmosfere perchlorates (perklorik asitin tuzları) yayılmaktadır. Bu daha sonra su ve toprağa karışarak karsinojenik ve toksik etkiler yaratır. Dumanı ise solunum sistemi ve dolaşım sistemini etkiler. İnsanlar renk gösterisi görmek istiyorsa havai fişeklere değil, doğaya baksınlar. Eminim yalıçapkınının mavisi, sarıasmanın sarısı, kızılgerdanın turunculuğu, arıkuşunun yeşilini hiç bir havai fişek veremez."
Simurg Kuş Yuvası Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alaz Uslu da havai fişek kullanımının hem ekolojik hem de insan sağlığı hasarına yol açtığı kanıtlanmasına rağmen karar vericilerin yasaklanması yönünde sessizliğini koruduğunu belirterek, “Havai fişeklerin patlama anında meydana gelen şok etkisi ile birlikte yanma, çarpma gibi tehlikeler de kuşların hayatını tehdit ediyor” dedi.
Havai fişeklerin doğaya, kuşlara ve diğer yaban hayvanlarına çok büyük zararı olduğunu söyleyen uzman biyolog Cansu Özcan ise özel günler ve kutlamalar sırasında kullanılan havai fişeklerin patlama esnasında ortaya çıkan yüksek ses, duman ve ışığın, çevredeki kuşların korkmasına, panikle uçup çarpışmalara, yaralanmalara ve ölümlere neden olduğunu kaydetti. Özcan, üreme döneminde kuşların kuluçkadan kalkmasına kadar ciddi sorunlara yol açabildiğini de söyledi.
Daha önce İtalya ve ABD’de yılbaşı kutlamalarındaki havai fişekler nedeniyle toplu kuş ölümleri yaşandığı örneğini veren Özcan, “Türkiye’de yaban hayatı ve doğaya verdiği büyük zararlardan dolayı bazı il ve ilçelerde kutlama sırasında havai fişek gösterileri yasaklandı ve belediyeler kullanmama kararı aldı. Toplu kuş ölümlerinin önüne geçmek, çevreye ve yaban hayatına verdiği zararı en aza indirmek için bu kararın Türkiye genelinde uygulanması gerekmektedir. Havai fişek gösterileri yerine kısa süreli, sessiz ve parlak olmayan ışık simülasyonları kutlamalarda kullanılabilir” dedi.
Kuş gözlemcisi biyomühendis Hüseyin Çağlar İnce, Türkiye’nin bulundurduğu canlı türleri açısından bir kıta özelliğine sahip olduğuna dikkat çekerek, Türkiye’de nesli tehlike altında olan ve dünyada sadece burada yaşayan yüzlerce canlı türü bulunduğunu, havai fişeklerin doğaya zararı düşünüldüğünde bu bilgiler ışığında konuya yaklaşmak gerektiğini söyledi. İnce, kuş göçleri zamanında İstanbul Boğazı’nda yapılan havai fişek gösterilerinin Asya, Avrupa, Afrika hattında göç eden kuş türlerini de tehdit ettiği örneğini verdi.
Havai fişeklerin, bu türler arasında nesli tehlike altında olanların nesillerinin tükenme hızını da artırdığını dile getiren İnce, “Diğer taraftan üreme zamanında yapılan havai fişek gösterileri canlıların üreme başarısını düşürmektedir. Örneğin nesli tehlike altında olan küçük akbabanın ürediği nadir alanlardan biri, Beypazarı İnözü Vadisi’dir. Burada yapılan düğünler sırasında atılan havai fişekler onların üremelerini olumsuz etkilemektedir” diye konuştu. (DHA)