Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'deki son durumu ele almak için Rusya'nın başkenti Moskova'ya gitti ve Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'la bir araya geldikten sonra ortak basın toplantısında konuştu. Suriye’de insani koridorların açıldığı dönemde İdlib’e radikal grupların da geldiğini belirten Çavuşoğlu, "Teröristlerle diğer insanları ayırt etmemiz lazım. Bizim için terör örgütlerinin hepsi aynıdır. Burada (İdlib) askeri bir çözüm felaket olur” ifadesini kullandı.
TIKLAYIN - Lavrov: Rus-Türk askeri iş birliği son derece yoğun şekilde gelişiyor
Suriye hükümetinin ülkedeki silahlı muhaliflerin son kalesi olarak gördüğü İdlib'e yönelik operasyon hazırlığı son dönemde hız kazandı. Bu gelişme ile birlikte bölgedeki aktörlerden Türkiye ve Rusya’nın görüşmeleri de paralel şekilde hızlandı. Bu kapsamda Çavuşoğlu, bugün Moskova’ya gitti ve Lavrov ile görüştü. İki bakan, görüşmenin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
Basın toplantısında ilk olarak konuşan Lavrov'un açıklamalarından satırbaşları şöyle:
- Ticaretimiz arasındaki engellerin kaldırılması konusunda mutabakat sağladık. Gelecek yıl turizm yılı olacak Türkiye ve Rusya arasında. Bu sene Türkiye’ye giden Rus turist sayısı 5 milyonun üzerine çıkacaktır. Vize konusunda istişare mekanizması oluşturulacak. Bugün ilgi odağımız Suriye meselesi oldu. Suriyeli mültecilerin evlerine dönüşü için uygun ortam oluşturulacak. Oradaki teröristlerin köklerinin kazınması ülkenin istikrar kavuşması görüşüldü.
(İdlib konusu) Orada birçok sivil var ve silahlı muhalifler de var. Bu silahlı muhalifler çözüm sürecine katılmayı arzuluyor fakat on binlerce militan var orada. El Nusra’ya mensup militanlar bunlar. Bölgeyi denetim altına almaya çalışıyor.
- Anayasa komitesinin oluşturulması konusunda de Mistura ilgileniyor. Listeleri Rusya hazırlamadı, bu konuyu Türkiye koordine etti. Bizim liste ile ilgili bir sorunumuz yok.
- Moskova ve Ankara, Suriyeli sığınmacıların ülkelerine güvenli bir şekilde dönmesi için gerekli koşulları sağlamak için iş birliği yapacak. Bu süreçlerin ülkedeki duruma istikrar kazandırması, siyasi sürecin başlamasının önündeki sorunların çözümünü sağlaması amacıyla ortak çaba sarf edeceğiz. Planlarımız arasında Suriye topraklarında terörün kökünün kurutulması, barış ve istikrar sağlanması için ortak çaba sarf etmek de var.
Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:
- İlişkilerimizi her alanda en üst düzeye çıkarmak için çaba sarf ediyoruz.
- Bölgesel konulardaki iş birliğimizi artıracağız, daha geniş alanlara yayacağız. Rusya bizim için önemli bir ortaktır.
- Suriye’yi konuştuk. Bir taraftan ateşkesi devam ettirmek için birlikte çalışmaya devam etmemiz lazım. Diğer taraftan siyasi süreç için çabalarımızı artırmamız gerekiyor. Anayasa komisyonu konusunda listeler verildi, bir an önce oluşturulması ve çalışmalara başlaması Suriye’nin geleceği için önemlidir. Biz bu süreci destekliyoruz.
- İdlib’de 3 milyondan fazla sivil yaşıyor. Diğer bölgelerden koridor açıldığı zaman siviller değil, bazı radikal gruplar da İdlib’e gelmiştir. Gözlem noktalarını oluştururken zorluk çıkardı bu radikal gruplar. Teröristlerle diğer insanları ayırt etmemiz lazım. Bizim için terör örgütlerinin hepsi aynıdır. Burada askeri bir çözüm felaket olur.
- Tüm İdlib'e saldırmak ölümleri artırır.
İdlib'de son durum ne?
Rejim güçlerinin Suriye'deki silahlı muhaliflerin son kalesi olarak görülen İdlib'e yönelik operasyon hazırlığı son dönemde hız kazanmış durumda. Suriye ordusu bölgeye takviye güç göndermeyi sürdürürken İdlib'deki etkili gruplardan olası bir operasyon karşısında savaşacakları yönünde açıklama geldi. Heyet Tahrir Şam'ın lideri Ebu Muhammed el Golani, Suriye'nin diğer kesimlerinde yaşanılanın aksine muhalif grupların İdlib'de teslim olmayacağını, teslim olanların ise ihanet etmiş kabul edileceğini söyledi.
IŞİD lideri Ebubekir el Bağdadi'ye ait olduğu öne sürülen ve Çarşamba günü yayınlanan ses kaydında da İdlib'den bahsedildi. Bağdadi, Rusya ve Suriye hükümetinin operasyon hazırlığı yaptığı İdlib'in düşmek üzere olduğu uyarısında bulundu.
Suriye ordusu ay başında helikopterle dağıtılan bildirilerle İdlib'de yaşayan sivilleri teslim olmaya çağırmıştı.
Rejim güçlerinin Şam kırsalı ve Dera'da kontrolü sağlamasının ardından Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, geçtiğimiz ay Rus haber ajansına verdiği röportajda, bir sonraki hedeflerinin İdlib olacağını açıklamıştı. 2017'de çatışmasızlık bölgesi ilan edilen İdlib'de 12 gözlem noktası bulunan Türkiye ise rejim güçlerinin İdlib'e operasyon düzenlemesine karşı çıkıyor.
Birleşmiş Milletler, İdlib'e yönelik olası bir operasyonunun bölgede yaşayan 2.5 milyon kişiyi Türkiye sınırına göçe sürükleyebileceğinden endişe ediyor.
2015 yılında Şam yönetiminin kontrolünden çıkan İdlib, Türkiye sınırına 45 kilometre uzaklıkta bulunuyor. İdlib'in yaklaşık yüzde 60'ı, El Kaide'den ayrıldığını açıklayarak isim değiştiren El Nusra öncülüğündeki Heyet Tahrir Şam'ın kontrolünde bulunuyor.
İdlib; Türkiye, Rusya ve İran'ın garantörlüğünde yürütülen Astana görüşmelerinde varılan mutabakat çerçevesinde Suriye'de kurulan dört çatışmasızlık bölgesinden biri olma özelliğini taşıyor. İdlib, Suriye ordusunun kontrolüne alamadığı tek çatışmasızlık bölgesi konumunda.