Leyla Aydemir davasında yeni gelişme; aile verilen karara itiraz etti

Leyla Aydemir davasında yeni gelişme; aile verilen karara itiraz etti

Ağrı'da amcası tarafından öldürülen 4 yaşındaki Leyla Aydemir davasında serbest bırakılan 6 sanık için ailenin avukatı Erdoğan Tunç,  Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi'ne itiraz dilekçesi sundu.

Dedesinin köyünde 15 Haziran 2018 tarihinde kaybolan ve 18 gün sonra cansız bedenine ulaşılan Leyla Aydemir davasında, amca Yusuf Aydemir ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış, 6 tanık ise serbest bırakılmıştı.

Bilirkişi raporuna göre; 6-7 gün önce ölmüş

Avukat Tunç'un sunduğu dilekçede serbest bırakılan 6 sanığın delil yetersizliğinden beraatine karar verildiğini öne sürerek, yerel mahkemenin verdiği kararda yer alan bilirkişi raporunda, “Bu ölüm olayında kişinin en az 6-7 gün önce ölmüş veya öldürülmüş olduğu, böceklerin cesede ilgisinin az olmasının nedeninin ise bir süre soğuk bir ortamda tutulması ve/veya sonrasında suya atılması sonucu olduğu kanaatinin oluştuğunun, bu verilere göre bu ölüm olayının 26-27 Haziran 2018 tarihlerinden önce gerçekleşmiş olduğu düşünülmektedir” şeklinde tespitler bulunduğuna dikkat çekti.

"Sanıklardan bazılarının yalan söylediği anlaşıldı"

Avukat Erdoğan Tunç, HTS kayıtlarına bakıldığında sanıklardan bazılarının yalan söylediğinin anlaşıldığını ifade ederek, olay gününden itibaren birbirleriyle sürekli irtibat halinde olduklarına dikkat çekti.

Tunç, dosyanın yeniden incelenmesi için mahkemeye gönderilmesini talep ederek dilekçede şu ifadelere yer verdi:

"Hükmün bozulması yerine davanın Bölge Adliye Mahkemesinde yeniden görülmesine karar verilirse, ilk derece mahkemesinin hükmünün kaldırılması ve duruşmalı yapılacak istinaf incelemesi neticesinde yeniden hüküm kurularak ilk derece mahkemesinde beraat eden tüm sanıkların, mahkumiyetine hükmedilen Yusuf Aydemir ile ‘fikir ve eylem birliği’ içinde atılı suçları işledikleri gözetilerek, TCK’nin 37/1 maddesi delaletiyle ‘kasten öldürme’ suçunu düzenleyen ve ağırlaştırılmış müebbet hapsi öngören TCK 82/1 gereği ayrı ayrı cezalandırılmalarını ve TCK 53/1 kapsamında belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına karar verilmesini talep ederiz."