Linyit santralleri bilmeceye dönüştü

Linyit santralleri bilmeceye dönüştü

50 kadar enerji uzmanı ve ekonomist Federal Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel'e yazdıkları açık mektupta, eski tip linyit kömürü santrallerine iklim koruma vergisi getirilmesi planlarına destek verdi. Ancak plana karşı çıkanlar da var.

Almanya'da kömür madenleriyle ilgili tartışmalar 1970 ve 80'lerde nükleer tesislerle ilgili yaşanan tartışmaları anımsatıyor. O zamanlarda da nükleer enerji karşıtı gösteriler düzenleniyor, imzalar toplanıyor, yetkilere açık mektuplar gönderiliyordu. Şimdi de tepkiler benzer şekilde, tanınmış bilim insanları ve uzmanların da desteğiyle linyit santrallerine karşı sergileniyor. Ancak bu kez gerekçe farklı. İklim koruma vergisi getirilmesinin çalışanların işsiz kalmasına yol açmasından endişe ediliyor.

Geleceğin Enerji Sistemleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Uwe Leprich ise vergi planını destekleyenlerden. Leprich, "Son zamanlarda özellikle iklim koruma ve kömür madenleriyle ilgili hayati konularda bilim çevrelerinin seslerinin medyada yeteri kadar duyulmadığı izlenimi edindik" diye konuşuyor.

Prof. Dr. Leprich, Federal Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel'in eski tip linyit santrallerine "Ulusal İklim Katkı Payı" adı altında ek vergi getirilmesi planına destek veren 50 kadar bilim insanından biri.

"Yetersiz ama doğru adım"

Profesör Leprich, planı yetersiz bulsa da "Doğru istikamete atılmış, küçük bir adım" olarak nitelendirerek, "İklim koruma programları ile kömürden enerji üretiminin uzun vadeli olarak sağlıklı bir şekilde birlikte yürütülmesinin mümkün olmadığı artık anlaşılmalı. Yani, tıpkı nükleer enerjide olduğu gibi, kömürden enerji üretimini de sona erdirecek konseptlere ihtiyacımız var. Kömürden enerji üretimi günün birinde tıpkı kömür madenciliğinin sona ermesi gibi bitecektir. Bu yüzden üzerinde çalışacağımız bir master planına gereksinim var" diyor.

Endişe hakim

İklim koruma konusunda bilim insanlarının talepleri hayli fazla. Ama Gabriel'in "Küçük bir adım" olarak nitelenen adımı bile maden sektöründe çalışanların huzurunu kaçırmaya yetti. Protestolar, itirazlar başladı. İş çevreleri ve sendikalar maden sektöründe istihdam edilen yaklaşık 100 bin kişinin işlerinin tehlikeye gireceğini belirtiyorlar.

Enerji uzmanı Profesör Claudia Kemfert ise yenilenebilir enerji sektöründe on binlerce yeni istihdam alanının oluştuğunu vurgulayarak, "Bana göre işçileri endişelendiren çok büyük bir panik ortamı yaratılmak isteniyor. Oysa işin boyutu o kadar büyük değil. Çünkü iklim vergisi linyit santrallerinin sadece çok küçük birimlerini etkileyecek. Diğer yandan çalışanları yapısal değişimlere karşı hazırlamak gerekir" diye görüşlerini aktarıyor.

Sendikalar kararsız

Sendika çevrelerinde de kömür işletmelerinin geleceği hararetli şekilde tartışılıyor. IGBCE ve Ver.di sendikaları Gabriel'in tasarısına karşı üyelerini protesto gösterilerine davet ederken, IG Metall sendikasının Aşağı Saksonya Eyaleti temsilciliği de Bakan Gabriel'e açık mektup yazarak planı desteklediğini duyurdu.

Sendikalarda Gabriel'in planıyla ilgili kafalar karışık. Bir yandan toplu işten çıkarma tehlikesinden endişe edilirken, diğer yandan da istihdamın bir an önce yenilenebilir enerji gibi geleceği olan sektörlere kaydırılması görüşü ortaya çıkıyor.