Protest müziğin öncülerinden Grup Yorum'un 15 Nisan 2012 Pazar günü Bakırköy Halk Pazarı Alanı'nda gerçekleştirdiği konsere yaklaşık 300 bin kişi katıldı. Konseri dinlemeye gelenler arasında Zülfü Livaneli ve HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu'da vardı. Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz bugünkü köşesinde konsere katılan Livaneli ve Bekaroğlu hakkında bir yazı yazdı.
Cumhuriyet gazetesinin haberi de, verdiği haberi sunuş biçimi de korkunçtu. Başlık: "Bağımsız Türkiye için"... Hemen üstünde "Grup Yorum'un 'On'ların Türküsü' konseri her yaştan yüz binlerce kişiyi buluşturdu" şeklindeydi. Haber kocaman bir konser fotoğrafıyla desteklenmişti. Altta ise bu etkinlik vesilesiyle yorum yapan yazarlar yer alıyordu. Konser düzenlemek... "Bağımsız Türkiye" diye slogan atmak... Ve bütün bunları gazetede haber yapmak normal mi? Elbette normal... Kesinlikle suç değil. Peki, niye "korkunç" diyorum? Benimkisi hukuki değil, tamamen ahlaki bir tepki. Çünkü Grup Yorum, Dev- Sol geleneği içinde yer alan bir müzik grubu. Bu geleneği sürdüren insanların vardığı nokta, DHKP-C olarak, 9 Ocak 1996'da Sabancı iş merkezine girerek Özdemir Sabancı ve arkadaşlarını öldürmek oldu. DHKP-C'lilerin işlediği cinayetin ardındaki kişilerden biri, polis şefi Hüseyin Kocadağ'dı. Susurluk Kazası'nda ölen Kocadağ, cinayeti işleyen ekipteki Fehriye Erdal'ı, çaycı olarak merkeze yerleştiren kişiydi. Daha yazacak çok şey var. Burada kesiyor ve soruyorum: Grup Yorum böyle bir konser verebilir... Durumun farkında olmayan gençler konsere gidebilir... Hatta Aylin Aslım da benzeri bir şuursuzluğu gösterebilir. Peki ya konuk sanatçı Zülfü Livaneli? Halkın Sesi Partisi'nden Mehmet Bekaroğlu? Yılların Cumhuriyet gazetesi? Yukarıda pek azına değindiğim ilişkileri bilmiyorlar mı da, biri konsere katılıyor, diğeri göklere çıkarıyor? Bunların hepsi siyasetten anlayan insanlar ve odaklar. Ne yaptıklarını, niye yaptıklarını biliyorlar. Sabancı Suikastı'na rağmen bunu yapmaları bence ahlaki açıdan korkunç!
Konserin ardından Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz'ün yazdığı yazıya Mehmet Bekaroğlu'ndan ilk tepki, Bekaroğlu'nın Twitter hesabından geldi.
Mehmet Bekaroğlu'nun yaptığı açıklama şu şekilde "Emre Aköz Grup Yorum konserine katılmamı eleştirmiş, bunu ahlaki açıdan korkunç bulmuş. Aköz'un gerekçesi, Grup Yorum'un Sabancı cinayetine karışan DHKP-C örgütüne yakın olduğu iddiası. Bence Aköz saçmalamış; ben Grup Yorum'u yasaklı 1980'lı yıllarda kurulmuş protest müzik yapan bir grup olarak biliyorum ve önemsiyorum. Gittim ve barış türküleri dinledim; bu korkunç değil. Korkunç olan Aköz'ün zorlamalarla bizi neredeyse cinayetlerle ilişkilendirmesi. Şunu da ekleyeyim. Konserde tasvip etmediğim görüntüler de vardı. Mesela küçük çocuklara askeri geçit yaptırılması. Bunu da eleştiririm".
Grup Yorum ise Aköz'ün yazısı üzerine yazılı olarak bir açıklamada bulundu.
Bugün yayınlanan Sabah Gazetesi’nde Emre Aköz’ün polis ağzıyla yazmış olduğu yazıyı okuduk. Bakırköy’de vatanını seven üç yüz bin yiğit yürekli insan On’ların, Mahirlerin türküsünü söyledi. İşte o alana yazdığımız pankartlardan birinde şöyle diyorduk:
GRUP YORUM HALKTIR HALK; YARATAN VE ÜRETENDİR HALK; ADALET VE ÖZGÜRLÜK ÖZLEMİ TAŞIYANDIR HALK; EŞİT VE HAKÇA YAŞAM İSTEYENDİR TARİHİ YAZAN HALKTIR
grup yorum halktır halkını sevmek, cesaret ister halkını sevmek, bu değerler uğruna her türlü özveriyi göstermektir halkını sevmek, onun için mücadele etmek, onu mücadeleye katmaktır.
İşte bu pankartlar ve oradan yükselen devrimin türküleri elbette birilerini korkutacaktı. Korkuttu da. Bunun sonucudur Emre Aköz’ün yazmış olduğu; grubumuzu ve katılan sanatçı dostlarımızı, misafirlerimizi, 300 bin kişiyi hedef gösteren, aşağılayan, suçlayan yazı.
Ülkelerde devrimci mücadele veren örgütler silahlı propaganda yapar. Desteklersin desteklemezsin, beğenirsin, beğenmezsin. Ancak kimse seninle aynı fikri taşımak zorunda değildir. Seninle aynı fikri taşımıyor diye karalamak ve hedef göstermek bilinçli yapılan bir eylemdir. O kadar ucuz bir demagoji yapıyorsunuz ki dersinizi iyi çalışmadığınız anlaşılıyor. Yazınızı okuduktan sonra biraz düşündük de sayın Aköz Bey, hakkımızda “katil” gibi iddilara sahip olmanız, bunlara inanmanız için iki sebep olabilir ancak. Birincisi bunlara inanmak için aptal olmanız lazım ya da bilerek, isteyerek, yalan söyleyerek bu iddiaları yapıyorsanız o zaman ahlaksız olmanız lazım. Ancak maalesef toplumu yönlendiren bir mesleği sürdürdüğünüz için ikisi de çok vahim bir durumda olduğunuzu gösterir.
Emre Aköz korkaktır. Bugün bu iddialı yazısı ile ilgili kendisi ile görüşmek istediğimizde telefonlarımıza çıkmamıştır. Bu iddilaranı ispatlamasını istedik. “İspatlamayan şerefsiz ve ahlaksızdır.” dedik. Ancak telefonlarımıza çıkma, bunları yüzümüze söyleme cesaretine sahip değildi. Dedik ya korkaktır. Korkaklar hep arka kapılardan kaçar. Bazen de telefonlara çıkmaz. Verecek cevap bulamaz. Korkak olduğu için halkını sevemez zaten. Çünkü halkını sevmek cesaret ister. Grup Yorum’u da sevemez bu yüzden, çünkü dedik ya Grup Yorum halktır.
Emre Aköz gibi zavallılar hep olacaktır. Ruhu köledir çünkü. Onlar özgürlük ve bağımsızlık isteyemezler. Çünkü korkaktırlar. Defalarca söyledik yine söylüyoruz; “ancak ruhu köle olmayanlar haykırabilir özgürlüğü, ancak ruhu köle olmayanlar bağımlı yaşamayı istemezler. Özgür vatan topraklarında yaşamak isterler.” Bağımsızlık demek devrim demektir. Devrim ise Emre Aközlerin yani onlar gibi pek çok iktidar yalakasının en büyük korkusudur. Tekellerin, Sabancıların, Koçların, Şahenklerin en büyük korkusudur devrim.
Devrimi yapacak olan halktır. Emre Aközler mi? Onlar yazı yazar. Kalemini kimi zaman kana batırır kimi zaman da pisliğe batırıp yazar.
Ancak kimsenin unutmaması gereken bir şey daha vardır:
TARİHİ DE HALK YAZAR. ÖNCE YÜZBİNLER OLUR, SONRA MİLYONLAR, SONRA YIKILIR YALANIN, DOLANIN, SÖMÜRÜNÜN SALTANATI... HALKIN ÖZGÜRLÜK VE ADALET ÖZLEMİ BİTMEZ.
GRUP YORUM SANAT CEPHESİ