T24 Ankara
Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden 45 gün geçmesine karşın lojistik yönetimindeki yetersizliklerin devam ettiğini iddia eden İş İnsanı, Lojistik Üst Yöneticisi Temel Borga Budak, lojistik sektörünün afet süreçlerine dahil edilmesi gerektiğini belirterek, Afet Lojistiği Koordinasyon Kurulu kurulması çağrısında bulundu.
Depremin ardından ilk 72 saatlik süreçte, yardım malzemesi koordinasyonunda lojistik krizi yaşandığını öne süren İş İnsanı, Lojistik Üst Yöneticisi Temel Borga Budak, “AFAD, afet lojistiği süreçlerini yönetemeyerek deprem bölgesinde bulunan vatandaşlarımızı korumasız bıraktı” dedi. Depremin üzerinden 45 gün geçmesine karşın organizasyon yetersizliği nedeniyle bölgedeki vatandaşların her gün yeni bir sorunla karşı karşıya kaldığını kaydeden Budak, şunları söyledi:
“Eğer lojistik süreçlerinin yönetimi ülkemizin en etkin sivil toplum kuruluşlarını bünyesinden çıkarmayı başarmış, gerek araç parkı gerek organizasyon yeteneğiyle dünya ile rekabet edecek güce sahip sektör bileşenlerine bırakılmış veya AFAD’ın liderliğinde işleyecek bir kurumsal yapı bünyesinde lojistikçiler süreçlere dahil edilmiş olsaydı şu an yüzleşmekte olduğumuz derin acıların birçoğu ile karşılaşmamış olacaktık. Fakat AFAD yönetiminden farklı olarak biz deprem coğrafyasında yaşadığımızın ve yakın gelecekte benzer afetlerle karşılaşacağımızın bilincindeyiz. Doğa olaylarının karşısında güçlü durmak, etkin ve hızlı hareket edebilme kabiliyetinizle doğru orantılıdır. Afet Lojistiği Koordinasyon Kurulu’nun kurulması bu bağlamda hayati önem taşıyor.”
Kaynakların doğru hedefe yönlendirilmesi gerektiğini ve Türkiye’nin bir lojistik markası geliştirmeye odaklanması gerektiğini de kaydeden Budak, “Bu markadan kastım devasa bir taşımacılık şirketi, büyük filolar, çılgın liman, köprü, kanal projeleri gibi fiziksel unsurlara yatırım yapmak değil büyük lojistik verisinin, yapay zekayla yorumlanacağı ve lojistik imkanlarının en verimli şekilde yönetileceği bir dijital platform oluşturmaktır” dedi. Aynı zamanda CHP’den Ankara milletvekilliği aday adaylığı başvurusunda bulunan Budak, Başkent Ankara’nın lojistik başkenti olabilecek potansiyele sahip olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:
“Ankara Lojistik evreninin başkenti olacak. Ankara’da 50 bin yeni lojistik istihdamı yaratacağız. Antalya domatesini birkaç saat içerisinde İstanbul’daki bir sofrada tüketilmesi sağlanabilir. Her OSB’nin kapısına demiryolunu getireceğiz. İç Anadolu’nun bütün üretim merkezlerini limanlarla entegre edeceğiz. Ankara tedarik zincirlerinin kalbi, lojistik evreninin yeni Başkenti olacak. Ankara’nın güney aksı içerisinde; devasa e-ticaret depolarını, antrepolarını, serbest bölgelerini, lojistik teknoparklarını ve konteyner üretim fabrikalarını barındıracak Avrupa’nın en büyük lojistik üssünü kurmak en büyük hayalim. Tüm bu gelişmelerin sonucunda lojistik maliyetlerini yarı yarıya azaltarak tüm gelir grupları için güvenilir gıdayı erişilebilir hale getirebiliriz. Örneğin bir lezzet efsanesi olan Ayaş domatesinin veya Antalya portakalının dalından koparıldıktan sonra sadece birkaç saat içerisinde Çankaya’daki, Bağcılar’daki sofralarda tüketilmesini sağlayabiliriz.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının da makro sorunları çözebilecek kapasitede insan kaynağına sahip olmadığını iddia eden Budak, “Özellikle geniş karayolu filomuzun gücüyle rekabette kendilerine yer bulan lojistik şirketlerimiz, yeşil dönüşüm hedefiyle kurgulanan Avrupa Yeşil Mutabakatına hazırlıksız yakalanacak. İlk hedefimiz 2053 lojistik ana planını daha ilerici bir bakış açısıyla Ankara’nın merkez, Bilecik’in batı, Malatya’nın doğu, Sivas’ın kuzey ve Diyarbakır’ın güney hub olarak tanımlandığı ve tüm bu merkezlerin tam entegre, yüksek hızlı demiryolu hatları ile limanlara kadar bağlandığı bir yaklaşımla yenilemek zorundayız” ifadelerini kullandı.