İstanbul'da bir alışveriş merkezindeki soyunma kabininde beğendiği bikini ve mayoları deneyen kadını kapının altından cep telefonuyla gizlice görüntülediği öne sürülen bir kişi ve mağaza sorumluları 10 bin TL tazminat ödeyecek. 14 Temmuz 2004 tarihinde bir mağazada beğendiği bikini ve mayoları denerken bitişik kabinde yerde duran bir cep telefonu gören İ.N, yerden alıp sahibine iade etmek istediği telefonun geriye doğru çekildiğini fark etti. Durumu anlayan İ.N'nin şikayeti üzerine kameralı cep telefonuyla gizli görüntü kaydeden D.A, mağaza görevlilerince yakalandı. İ.N, avukatı Hasan Nuri Kuyucu aracılığıyla 4 Ekim 2004 tarihinde İstanbul 4. Tüketici Mahkemesi'ne verdiği dava dilekçesinde, mağazada yakalanan D.A'nın kameralı cep telefonuyla çıplak haldeki kadınların görüntüsünü çektiğini itiraf ettiği, mağaza görevlilerinin de müşterilerinin güvenliğini sağlayamadığı belirtildi. Dilekçede, "davacı İ.N'nin ıstırabına neden olan" davalılar A. ve mağaza sorumlularından 150 bin TL tazminatın en yüksek faiz oranı uygulanarak alınması ve müvekkile verilmesi istendi. Pişman olduğunu söylediDavanın görülme aşamasında, D.A, olayın 6 yıl önce olduğunu ve pişman olduğunu belirterek, davanın reddini istedi. Davalı mağaza avukatı Serhat Akkaya da olayda kendilerine atfedilecek kusur ya da sorumluluğun bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etti. Mahkeme değişikliği İstanbul 4. Tüketici Mahkemesi tarafından "görevsizlik" kararı ile İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilen davada, 150 bin TL olan tazminat miktarı 50 bin TL olarak düzeltildi. Mahkemede yapılan duruşmalarda dinlenen davacı tanıkları, "İ.N'nin çekilen fotoğrafların herkes tarafından görülmesi ve CD'ye aktarılarak piyasaya dağıtılması endişesiyle sürekli ağladığını, psikolojisinin bozulduğunu, kendisini tecavüze uğramış gibi hissettiğini ve yıllar sonra bu görüntülerin internetten karşısına çıkma ihtimalini sürekli düşündüğünü" anlattı. Davacı tanıkları, tek başına alışverişe çıkamayan İ.N'nin onurunun kırıldığını, aynı mağazada yine önlemlerin alınmadığını ve davalı D.A'nın telefonunda başka kadınlara ait benzer fotoğrafların bulunduğunu da beyan etti. Mağazada gerçekleştirilen keşfin ardından bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, kabin tasarımı yapılırken kullanım amacı gözetilerek kabinlerin mahremiyeti ihlal etmeyecek bir biçimde olması gerektiği belirtilerek, kabinlerde bulunan mevcut alt açıklıkların tasarımcının inisiyatifinde bulunan, fakat olmaması daha uygun görülen detaylar olduğu bildirildi. Yargıtay’dan bozma ve karar İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından "kısmen" kabul edilen dava, davacı ve davalı mağaza avukatı tarafından "bozulma" talebiyle temyiz edildi. Temyiz başvurusu yapılan Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, bu tür davalara Tüketici Mahkemesi'nin bakması gerektiği görüşüyle kararı bozdu. Bozma kararına uyan İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi'ne gönderdi. Bir süre önce davayı karara bağlayan ve gerekçeli kararını açıklayan İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi Hakimi Esma Cömert, "toplanan deliller, Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırlık dosyası, bilirkişi raporu, tanık beyanları ve dosya içeriğine göre, davalı D.A'nın gizli fotoğraf çekerek davacı İ.N'nin kişilik haklarına tecavüzde bulunduğunun anlaşıldığını" kaydetti. "Davacı İ.N'nin söz konusu olay sebebiyle psikolojisinin bozulduğunu ve psikolojik tedavi gördüğünün anlaşıldığını" belirten Cömert, "davalı D.A'nın davacının kişilik haklarına tecavüz teşkil eden eylemi nedeniyle tazminattan sorumlu tutulduğunu" bildirdi. Hakim Cömert, davalı şirketin de güvenli alışveriş ortamı sağlama yükümlülüğünün olması ve mayo denenen kabin altlarının açık tasarlanması nedeniyle zarardan sorumlu tutulduğunu vurgulayarak, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre manevi tazminata hükmedildiğini ifade etti. Davayı "kısmen" kabul eden hakim Cömert, 10 bin TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren uygulanacak yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verdi.