Mahfi Eğilmez anlattı; faiz nasıl hesaplanır?

Mahfi Eğilmez anlattı; faiz nasıl hesaplanır?
Mahfi Eğilmez*
 
Faiz nasıl hesaplanır?
Piyasa açısından bakarsak faizi, tasarruf sahibinin, tasarrufunu, ihtiyacı olana belirli süre için kullandırmasının karşılığı olarak aldığı bedel olarak tanımlayabiliriz. Ekonomi bilimi açısından faiz iki farklı biçimde tanımlanır: (1) Bir borç anlaşmasının satışı sonrasında elde edilen getiri miktarı, (2) Üretim amaçlı olarak kullanılan sermayenin getiri oranı.
 
Basit Faiz: Belirli bir dönem için yatırılan mevduatın o dönem sonunda kazandığı faiz getirisine basit faiz deniyor.
 
Nominal Faiz: Bankaların mevduata uygulayacaklarını açıkladıkları faiz nominal faizdir. Örneğin bir banka 1 yıl vadeli mevduata % 17 faiz vereceğini açıklamışsa bu nominal faizdir. 
 
Net Nominal Faiz: Bankaların açıkladıkları nominal faizden vade sonunda gelir vergisi stopajı yapılıyor. TL mevduatta elde edilen faiz gelirinden, 6 aya kadar vadeliler için % 15, 6 aydan 1 yıla kadar vadeliler için % 12 gelir vergisi stopajı söz konusu. Mevduat sahibinin eline geçen faiz getirisi bu kesintiden sonraki tutardır. Buna net nominal faiz diyoruz (1 yıl vadeli % 17 nominal faizli mevduatta vergi sonrası net nominal faiz oranı yaklaşık % 15 ediyor.)
 
Bileşik Faiz: Geçmiş dönem faizinin de anaparaya eklenmesiyle yeni dönemde elde edilen faiz getirisine bileşik faiz deniyor.
 
Bileşik Faizli Getiri = Anapara (1 + Aylık faiz)^ dönem sayısı
 
Bileşik Faiz = (Bileşik Faizli Getiri – Anapara) / Anapara
 
Net nominal faizin yukardaki gibi aylık vadede % 1,25 olduğunu kabul edersek 1 ay vadeli yatırılarak her ay vadesi yenilenen bir hesabın yıllık bileşik faizi yaklaşık olarak % 16’ya denk gelir.
 
Reel Faiz: Nominal faizden enflasyonun etkisinin giderilmesi yoluyla hesaplanan faizdir. Bir anlamda dönem sonunda ele geçecek olan faizin satın alma gücündeki değişimden arındırılmasıyla hesaplanmış faiz demektir. Burada hesaba katılması gereken enflasyon oranı paranın yatırıldığı anda geçerli olan enflasyon oranı değil dönem sonunda geçerli olması beklenen enflasyon oranıdır. Buna “beklenen enflasyon” deniyor.
 
Bu hesaplama piyasada genellikle nominal faizden enflasyon etkisi arındırılarak yapılıyor. Oysa doğrusu net nominal faizden enflasyonu arındırarak hesaplanmasıdır.
 
Reel faiz şöyle bir formülle hesaplanıyor:
 
Reel faiz = (1 + Net Nominal Faiz) / (1 + Beklenen Enflasyon) -1
 
Bankanın yıllık mevduata % 17 nominal faiz verdiğini düşünelim. Bunun gelir vergisi stopajı sonrasındaki net oranı % 15’tir. Mevduat hesabının açıldığı tarihte 12 aylık enflasyon oranının (TÜFE) % 12 olduğunu ve bir yıllık vadenin sonunda bu oranın % 11,5 olmasının beklendiğini varsayalım. Bu durumda reel faiz hesabı şöyle yapılır:
 
Reel Faiz = (1 + 0,15) / (1 + 0,115) – 1 = 0,03 yani yaklaşık olarak % 3. Bu durumda pozitif reel faiz söz konusu olacak demektir. Eğer yılsonunda enflasyon beklendiği gibi değil de mesela % 15,5 oranında çıkarsa o zaman reel faiz -0,0043 yani kabaca % – 0,4 olur. Ki bu negatif reel faiz oluştuğu anlamına gelir. 
 
Piyasa faiz çeşitleri
Mevduat Faizi
Bankalarda mevduat hesabı açtırıp da bu hesaba para yatırıldığında karşılığında elde edilecek olan faizin adı mevduat faizidir. Vadelerine göre sınıflandırırsak iki türlü mevduat vardır: Vadesiz mevduat, vadeli mevduat. Bankalar ilkine faiz vermiyor, ikincisine ise miktara ve vadeye göre değişen oranlarda faiz veriyorlar. Türkiye’de vadeli mevduatın ağırlığı (toplam mevduatın 2/3’ü) ortalama 1-3 ay arası vadede toplanmış bulunuyor. Bu aralıkta vadeler için de günümüzdeki faiz ortalama olarak oranı yıllık % 17 dolayındadır. Bu faiz nominal faizdir (görünürdeki faiz.) 6 aya kadar vadeli mevduat hesabından elde edilen faizden % 15 gelir vergisi stopajı yapılıyor. Bu durumda Türkiye’deki mevduatın çoğunun 1 – 3 ay vadeli yatırıldığını dikkate alırsak net nominal faiz oranının yaklaşık olarak % 14,5’e denk geldiğini görebiliriz. Bunların dışında bankalar ticari mevduat adı altında kurumlardan da mevduat kabul eder ve faiz öderler. 
 
Kredi Faizi
Bankaların bireysel ve kurumsal müşterilerine açtıkları kredilere uyguladıkları faizlere kredi faizi deniyor. Bankaların çeşitli adlar altında farklı kesimlere açtığı krediler söz konusudur. Bunları; kurumsal/ticari krediler, kobi kredileri ve bireysel krediler (tüketici kredileri ve kredi kartları) olarak sınıflandırmak mümkün. Tüketici kredileri de başlıca taşıt kredileri, konut kredileri ve diğer krediler olarak üçe ayrılıyor. Kredilerin her birinin faiz oranı farklıdır. Bugün için tüketici kredilerinde ortalama olarak % 1,6 dolayında aylık ortalama faiz söz konusu. Ticari faiz oranları ise kurumlara göre farklı oranlar taşıyor. Bununla birlikte kredi faizleri için ortalama % 20 oranını alabiliriz.
 
DİBS Faizleri
Hazine, kamu kesimi açıklarını kapatmak ve geçmiş yıllardan gelen anapara ve faiz borçlarını ödeyebilmek için iç ve dış borçlanma yapar. İç borçlanmayı Devlet Tahvili (vadesi 1 yıl ve daha uzun kâğıtlar) ya da Hazine Bonosu (vadesi 1 yıldan kısa kâğıtlar) ile yapıyor. Bu borçlanma kâğıtlarının hepsine Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) adı veriliyor. Hazine iç borçlanmayı ağırlıklı olarak ihale yöntemiyle yapıyor ve faiz de bu ihalelerde belirleniyor. Hazinenin iç borçlanma ihalelerinde belirlenen faize DİBS faizi ya da Hazine Faizi adı veriliyor. DİBS’leri birinci elden bankalar, ihaleye girerek alıyorlar. Bankalar daha sonra bu kâğıtların bir bölümünü piyasada satıyorlar, böylece piyasada DİBS için bir ikinci el fiyatı ve faizi oluşuyor. 
 
Gösterge faiz
Vadesi 2 yıl olan, 3 veya 6 ayda bir kupon ödemeli, alım satım olarak çok işlem gören Devlet Tahvilinin ikincil piyasadaki faizine Gösterge Faiz deniyor. Bugün için 2 yıllık gösterge faiz % 19,1’dir. Bu faiz, pek çok işlem için referans olarak alındığı için adına gösterge faiz deniyor. Birçok ülkede gösterge faiz olarak 10 yıllık devlet tahvili faizleri alınıyor. Bizde 10 yıllık Devlet Tahvili faizi bu faiz bugün itibariyle % 16,2’dir.
 
Özel Kesim Tahvil Faizleri
Özel kesim Tahvilleri banka ya da anonim şirketler tarafından finansman sağlamak amacıyla, Türk Lirası üzerinden ihraç edilen, 1 yıl ve daha uzun vadeli borçlanma senetleridir. Bunların faizleri de çıkaran şirketin finansal durumuna, piyasa değerine göre farklılıklar gösteriyor.
 
TCMB’nin faizleri
Bir hafta vadeli repo işlemlerine uygulanan faiz (politika faizi): TCMB, 1 hafta vade ile repo ihalesi açıyor, bankalar ellerindeki tahvil ve bonoları TCMB’ye verip karşılığında para alıyor ve vade sonunda parayı iade edip kâğıtlarını geri alıyor. TCMB bu araçla banka ve finans kurumlarının piyasada uyguladığı faiz oranlarını, bankalardan alınan kredilerin miktarını, hisse senedi ve döviz gibi varlıkların fiyatlarını etkileyebiliyor. TCMB’nin Politika Faizi oranı bugün itibariyle yıllık % 17,75. 
 
Gecelik işlemlerde uygulanan faiz (gecelik faiz, fonlama faizi):  TCMB’nin, hesaplarını kapatabilmek için gecelik olarak borç almak ya da ellerinde kalan paraları gecelik olarak borç vermek durumunda olan bankalara uyguladığı faize bu ad veriliyor. Piyasada gecelik faizlerin oluşturduğu açıklığa “faiz koridoru” buradan giderek bu faizlere “koridor faizi” de deniyor. TCMB, bu yolla ikincil piyasada oluşan kısa vadeli faiz oranlarını, döviz kurlarını ve kredilerin büyüme hızını etkileyebiliyor. TCMB’nin gecelik borç almada uyguladığı faiz oranı bugün için yıllık % 16,25, gecelik borç vermede uyguladığı faiz oranı yıllık % 19,25.
 
Geç likidite penceresi faizi (GLP): Geç likidite penceresi uygulaması, hesaplarını kapatmak ya da ellerinde bulunan parayı borç vermek için son ana kadar bekleyen bankalara uygulanan caydırıcı faiz oranlarını kapsayan bir uygulamadır. Bu uygulama ile saat 16.00 ile 17.00 arasında TCMB’ye gecelik borç vermek isteyenlere bugün için yıllık % 0, gecelik olarak TCMB’den borç almak isteyenlere yıllık % 20,75 GLP faizi uygulanıyor.
 
Dünyada izlenmesi gereken başlıca faizler
Türkiye dışında belirlendiği halde bizim piyasamızı da etkileyen bazı önemli faiz oranları var. Kısaca onlara da değinelim.  
LIBOR (faizi)
Dünyanın önde gelen bankalarının birbirlerine kısa vadeli olarak borç verdiklerinde uyguladıkları faiz oranı LIBOR ya da ICE LIBOR olarak anılıyor. LIBOR, başlıca beş para birimi (USD, Euro, Pound Sterlin, Yen ve İsviçre Frangı) ve 7 farklı vade üzerinden açıklanıyor (Gecelik, haftalık, 1,2,3,6 ve 12 aylık.) Bugün itibariyle 12 aylık USD LIBOR faiz oranı % 2,77’dir. LIBOR faiz oranı uluslararası borçlanmalarda temel faiz oranı olarak alınmakta gerektiğinde üzerine spread denilen ek bir oran konulmaktadır (LIBOR + 1,5 gibi.)
 
Fed Faizi
ABD Merkez Bankası Fed’in belirlediği bizim Fed Faizi dediğimiz (asıl adı Fed’s Fund Rate) faiz oranı küresel ekonominin tamamını etkiliyor. Bankaların gün sonunda açık vermeden hesaplarını kapatması esas olduğundan her günün sonunda nakit açığı bulunan bankalar, bu açığı kapatabilmek için, nakit fazlası bulunan bankalardan borçlanıyorlar. Borç veren bankalar, borç alana bu borç karşılığında Fed’in belirlediği bir bant içinde faiz uyguluyor. Bu bant bugün itibariyle % 1,75 – 2,00 arasında bulunuyor. Bu faiz oranı ABD’deki diğer faiz oranlarını etkilediği için dünyada yatırım yapan fonların da nereye yöneleceğini etkiliyor.
 
ABD 10 Yıllık Tahvil Faizi
ABD 10 yıllık tahvil faizi denildiğinde ABD Hazine’sinin çıkardığı 10 yıllık tahvillerin piyasa faiz oranı anlaşılıyor. Bu tahvillerin faizi yükseldikçe yatırımcılar daha yüksek faiz kazanmak için yüksek faiz öneren ülkelere yatırım yaparak daha yüksek risk almak yerine fonlarını ABD’ye getirip daha düşük risk ve yükselen faiz oranını tercih etmeye başlıyorlar. Bugün itibariyle ABD 10 yıllık tahvillerinin faizi % 2,92 dolayında bulunuyor.
 
ECB Faizi
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB), Euro bölgesindeki bankaları fonlamakta kullandığı faiz oranına biz ECB faizi diyoruz (asıl adı ECB refinansman faizi.) Bu faiz oranı, Avrupalı yatırımcıların fonlarını yönlendirmelerinde önemli bir rol oynuyor. Bugün itibariyle ECB faizi % 0. Euro bölgesinden bir örnek vermek gerekirse bölgenin en güçlü ekonomisi olan Almanya’da 10 yıllık devlet tahvilinin faizi bugün itibariyle % 0,40 dolayında bulunuyor.