Mahfi Eğilmez: Dipten dönüş umutları ve gerçekler

Mahfi Eğilmez: Dipten dönüş umutları ve gerçekler

Mahfi Eğilmez*

Cuma günü TÜİK, ilk çeyrek büyüme verisini yayınlayacak. 2018 yılının son çeyreğinde slumpflasyona giren ekonominin ne yöne evrildiğini görmemiz bakımından bu veri önemli. 

Ekonomide beklentiler çok önemlidir. Çünkü beklentiler toplumun nasıl hareket edeceğini, o da gerçekleşmelerin nasıl olacağını gösterir. Beklentileri ölçmenin en kestirme yolu anketler yaparak tüketicilerin, üreticilerin, karar alıcıların gelişmeleri nasıl gördüğünü endeksler içine yerleştirerek karşılaştırmalı olarak ortaya koymaktır.

Türkiye’de beklenti anketlerini en yoğun olarak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Merkez Bankası (TCMB) uyguluyor. Yazının altında bu anketlerden oluşturulmuş endekslerin grafik ve tablolarını sunuyorum.

Bu anketler ve endeksler hakkında kısaca bilgi verelim.

İlki TÜİK tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan yayınlanan ekonomik güven endeksidir. Ekonomik güven endeksi; tüketici ve üreticilerin genel ekonomik duruma ilişkin değerlendirmelerini, beklenti ve eğilimlerini özetleyen bir bileşik endekstir. Endeks, mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, reel kesim (imalat sanayi), hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörleri güven endekslerinin alt endekslerinin ağırlıklandırılarak birleştirilmesinden oluşmaktadır.  

İkincisi yine TÜİK tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan sektörel güven endeksidir. Sektörel güven endeksi; işyeri eğilim istatistikleri kapsamında hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörlerine uygulanan aylık eğilim anketleri, 10+ çalışana sahip özel sektör işyeri yöneticilerinin; işyerinin mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerini ve yakın gelecek için beklentilerini ölçmeyi amaçlamaktadır.

Üçüncüsü yine TÜİK tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan tüketici güven endeksidir. Aylık tüketici eğilim anketi ile; tüketicilerin kişisel mali durumları ve genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri ve gelecek dönem beklentileri ile yakın gelecekteki harcama ve tasarruf eğilimlerinin ölçülmesi amaçlanmaktadır.

Dördüncüsü TCMB tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan reel kesim güven endeksidir. İktisadi yönelim anketinin amacı, imalat sanayinde faaliyet gösteren işyerlerinin ülke ekonomisine yön veren üst düzey yöneticilerinin, yakın geçmişe ilişkin değerlendirmelerinin, mevcut duruma ilişkin görüşlerinin ve geleceğe yönelik beklentilerinin izlenerek, imalat sanayinin kısa dönemdeki eğilimlerini yansıtacak göstergelerin üretilmesidir.

Beşinci yine TCMB tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan iktisadi yönelim istatistikleri ve reel kesim beklenti anketinde yer alan genel gidişata ilişkin beklentileri gösteren grafiktir. Bu da dördüncüyle aynı amaca dayalı olarak ve aynı kapsamda üretilen bir endekstir.

Bütün bu anketlere dayalı olarak çıkarılan grafikler ve tablolar bize ilk çeyrek sonunda ikinci çeyrek için dipten dönüş sinyali gibi görünen gelişmelerin aslında öyle olmadığını, kurlara, faizlere ve hatta fiyatlara piyasa dışı uygulamalarla yapılan baskılar sonucunda ani bir harlanma oluştuğunu ancak bunun kısa ömürlü olduğunu ve yönün yeniden aşağıya döndüğünü gösteriyor. Bu gelişmeler Türkiye’nin ilk çeyrekte yaşayacağı küçülmenin, ikinci çeyrekte de devam edeceğini gösteriyor. 

Beklentilere bakarak ekonomide giderek zorlaşan bir dönemin bizi beklediğini söyleyebiliriz.

*Bu yazı, Mahfi Eğilmez'in kişisel blogundan alınmıştır.