Mahkeme beaat verdi, üniversite ceza yağdırdı!

T24 - Mersin Üniversitesi’nde panele katılan BDDK Başkanı Tevfik Bilgin’e yumurta atan 9 öğrenci, eylemle ilgili yargılandıkları davadan beraat etti. Bilgin şikâyetçi olmadı. Ancak üniversite öğrencilerden 2’sine okuldan atılma, 4’üne bir yarı yıl uzaklaştırma, 2 öğrenciye kınama ve 1 öğrenciye uyarı cezası verildi. Mersin Üniversitesi’nde bir panele katılan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin’e protesto amacıyla yumurta atan ve eylemle ilgili yargılandıkları davadan beraat eden 9 öğrenciye üniversite tarafından “disiplin suçu” işledikleri gerekçesiyle ceza verildi. Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle:Üniversite yönetiminin yaptığı soruşturma sonucunda eyleme katılan öğrencilerden ikisine okuldan atılma, dört öğrenciye bir yarıyıl okuldan uzaklaştırma; iki öğrenciye kınama ve bir öğrenciye de uyarı cezası verildi. Öğrencilere ulaşan tebligatlarda ceza gerekçesi olarak Tevfik Bilgin’e “çiğ yumurta ve buruşmuş kâğıt atılması” gösterildi. Öğrenciler cezaların iptali için Mersin Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açmaya hazırlanıyor. Mersin Üniversitesi Öğrenci Kolektifi üyesi bir grup öğrenci, Mersin Üniversitesi’nde 24 Mart 2010’da yapılan “Bankacılık ve Finansal Kriz” konulu panele katılan Tevfik Bilgin’e yumurta atarak protesto ettiler. Öğrenciler, “Burada konuşması gerekenler krizi yaratanlar değil krizden mağdur olan Tekel işçileridir!” diyerek Bilgin’in panele katılmasına tepki gösterdiler. Mahkemede beraat ettiler Yaşanan bu protesto sonrası polis tarafından gözaltına alınan 8 öğrenci hakkında “ifade ve düşünce özgürlüğünü kısıtlamak” ve “hakaret” suçlamasıyla dava açıldı. 5 Mayıs’ta Mersin 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın karar duruşmasında mahkeme heyeti 8 öğrencinin ayrı ayrı beraatine karar verdi. Ancak üniversite yönetiminin açtığı soruşturmalar sonucunda öğrencilere ceza verildi. Yumurtalı eyleme katılan öğrencilerden Önder Ova ve Ersin Aslan okuldan atılma cezası alırken; Mehmet Çakmak, Özge Muslu, Serhat Eser, Emirhan Selek de birer yarı yıl süreyle okuldan uzaklaştırıldı. Ancak Makine Mühendisliği Bölümü öğrencisi Mehmet Çakmak, bu süreçte okulunu bitirdi ve diplomasını alarak askere gitti.  Öğrencilerden Sedat Ulus ve Kenan Kızılöz’e ise kınama cezası verildi. Bir öğrenci ise uyarıldı. Öğrencilere ulaşan tebligatlarda ise ceza gerekçesi olarak Tevfik Bilgin’e “çiğ yumurta ve buruşmuş kâğıt atılması” gösterildi. Öğrenciler cezaların iptali için Mersin Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açmaya hazırlanıyor. Okuldan atılan Önder Ova, “Hukuka ve üniversitenin özgürlüğüne, demokratik yapısına aykırı bir ceza olduğunu düşünüyorum. Bu ceza ile üniversitelerde ifade özgürlüğü bir kez daha kısıtlanmış oldu. Tevfik Bilgin de bu eylemin demokratik bir protesto olduğunu söyleyerek mahkemede bizden şikâyetçi olmadı. Ama okul ceza verdi” dedi. Okuldan uzaklaştırılan Emirhan Selek işe şunları söyledi: “Cezaların iptali için dava açmaya hazırlanıyoruz. Tamamen hukuksuzluk var. Üniversitenin özerkliği diye bir şey yok. Üniversitenin özgürlüklere tahammülü yok. Mahkemelerin yumurta atmanın demokratik bir protesto aracı olduğuna dair kararları var. Bu kararlara rağmen 6 ay uzaklaştırma verdiler. Üniversiteyle mahkemeler arasındaki bu çelişki nedir?” Tevfik Bilgin olayı gülerek anlatmıştı Olayın ardından salondan ayrılan Bilgin, “Beni protesto eden arkadaş, benim yaşıma gelip bir üniversitede konferans verir de bana yaptığını kendine yaparlarsa, işte o zaman beni çok iyi anlar” demişti. Bilgin, olayı gülerek şöyle aktarmıştı: “Konferansın henüz başlarında global krize ilişkin görüşlerimi dile getiriyordum. Gençler ‘Bize TEKEL işçilerini anlat, cebimizde 1 lira yok, sermaye dışarı’ gibi cümleler sarf ettiler. Onlar genç, bu tür davranış ve düşünceleri olabilir. Ancak ben sermayenin temsilcisi değilim. 20 yıldır devlet memuruyum. Üstümü temizledikten sonra salona dönüp konuşmama devam ettim. Salonun tamamı doluydu. Bu beni çok mutlu etti. Konuşmamın sonraki bölümünde 2001 krizinde İstanbul’da trafiğin yarıya düştüğünü, insanların işlerine yürüyerek gittiklerini ve bankacılık krizinden Türkiye’nin nasıl çıktığını anlattım. BDDK olarak halkın parasını, tasarruflarını koruduğumuzu ve bunu gençlerin yarınları için yaptığımızı söyledim.”