İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kadıköy Kaymakamlığı'nın geçen yıl üçüncüsü yapılacak olan Queer Olympix'e ilişkin verdiği yasak kararını hukuka aykırı buldu. Kadıköy Kaymakamlığı Queer Olympix yasağına ilişkin mahkemeye herhangi bir belge sunamadı.
Kadıköy Kaymakamlığı; 23-25 Ağustos 2019’da yapılması planlanan 3. Queer Olympix’in ikinci günü Kalamış’ta yapılacak bölümlerini, İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün talebi üzerine etkinlik günü yasakladı. Sabah saatlerinde etkinliklerin yapılacağı yere polis, TOMA’larla gelerek ve Queer Olympix’in yasaklandığını bildirdi.
“Kamu düzeni, suç işlenmesini önlemek, genel sağlığın ve genel ahlakın korunması” yasağa gerekçe gösterildi.
Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD) Hukuk ve Adalete Erişim Birimi ve Queer Olympix ekibi bu yasağa karşı iptal davası açtı.
Kaos GL'den Yıldız Tar'ın haberine göre Kadıköy Kaymakamlığı davada savunma dilekçesi sunmadı. Mahkemenin davaya ilişkin bilgi ve belgeleri talep etmesine rağmen Kaymakamlık Mahkemeye sadece yasaklama kararını iletti.
İstanbul 5. İdare Mahkemesi yasaklama işleminin dayanağını ortaya koyan somut bilgi ve belgelerin dosyaya sunulmadığını belirterek etkinliğin yasaklanmasının hukuka uygun olmadığına karar verdi.
Mahkemenin bu kararını dava sürecini yürüten SPoD Hukuk ve Adalete Erişim Birimi ve Queer Olympix ekibi KaosGL.org’a değerlendirdi.
SPoD’tan Av. Hatice Demir, önemli bir karar olduğunu belirterek dava sürecini şöyle özetledi:
“Kadıköy Kaymakamlığı mahkemeye savunma dilekçesi dahi sunmadı. Bunun ardından mahkeme tekrar bir yazı yolladı ve yasak kararı veren kaymakamlıktan kararlarına dayanak olarak bilgi ve belge istedi. Ancak Kaymakamlık bunun üzerine yasak karar metnini iletti sadece. Oysaki o metni doğal olarak biz dilekçemizde iletmiştik. Buradan da aslında kaymakamlığın bu yasak kararını alırken herhangi bir bilgi ya da belgeye dayandırmadığı, sadece önyargıyla böyle bir karar aldıklarını görmüş olduk.”
Av. Demir, Kadıköy Kaymakamlığı’nın bu yasak kararına ilişkin hiçbir belge ve dayanakları olmaması sonucu Mahkeme’nin hukuka aykırılık kararı verdiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Karar, istinafa taşınabilir ancak Kadıköy Kaymakamlığı istinafta ayrıca bir belge sunamaz. Ki LGBTİ+ etkinliklerine yasakların ardından mahkeme süreçlerinde konulan belgelerin çoğu da aslında yasak kararlarının hukuka aykırılığını gösteriyor. İddia edildiği gibi bir “provokasyon” ihtimali dahi olsa bu yasaklamaya gerekçe olamaz. Yasaklamak yerine güvenliği sağlanmalı. Queer Olympix yasağına ilişkin açtığımız davada ise hiçbir belge sunulamadı. Eğer ki karar istinafa taşınırsa orada da bu yasağın hukuka aykırı olduğunu vurgulayacağız.”
Queer Olympix ekibinden Meriç ise kararın ardından kuru bir sevinç ve hüzün hissettiğini söyledi. “Son yıllarda o kadar büyük bir belirsizlik hali var ki” diyen Meriç’e göre peşi sıra çeşitli LGBTİ+ etkinliklerine getirilen yasak kararları ve ardından yaşanan süreçlerin yarattığı belirsizlik hali yoruyor:
“Neyin, ne zaman, nasıl yasaklanacağına ve yasaklandıktan sonra sürecin nasıl ilerleyeceğine dair mantıksal bir akış da yok. LGBTİ+ etkinliklerine yapılan yasaklamalar ve aslında nefes alacak hiçbir alanımızın kalmaması gibi bir gerçeklikle karşı karşıyayız. Son birkaç yılda seri halde ağır olaylar ve toplumsal travmalar yaşadık. Kendimi bu karardan sonra organize edilebilecek bir Queer Olympix’te 2017’deki gibi zırıl zırıl spor yaparken düşünemiyorum açıkçası…”
Queer Olympix ekibinden bir diğer gönüllü Hazal ise, etkinlikte ilk kez yasaklandığı yıl gönüllü olmuş. İlk Queer Olympix’inde yasakla karşılaşmanın öfkeye yol açtığını söyleyen Hazal, yasak kararı aldıkları anı ve mahkeme kararını şöyle değerlendirdi:
“Yasak olduğu sene ilk kez gönüllüydüm ben. Benim için garip bir süreçti. Bir hafta önce katılmıştım hazırlama sürecine. Büyük bir enerjiyle, bir sürü gönüllü hazırlama sürecine giriştik. İnanılmaz yoğun bir fiziksel emek vardı ortada. O emeğin ardından etkinlik günü yasak kararını öğrendik. Kızgınlıkla birlikte çok da üzülmüştüm. Ancak yasaklanmayı öğrendiğimiz anda gönüllülerin alternatif bir etkinlik oluşturma çabası, takımların ve katılımcıların hemen dayanışmaya başlaması çok etkilemişti beni. Yasağın ardından bir kıraathanede buluşmuştuk. Bütün gönüllüler inanılmaz organize bir şekilde çalışmaya başlamıştı. Bu çok önemli ve değerliydi benim için. Bu yasaklar Türkiye’deki neredeyse büyün LGBTİ+ örgütlerinin yaşadığı bir durum. Biliyoruz ki zaten yasaklanamazdık, yasaklanmamalıydık. Mahkeme kararı bu sebeple sevindirdi. Ancak bu durum en baştan yasaklanmış olmayı ve onun yarattığı kayıpları, öfkeyi hafifletmiyor.”
Queer Olympix’in organizatörlerinden Atletik Dildoa, kararı sosyal medya hesabından şöyle duyurdu:
“SPoD LGBTİ ve Queer Olympix olarak Kadıköy Kaymakamlığı’nın hukuksuz yasak kararına karşı açtığımız davayı kazandığımızı, bundan sonra da idarenin keyfi ve hukuksuz kararlarıyla yargı yoluyla mücadele etmeye devam edeceğimizi LGBTİ+ kamuoyuna ve insan hakları savunucularına bildiririz.”
SPoD ise açıklamasında, “Nihayetinde Queer Olympix’in yasaklanması işleminin hukuka aykırı olduğu ve hiçbir dayanak gösterilmeksizin afaki provokasyon iddialarıyla yasak kararı verildiği mahkemece de ilan edilmiştir” dedi.