Makina Mühendisleri Odası Genel Başkanı Yunus Yener, sanayide ve elektrik üretiminde kullanılan doğal gaza yapılan zammın enflasyonu tetikleyeceğini belirterek, “Çok yüksek enflasyonlar söz konusu olur, bunun etkisi. 90’lara geri dönmeyiz umarım, enflasyon anlamında” dedi.
BOTAŞ, kasım ayına ilişkin doğalgaz tarife tablosu yayımlandı. Buna göre; konutlarda kullanılan doğal gaza zam yapılmazken organize sanayi bölgesi veya kullanıcı birliği abonelerinin tükettiği bin metreküp doğal gazın fiyatı, yaklaşık yüzde 48 artarak 3 bin 482 liraya yükseldi. Ayrıca elektrik üretim santrallerinin kullandığı bin metreküp doğal gazın fiyatı da yaklaşık yüzde 46 artışla 4 bin lira oldu.
Makina Mühendisleri Odası Genel Başkanı Yunus Yener, konutlarda kullanılan doğalgaza zam yapılmamasının olumlu olduğunu, ancak sanayide ve elektrik üretiminde kullanılan doğal gaza yapılan zammın yüksek olduğunu söyledi. Zamları ANKA Haber Ajansı’na değerlendiren Yener, “Yapılan bu zam, iğneden ipliğe, tarımdan gıdaya kadar her alanda zam olarak gelecektir. Zor bir kış bekliyor bizi” dedi.
Sanayide ve elektrik üretiminde kullanılan doğan gaza ekim ayın da yüzde 15 oranında zam yapıldığını anımsatan Yener, şunları söyledi:
“Ekimdekini de dahil edersek toplam yüzde 70’e filan varıyor bu zam. Dünyada enerjiye olan talebin neticesinde bir artış var. Dünyadaki fosil yakıtlara talepteki artış, artı Türk lirasının değersizleştirilmesi, kurun artmasıyla bizde ikili bir etkisi oldu. Yüzde 80 dışa bağımlı bizim yakıtlarımız biliyorsunuz; doğal gaz, kömür ithal. Onlardaki 1 liralık artış, bizde dövizdeki artış kadar yansıyor. 8 liradan 10 liraya çıkan dolar olarak baktığımızda, yüzde 25 de oradan gelen bir etki olacaktır.”
Yener, bu artışların sürdürülebilir olmadığını vurgulayarak, “Bunu ne zamana kadar gideceğinin cevabını halk verecek” diye konuştu.
Yener, enflasyonun patlayacağına dikkat çekerek, “Elektrik enerjisi temel girdidir. Sanayinin en temel girdisidir. İşçilik şeylerine baktığımızda düşük kalır ancak hammadde, enerji, temel girdilerdir. Hammadde ve emtia fiyatlarındaki artışlar yüksek düzeyde. Çok yüksek enflasyonlar söz konusu olur, bunun etkisi. 90’lara geri dönmeyiz umarım enflasyon anlamında” dedi.
Yener, 90’lı yıllarda Türk lirasının yüzde 167’lerde değer kaybettiğini ve yüzde 100’ü aşan enflasyon görüldüğünü belirterek, “Temel enerji girdisindeki yüzde 70’lik artış, hakikaten hayatı kötü etkileyecek” diye konuştu.
Yener, döviz kuru yüksek olduğu için enerji fiyatlarındaki artıştan Türkiye’nin daha fazla etkilendiğini kaydederek, “Dünyadaki enerji ve emtia fiyatlarındaki artışlardan daha az etkilenebilirdi ülkemiz; o anlamda da ülkemiz yönetilmiyor. Ülkede plan ve program söz konusu olsaydı, küresel düzeydeki artışlar idare edilebilir ve yönetilebilir şekilde yansıyabilirdi ve bu kadar sert olmayabilirdi” dedi.
Yener, enerji fiyatlarındaki artışın sebeplerinden biri olan döviz kurudaki artışa karşı Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’na çağrı dahi yapmadığını ifade ederek, “Türkiye’de öyle bir bağımsızlığı var mı? Benim, Merkez Bankası Başkanı’ndan bir şey talep etme durumum söz konusu değil. Bir şey yapabilecek bir durumu söz konusu değil. O irade sahibi değil. Merkez Bankası Başkanı bir memur ve kendisine emredileni yerine getiriyor. Ondan bir şey değil, başka yerlerden bir şey talep etmemiz lazım” diye vurguladı.