'Mavi Hat' davasında birleştirme kararı

BOTAŞ'taki "yolsuzluk" iddiaları üzerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda yürütülen "Mavi Hat" operasyonunun ardından 71 kişi hakkında açılan dava, aynı operasyon çerçevesinde daha sonra açılan 7 sanıklı davayla birleştirildi.  Her iki dava, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde peş peşe görüldü. Bazı iş adamları ve kamu görevlilerinin de içinde bulunduğu 7 kişi hakkında, "suç örgütüne üye oldukları ve ihaleye fesat karıştırdıkları iddiasıyla" açılan davaya, tutuksuz sanık Yalçın Selçuk katıldı. Mahkeme Heyeti, aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunması sebebiyle, davanın, 71 sanıklı davayla birleştirilmesine karar verdi. Bu arada, duruşmada savunmasını yapan sanık Selçuk, hakkındaki suçlamaları reddederek, "(71 kişi hakkında açılan davanın sanıkları) İbrahim Selçuk ve Lokman Usta'yı tanıyorum. İbrahim Selçuk benim amcam. Askere gitmeden önce 5 yıl boyunca onun şirketinde çaycılık yaptım. Lokman Usta ara sıra amcamın yanına gelir, yurtdışında iş yapma konusunda konuşurlardı" dedi. "Mavi Hat" davası "Mavi Hat" operasyonu ardından açılan 71 sanıklı davanın görülmesine de devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanıklar İbrahim Selçuk, Mehmet Sezgin, Lokman Usta, Mustafa Şağban, Ahmet Karademir, Rıza Çiftçi, Ekber Topal, Seydi Çevik, Muhammet Hüseyin Ayaydın, Ethem Tozlu, Hasan Turgay Günay ile tutuksuz sanıklar Merdan Hürmeydan, Selahittin Hacıömeroğlu, Ali Karaer, İsa Yerdelen, Eyüp Fatih Erarslan, Rubil Gökdemir, Sezai Bacaksız, Abdullah Gündüz, Özgür Haşemoğlu, Ümit Nejat Alparslan, Rahmi Ülgen Güven, Mehmet Rıdvan Öz ve sanık avukatları katıldı. Duruşmada, BOTAŞ Genel Müdürü Hüseyin Saltuk Düzyol'un tanık sıfatıyla ifadesine başvuruldu. Sanıklardan eski BOTAŞ Genel Müdür Vekili Rıza Çiftçi'nin avukatının sorusu üzerine Düzyol, Çiftçi'nin, Çorum-1 ihalesi öncesinde, şartnamenin bir firma lehine düzenlendiği duyumu kendisine söylediğini belirtti. Ancak, ihalelerle ilgili böyle "dedikoduların" her zaman çıktığını ifade eden Düzyol, "Üretici firmalar büyük rekabet içinde olduklarından, böyle söylentiler ortaya atılır. Başka ihalelerle ilgili de böyle şeyler söylenir, ama biz mevzuata ve teknik şartnameye göre karar veririz" diye konuştu. Düzyol, bir başka soru üzerine, dava konusu ihalelerle ilgili BOTAŞ ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde soruşturma açılmadığını kaydederek, konunun mahkemeye intikal etmesi nedeniyle, yargılamanın sonuçlanmasının beklendiğini dile getirdi. Sanıklardan İbrahim Selçuk'u medyadan tanıdığını bildiren Düzyol, "Yalnızca bir kere bana telefon açmış ve kendisiyle ilgili söylentiler nedeniyle duyduğu kızgınlığı dile getirmişti" dedi. Söz alan sanık İbrahim Selçuk da "Aradığım doğrudur. 'Kimse adımı kullanmasın' dedim. Ankara'da adımı kullanan 3-4 kişi vardı" diye konuştu. Duruşmada, BOTAŞ'ta bir süre daire başkan vekilliği yapmasının ardından istifa eden Ertuğrul Tuğrul ile bir taşımacılık şirketinde pilot olduğunu belirten Osman Örencik de tanık olarak ifade verdi. Tutuklu sanıkların avukatları, müvekkillerinin uzun zamandır tutuklu bulunmaları nedeniyle mağdur olduklarını kaydederek, tahliye talebinde bulundu. Cumhuriyet Savcısı Cemil Tuğtekin, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi. Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, sanıklar İbrahim Selçuk, Mehmet Sezgin, Lokman Usta, Mustafa Şağban, Ahmet Karademir, Rıza Çiftçi, Ekber Topal, Seydi Çevik, Muhammet Hüseyin Ayaydın, Ethem Tozlu ve Hasan Turgay Günay'ın tutukluluk hallerinin devamına karar verildiğini açıkladı. Savunması alınan tutuksuz sanıkların duruşmalardan vareste tutulmalarına ve bilirkişi heyetince rapor tanziminin beklenilmesine karar veren mahkeme, sanıkların banka hesapları üzerindeki daha önce konulmuş olan tedbir kararlarının devamını ve bunun kaldırılması taleplerinin reddini kararlaştırarak, duruşmayı erteledi.