Evrim sürecindeki yeri nedeniyle maymun-insan olarak anılan Australopithecus sediba’nın yüzü, bilimsel verilere dayanılarak ilk kez canlandırıldı. 2 milyon yıl önce Güney Afrika'da yaşamış olan Australopithecus sediba çoğunlukla sebzelerle besleniyor ve ağaçlarda sallanıyordu.
Science dergisinde yayımlanan araştırmada, evrim sürecinin en önemli örneklerinden biri olarak gösterilen maymunun nasıl göründüğü, yürüdüğünü, yemek yediğini ve hareket ettiğini ilk kez detaylı bir şekilde sunuldu.
Araştırma ekibinin başında yer alan Lee Berger, Discovery News’e yaptığı açıklamada, “Sediba , ilkel australopithecine (insana benzeyen homonidler) yetenekleri gösterdiği gibi, yüz ve ön dişleri olarak Homo Sapiens’le benzerlikler içeriyordu... Kafatası, kolları, ayakları ve ayak bilekleri australopithecine(au.); leğen kemiği ve bacakları ise insana yakındı” dedi.
Güney Afrika’nın Witwatersrand Üniversitesi’nde Evrimsel Çalışmalar Enstitüsü’nde araştırmacı olan Berger, “Sediba tıpkı iyi bir ‘geçiş dönemi’ fosili gibi görünüyor” ifadesini kullandı. Sediba fosili, Johannesburg kentinin yakınlarındaki Malapa kazı alanında bulundu.
Sediba’nın dişleri üzerinde yapılan inceleme, türün, yaklaşık 2.1 milyon yıl önce yaşamış olan Au. Africanus’la akraba olduğunu gösterdi. Her iki tür, ilk insanın atalarından olan Homo erectus’la diş yapısı olarak benzerlikler içeriyordu.
ABD’nin Ohio State Üniversitesi’nden antropolog Debbie Guatelli-Steinberg, “Şu ana kadar yapılan incelemeler, Sediba’nın ilkel australopiths türleriyle, ilk insanlar arasında bir köprü oluşturduğuna işaret ediyor” yorumunu yaptı.
Bilim insanları, geçmişte yaptıkları araştırmada Au. Sediba’nın ne yediğini ortaya çıkarmıştı. İsviçre’nin Zürih Üniversitesi’nden Peter Schmid, Sediba’nın kalıntıları üzerinde yaptığı araştırmada, türün etçil olmadığını anlamıştı.
Discovery News’e konuşan Schmid, “Sediba’nın diş tartarında bitki elementlerine ait mikroskobik parçalar bulduk... Sediba ağırlıklı olarak sebzelerle beslenen bir canlıydı” dedi.
Maymunlarınkine benzeyen küçük topukları olduğu belirtilen Au. Sediba, kalça ve dizleri öne eğik ve hafif eğri bir şekilde, bozuk bir yürüyüşe sahipti. Bilim insanları, bu tarz yürüyüşün, dik yürüme ve ağaç tırmanma arasındaki evrimsel bağlantıyı oluşturabileceğini düşünüyor.
Bilim insanları, ilk insanların ataları olan canlıların nasıl yürüdüğünü anlamak için, bir Au. Sediba’nın dişisinden kalan topuk, diz, kalça ve arka kalçasına ait kalıntıları inceleme şansı bulmuştu. 1974 yılında bulunan en 2.9 milyon yıllık ünlü ‘Lucy’ fosili ise Au. farensis’e ait kalıntılar sunmuştu ancak sadece kalça ve ayak bileği kalıntılarından oluşuyordu.
Kolları daha çok büyük mamymunlarınkine benzerlik gösteren Au. Sediba, büyük kısmını karada geçirirken, kol yapısı sayesinde ağaçlara tırmanabiliyordu.
İlk insanların ilkel atalarına dair elde edilen bulgular, insan evrim sürecinin erken evrelerinin Güney Afrika’da başladığını ve maymundan insan benzeri özellikleri ortaya çıkardığını gösteriyor.
Güney Afrika’da başladığı kabul edilen evrim hakkındaki tartışmalar sürerken, Lucy gibi fosillerin temsil ettiği ilk ilkel türlerin insanları ortaya çıkardığına inanılıyor. Lucy’nin temsil ettiği Au. farensis, bugüne kadar sadece Afrika’nın kuzeyinde bulundu.
Araştırmacılar, insanlığa geçiş sürecinin Afrika’da başladığı düşüncesini savunurken, bu bilginin kesinleşmediğini de not düştü.