T24 - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can’ın sözlerine, “Biraz tartışılsın bakalım” demesi, Mecliste tartışmalara neden oldu. Muhalefet, Cumhurbaşkanı Gül’e sert eleştirilerde bulunurken, AK Parti milletvekilleri de sessiz kalmayı tercih etti.Siyasetçi susmalı- Ahmet İyimaya (TBMM Adalet Komisyonu Başkanı) Kimi hukukçuların değerlendirmeleri, her düşüncenin saygınlığı içinde kendilerini bağlar ve demokratik çoğulculuğa renk katar. Anayasa Mahkemesi’nde sürmekte olan bir dava var. Mahkemenin değerli üyeleri, hem demokrasiyi hem Anayasa normlarını hukuka uygun çerçevede değerlendireceklerdir. Siyaset kurumu olarak bu konuda ön beyanlarda bulunmak yerine susmayı tercih etmemiz gerekir.Sorumsuzluk- Atilla Kart (TBMM Anayasa Komisyonu üyesi CHP Konya milletvekili) Tüm bu süreç parti memuru yapılanmasının yargıya taşınmasıdır. O raportör (Osman Can) hukukçu değil, AKP’nin memuru. Anayasa Mahkemesi’ni ilga ve lağvetmeyi hedefleyen bir zihniyet var. Bunun baştemsilcisi de yazık ki Cumhurbaşkanı. Raportörün açıklamalarına bir tavır koyması gerekirken hukuk adına devlet sorumluğu adına; gelişmelerden memnuniyetini gizlemeyip, müstehzi bir tavırla hukuku önemsemediğini, AKP’nin en üst düzeydeki memuru olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Devletin başı olmadığını bir kez daha itiraf etme sorumsuzluğunu ve duyarsızlığını göstermiştir.Çarpıştırıyor- Oktay Vural (MHP Grup Başkanvekili) Bir Cumhurbaşkanının görevi anayasal kurumların sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlamaktır. Hukukun üstünlüğü bunu hoş görmez. Bu, hukuk devletine olan inançsızlığın yansımasıdır. Kurumlar diğer kurumlarla tartıştırılıyor. Hukuk devletinde böyle bir tavır, sivil itaatsizliği tavsiye etmek mazur gösterilemez. Subjektif bir yaklaşımdır. Hukuk devletine uymayalım anlayışıdır. Kurumları uzlaştırmak yerine çarpıştırır hale getiriyor. Bu keyfi dikta yönetiminin dışavurumudur.