Meclis'te 'sahte oy' tartışması: Herhalde iki dakikada oy kullanıp memleketlerine gitmiş olamazlar!

Meclis'te 'sahte oy' tartışması: Herhalde iki dakikada oy kullanıp memleketlerine gitmiş olamazlar!

TBMM Genel Kurulu’nda Anayasa görüşmelerinden önce geçtiğimiz hafta yasanını ertelenmesine neden olan ‘sahte pusula’ tartışması yeniden alevlendi. 

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Genel Kurul'da olmadıkları halde adlarına oy pusulası yazılması nedeniyle AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın kamuoyundan özür dilemesini isteyince tartışma giderek büyüdü. 

AKP’li Elitaş, “Eğer sahtecilik varsa bu mükerrer oylarda sahtecilik var. O günkü yapılan iş, sadece yoklama işidir, Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışmalarının devamıyla alakalı bir iştir” diyerek eleştirilere karşı çıktı. 

Sataşmalar o günkü oturumu yöneten CHP’li Akif Hamzaçebi’ye kadar uzandı.

Hamzaçebi kürsüye çıktı ve daha sonra Ankara dışında oldukları anlaşılan AKP’li vekillerini kastederek, “Oy pusulasıyla oy kullanan milletvekillerinin iki dakikalık o oy kullanma süresi içerisinde herhâlde oyunu kullanıp da memleketine gitmiş olması düşünülemez” deyince gerginlik dinmedi.

 Tutanaklara yansıyan tartışmalar şöyle:

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Elitaş cuma günü ben Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunu Meclis Başkan Vekili olarak yönetirken yapmış olduğum uygulamayla ilgili benim adımı da vermek suretiyle "Akif Hamzaçebi doğru yapmadı ya da eksik yaptı, pusulayla oy kullanan milletvekillerini uyarmalıydı." şeklinde bir değerlendirme yapmak suretiyle sataşmada bulunmuştur. İç Tüzük'ün 69'uncu maddesine göre söz istiyorum.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Hamzaçebi.

İki dakika süreyle size de söz veriyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; önce şunu söyleyeyim. Bütün görüşmeleri samimiyet ve doğruluk içerisinde yapmak gerekir. Ben, Meclis Başkan Vekili olarak Genel Kurulu yönetirken bütün grup başkan vekillerini, bütün grupları kendime aynı yakınlıkta, aynı mesafede görürüm. Herhangi bir şekilde ayrım yapmam söz konusu olamaz. Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun bir talebi nedeniyle işlem yaparken sadece tek bir kaygım vardır, tarafsız olmak, objektif olmak, bunun dışında benim başka bir ölçüm yoktur, beni bağlayan sadece ve sadece Parlamento hukukudur.

Bir konuda bir eksik olur ise bir yoklamada Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu toplantı yeter sayısını sağlayamamış ise bana göre grup başkan vekiline düşen görev bunu içselleştirip gerekli değerlendirmeyi kendi grubu, kendi grup yönetim kurulu içerisinde yapmasıdır. Bunun sorumlusu Meclis Başkan Vekilidir anlamında bir değerlendirme yaparsanız bu yakışmaz. Adalet ve Kalkınma Partisi gibi Parlamentonun çoğunluğuna sahip bir gruba yakışmaz. Olabilir, bir toplantı yeter sayısını bulamamış olabilirsiniz. O gün oy pusulasıyla oy kullanan milletvekillerinin Genel Kurulda mevcut olup olmadıklarını tespit edeceğim dedim. İsimleri okudum, yeteri sayıda ismi okuduktan sonra, toplantı yeter sayısının olmadığı anlaşıldıktan sonra birleşimi kapattım. Oy pusulasıyla oy kullanan milletvekillerinin iki dakikalık o oy kullanma süresi içerisinde herhâlde oyunu kullanıp da memleketine gitmiş olması düşünülemez. (CHP sıralarından alkışlar)

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Yoklama, oylama değil, yoklama.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Hayır, benim ayrıca bu milletvekilleri Genel Kuruldan ayrılmasın şeklinde uyarma yükümlülüğüm yoktur.

Teşekkür ediyorum, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, yapılan oylama değil, yoklama.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

LEVENT GÖK (Ankara) - Efendim…

BAŞKAN - Sayın Gök…

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Bir saniye… Sayın Başkan…

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, istirham ediyorum, bakın bu tartışma çok uzadı.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, tutanaklara geçmesi açısından toplantı yeter sayısı istendiği zaman yapılan nedir?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Yoklamadır.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Elektronik cihazla yapılan oylama değil midir?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Yoklamadır.

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Yoklamadır efendim.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Efendim yoklamayı elektronik cihaza başvurmak suretiyle...

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Siz tutanaklara bakın, görürsünüz ne olduğunu.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Verdiğiniz nedir? "Kabul" veya "ret" bir oy değil midir?

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Hayır, kabul yok efendim.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Efendim, her neyse; yoklama yapıyorum ben, yoklama yapıyorum. Ayıp ediyorsunuz!