Medya Ombudsmanı Bildirici: Almanya'dan sınır dışı edilen Akyüz ailesi haberleri tutarsızlıklarla dolu, Mahmut Akyüz'e doğru sorular yöneltilmeli

Medya Ombudsmanı Bildirici: Almanya'dan sınır dışı edilen Akyüz ailesi haberleri tutarsızlıklarla dolu, Mahmut Akyüz'e doğru sorular yöneltilmeli

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, Almanya’dan zorla sınır dışı edilen Akyüz ailesine ilişkin haberlerin tutarsızlıklarla dolu olduğunu belirtti. Haberlerin Mahmut Akyüz'ün aktarımıyla yazıldığının ve soru sorulmadığının altını çizen Bildirici, "Mahmut Akyüz’ün anlatımlarını aynen aktarıp onun hoparlörü olmak yerine ona doğru sorular yöneltmeli, topluma teyit edilmiş doğru bilgi vermeli." değerlendirmesinde bulundu.

Bildirici kişisel blogunda kaleme aldığı yazıda, "Yeni Şafak’taki haberi, İHA ve DHA’nın haberleri izledi ama onlar da baba Mahmut Akyüz ile konuşmakla yetinmişlerdi. Bu iki ajansın haberleri de ailenin sınır dışı edilme süreciyle ilgili soruları aydınlatmıyordu. Ama 3 Aralık’ta meydana gelen sınır dışı edilme olayının medyanın büyük bölümünde kullanılmasını, Türkiye’de geniş kesimlerce öğrenilmesini ve sosyal medyada tartışılmasını sağlayan da bu ajansların haberleri oldu. Ardından olay Almanya medyasına yansıdı. Bunda Almanya’ya dönmek isteyen Akyüz ailesi fertlerinin Alman medya kuruluşlarını arayarak, demeçler vermeleri de etkili oldu. Almanya medyasındaki haberler, olayın karanlıkta kalmış yönlerine açıklık getiriyordu." görüşünü savundu. 

30 senedir Almanya'da yaşamasına karşın Mahmut Akyüz ve ailesinin oturma izninin olmadığını hatırlatan Bildirici, "Mahmut Akyüz’ün Almanya’da 'tercümanlık yaptığı' bilgisi de bu nedenle kuşkulu. Çünkü Almanya’da mahkemelerde tercümanlık yapmak uzun bir prosedüre bağlı ve 'Müsamaha belgesi' ile Almanya’da kalan birinin bu işi yapabilmesi mümkün değil. Ancak Mahmut Akyüz, yasal bir statüyle değil, gönüllü olarak ya da belirli bir ücret karşılığında sığınmacılara yardımcı olmuş olabilir. Fakat yine de bu Almanya’da nasıl geçindiği ve mesleği konusuna tam olarak açıklık getirmiyor." düşüncesini dile getirdi.

Bildirici, "Akyüz’ün öyküsünün karanlıkta kalan yanlarını aydınlatmak, tutarsızlıkları açığa çıkarmak gazetecilerin görevi. Gazeteciler, Alman toplumuna düşmanlık ve nefret içeren başlıklarla haber yazmayı bırakıp olayı bütün yönleriyle araştırmalı, Mahmut Akyüz’ün anlatımlarını aynen aktarıp onun hoparlörü olmak yerine ona doğru sorular yöneltmeli, topluma teyit edilmiş doğru bilgi vermeli. Aksi halde Akyüz ailesinin Almanya’daki yaşamı ve geri gönderilmelerinin nedeniyle ilgili kuşku hep sürecek. Ne de olsa Almanya 3 milyona yakın Türkiye kökenli insanın yaşadığı bir ülke. 7 kişilik Akyüz ailesi onlar içinden sınır dışı edilen sadece bir aile..." ifadesini kullandı.