Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, Ankara'nın Altındağ ilçesinin Battalgazi mahallesinde geçen salı akşamı Suriyeli bir grup ve mahalleli arasında çıkan kavga sonucu Emirhan Yalçın’ın öldürülmesiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bildirici, “Altındağ’da bir Türk gencinin öldürülmesinden o bölgede yaşayan bütün sığınmacılar sorumlu tutulabilir mi? Kesinlikle hayır. Suçların şahsiliği ilkesi, hiç kuşkusuz sığınmacı Suriyeliler için de geçerlidir” görüşünü ifade etti.
Çıkan kavga sonrasında ilçede yaşananları hatırlattığı yazısında, gazetelerin tutumunu eleştirdi. Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan’ın olayla ilgili kaleme aldığı yazısında 6-7 Eylül hatırlatmasına değinen Bildirici, şunları kaydetti:
“Elbette günümüzde medya kuruluşlarının hiçbirini bu tarz karanlık bir organizasyon içinde düşünemeyiz. Ama medya tarihindeki böyle günahları unutmamalı, benzer olayların gelişmesine -istemeden de olsa- katkıda bulunmamak için özenli davranmalıyız. Her sözcüğü dikkatle seçmeliyiz.
Ama maalesef hem medyadaki haberlerde hem de sosyal medyadaki paylaşımlarda kışkırtıcı ifadeler kullanıldığına tanık oluyoruz. Hatta bununla kalmıyor, yalan yanlış, dezenformatif haberler de üretiliyor, paylaşılıyor. Bu tarz tahrik edici, kışkırtıcı içerik üretenler, yaptıkları her yanlışın bedelinin ağır olacağını düşünmeden hareket ediyor.”
“Halbuki Altındağ’da yaşanan saldırılar, mülteci/sığınmacı/göçmen sorununun ne denli büyüdüğünü, tehlikenin çok arttığını gözler önüne serdi” diyen Bildirici, Altındağ’daki saldırılar başta olmak üzere mülteciler/sığınmacılar/göçmenler hakkında medyada son dönemde yayımlanan haberler üzerinden yaptığı tarama sonucu şu “sığınmacı ve mülteci haberleri kılavuzu” yayımladı:
Yazının tamamını okumak için tıklayın.