Mehmet Barlas: Obama gecikmeli olsa da Erdoğanlaştı

Mehmet Barlas: Obama gecikmeli olsa da Erdoğanlaştı

ABD Başkanı Barack Obama'nın, İran ile Batılı ülkeler arasında varılan tarihi nükleer anlaşmayı irdeleyen Sabah gazetesi yazarı Mehmet Barlas, "ABD Başkanı Obama sonunda gecikmeli olsa da Erdoğanlaştı. Hem İran'la anlaşmaya varıldı, hem de İran'a uygulanan ambargo kalkıyor. 'Obama'nın Erdoğanlaşması' sürecinin tek yansıması İran'a ilişkin Amerikan politikalarındaki radikal değişim değil ki?" ifadelerine yer verdi.

Mehmet Barlas'ın Sabah gazetesinde, "Obama'nın Erdoğanlaşma süreci" başlığıyla bugün (18 Temmuz 2015) tarihli yazısı şöyle:

Hatırlıyor musunuz? Tayyip Erdoğan'ın İran'a uygulanan ambargonun kaldırılması ve İran'ın nükleer alandaki çalışmalarının uluslararası bir uzlaşma ile kriz konusu olmaktan çıkartılması için harcadığı çabaları... Başbakan Erdoğan ve Brezilya Cumhurbaşkanı Lula'nın Birleşmiş Milletler'de İran'ın izole edilmemesi için neler yaptıklarını hatırlamıyor musunuz? O dönemde başta "Pensilvanya Örgütü"nün medya imamları olmak üzere Erdoğan takıntılılar, AK Parti'yi ve hatta MİT'in yöneticilerini bile "İrancı" olmakla suçlamazlar mıydı? Peki şimdi ne yapacaklar bunlar?   

Gecikmeli olsa da 

Baksanıza... ABD Başkanı Obama sonunda gecikmeli olsa da Erdoğanlaştı... Hem İran'la anlaşmaya varıldı, hem de İran'a uygulanan ambargo kalkıyor. "Obama'nın Erdoğanlaşması" sürecinin tek yansıması İran'a ilişkin Amerikan politikalarındaki radikal değişim değil ki? İsrail'in Filistin'e ve özellikle Gazze'ye uyguladığı çözümsüzlüğe ve baskıya dayalı tutum yüzünden, Obama'nın Netanyahu'yu karşısına almasını ve sonunda Vatikan'ın bile Filistin'i tanımasını nasıl değerlendiriyorsunuz?   

Doğruya doğru 

Bütün bu gelişmelerin Ortadoğu'daki dengeleri nasıl etkileyeceğini zamanla göreceğiz... Obama Amerika'sının özelliği geçmiş hatalardan ders alınabilmesi ve mesela Küba ile diplomatik ilişkilerin başlatılmasında olduğu gibi, kemikleşmiş politikaların değiştirilebilmesidir. Irak'ta Maliki'nin terk edilmesi de buna bir örnek değil midir? Sanırım Mısır'da Sisi darbesine verilen Amerikan desteği de, bu ülkenin giderek terörizm rüzgarına sahne olması ile yeniden gözden geçirilecektir... Meşru siyasetin bir öğesi olarak halkın oylarına dayanan bir oluşumun yer altına itilmesinin sonuçlarını, herhalde Washington da görecektir.   

Yanlış tutumlar 

Sözünü ettiğimiz tüm bu gelişmelerde Tayyip Erdoğan büyük doğruları önceden söylediği için birileri tarafından Türkiye'yi diplomatik yalnızlığa sürüklemekle suçlanmadı mı? Ona muhalefet etmek için bazılarının Beşar Esad'ı, bazılarının da Sisi'yi ziyaret ettiklerini görmedik mi? İç siyasetteki yetersizliklerini dış politikaya yanlış yaklaşımlarla aktaranlara en iyi uyarı"Obama'nın Erdoğanlaşması" olamaz mı?