Çözüm sürecinin şu anda iyi gittiğini belirten Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan, ''Ancak sorunu çözerken Türkleri de kırmamak gerekir'' dedi. Öcalan, hükümetin CHP'ye daha uzlaşmacı yaklaşmasını ve ana muhalefetin mutlaka sürece katılmasını da istedi. Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan, çözüm sürecine ilişkin gazetelere değerlendirmelerde bulundu.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ile Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) organize ettiği ve dün düzenlenen Abdullah Öcalan'ın doğum günü kutlamalarına Halfeti'nin Ömerli Köyü'nde ev sahipliği yapan kardeşi Mehmet Öcalan'dan AKP hükümetine çağrı geldi.
Öcalan, ''CHP bu sürece en büyük katkıyı yapacak aktörlerden biri. Hükümet eğer süreci götürecekse, CHP'nin üzerine daha yumuşak gitmeli ve sürece katmalı'' değerlendirmesinde bulundu.
Kardeş Öcalan, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 'çözüm süreci' olarak nitelendirdiği yeni müzakere sürecini koordine eden MİT ile ilgili olarak ise ''Hani ‘MİT, Öcalan'ı kandırıyor' diyorlar ya; Abdullah Öcalan'ı kandırmıyor, samimi. Öcalan da ‘Buraya gelen heyet samimi ama bunlar tek güç değil demişti' görüşünü iletti.
Mehmet Öcalan, sözlerine şöyle devam etti:
"Hükümetin de görevi zor. Karşısında iki muhalefet partisi var. Bunlar ulusalcı-milliyetçi kesim. CHP, zaten hiçbir zaman sosyal demokrat bir parti olamadı. Yazık, keşke olsaydı. CHP'nin durumu çok zor. Ama hükümet de bu süreçte CHP'yi dışlıyor. Bence yanlış.
CHP'nin şu andaki çizgisi de net değil ama hükümet umarım normal bir tavır sergilerse, CHP de yumuşayabilir. Hükümet CHP'ye daha uzlaşmacı bir şekilde yaklaşmalı. Bu yapılırsa CHP sürece daha fazla katkı sağlayabilir.
Süreç şu an için iyi gidiyor. Ancak sürecin yarın ne olacağı da belli değil. Çok provokasyonlar olabilir. Bu noktada sorunun ismini doğru koymak gerekir. Sorun ‘Güneydoğu Sorunu' değil ‘Kürt Sorunu' olarak kabul edilmeli. 90 yıldır inkar edilen bir sorun. Bu sorunun çözümü konusunda da Öcalan sonuna kadar katkı koyacaktır. Ancak süreç Türkleri de kırmadan demokratik şekilde ilerlemeli.
Abdullah Öcalan samimidir. Türkiye'deki yapıyı biliyor, Kürtlerin yapısını da onun kadar çözen yoktur. Öcalan bu sorunu çözemezse kimse çözemez. Öcalan gücünü halktan alıyor. Halk arkasında. Halkın Öcalan'ın arkasında olması sorunun demokratik yollarla çözümü için önemli. Hak verilmeden çözülmek istenirse de, sorun kangrene döner. Bu insanları iyi tanıyorum. Elbette herkeste biraz endişe var ancak Öcalan'ın arkasındalar.''
Örgüt, Abdullah Öcalan'a güveniyor. Süreç Türklerin de kabul edeceği, demokratik şekilde noktalanırsa sorun çıkmaz. Ama Kürtler biraz kuşkulu... Ben halkla konuşuyorum, BDP ve PKK ile görüşmüyorum. Ben köy çocuğuyum. Ağabeyimle gidip kendi demokratik hakkımı kullanarak görüşüyorum. Bana söylediklerini de kimseyle paylaşmıyorum.''