2005’te başladığı müzakerelerde bugün iki başlık daha açan Türkiye’nin açtığı başlık sayısı 10’a ulaşırken, yalnızca 1 başlık kapanabildi. Aynı tarihte müzakereye başlayan Hırvatlar ise bugün açtığı başlık sayısını 22’ye, kapattıklarını 7’ye yükseltecek Türkiye bugün Brüksel’de düzenlenecek olan Hükümetlerarası Konferans’ta Avrupa Birliği’yle (AB) müzakere sürecinde iki başlık daha açıyor. “Sermayenin Serbest Dolaşımı” ile “Bilgi Toplumu ve Medya” alanlarında da müzakereye geçilmesiyle birlikte Türkiye, 2005’ten bu yana açtığı başlık sayısını 10’a yükseltecek. Kapatılan başlık sayısı ise hâlâ 1. AB’yle tam üyelik müzakerelerine Ekim 2005’te başlayan Türkiye’nin aradan geçen üç yılın sonunda vardığı nokta, sürecin başarılı olarak nitelendirilmesini oldukça zorlaştırıyor.
Tek neden Türkiye değil Müzakerelerde oldukça yavaş ilerlenmesinin tek nedeni Türkiye’nin AB konusunu ikinci plana itip, reform sürecinde frene basması ya da belirlenen açılış kriterlerinin gereklerini yerine getirmede yetersiz kalması değil. AB’de Türkiye’nin üyeliğine soğuk bakan ya da ikili ilişkilerde sorun yaşayan bazı ülkelerin Ankara’nın teknik performansını değerlendirmektense siyasi unsurları ön plana çıkartmaları, sürecin ağır aksak ilerlemesindeki önemli nedenlerden birini oluşturuyor. Türkiye’nin liman ve havalimanlarını Rum bandıralı gemi ve uçaklara açmasını öngören Ek Protokol’ü uygulamaması nedeniyle 8 müzakere başlığı 2006 sonundan bu yana askıya alınmış durumda. Türkiye’nin tam üyeliğine karşı çıkan Fransa da, çoğu ülkenin yadırgadığı bir yaklaşımla, 5 başlığı “açtırmayacağını” ilan etti. Buna ek olarak tüm teknik süreci tamamlanan ve açılmaya hazır olan “Eğitim ve Kültür” başlığı da, Fransa tarafından iki yıldan fazla süredir bloke ediliyor. Kıbrıs Rum Kesimi ise Doğu Akdeniz’de petrol arama gerginliği nedeniyle “Enerji” başlığını bloke ediyor. Siyasi içerikli tüm bu sorunlara her Dönem Başkanlığı’nda 2 başlık açılması uygulamasının da eklenmesi ve bunun giderek gelenek halini almaya başlaması, üyeliğin hâlâ çok uzakta olduğunu ortaya koyan bir başka unsur olarak dikkat çekiyor. Dönem Başkanlığı’nı 1 Ocak’ta devralacak olan Çek Cumhuriyeti döneminde de 2 başlık açılması bekleniyor.
(Grafik Milliyet gazetesinden alınmıştır)Halk desteği iyice azalıyor AB’nin kamuoyu araştırmalarından sorumlu birimi Eurobarometre, son iki ay içinde yaptığı çalışmanın ilk bulgularını yayımladı. Eurobarometre’ye göre, Türkiye’de AB üyeliğine destek verenlerin oranı bir önceki çalışmaya oranla yüzde 7 gerileyerek, yüzde 42 oldu. Türkiye’nin AB üyeliğinden fayda sağlayacağını düşünenlerin oranı da yüzde 58’den yüzde 48’e geriledi. AB’nin olumlu bir imaja sahip olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 8’lik düşüşle, yüzde 41 oldu.