MHP Genel Başkan adaylarından Meral Akşener, Yargıtay’ın kongre süreci yapılması kararını onamasını değerlendirdi. Akşener, "Adalet Bakanı, bizzat MHP'nin kongre sürecine müdahale etmiştir" dedi. Akşener, 15 Mayıs'ta kongre yapılması planan alan önünden ayrılmamasına yönelik eleştirilere "Hep beraber dönüş planlamış olsaydık, ayrılırdım ama konuşulmadı" dedi. Akşener, kendisine Fethullah Gülen'in cemaatinin desteği verildiği iddialarına yönelik, "Cemaat desteği iddiaları hakkında, 2012'de Koray Aydın'a denildiği gibi bana da aynısı deniliyor. Şimdi 'paralel' oldu biliyorsunuz. Bir numaralı koltuğa aday olursanız her türlü suçlama olur. Bize paralel diyenlerin her yeri yamuk" dedi.
Akşener'in Habertürk'te Fatih Altaylı'nın sunduğu Teke Tek programındaki açıklamaları şöyle:
"Kararın bugün açıklanacağını beklemiyordum. MHP'liler seçimde HDP'nin gerisine düşmeyi sindirememiştir. Biz büyük kurultayın MHP'nin iç işi olduğunu düşünmüştük.
"Yapılan kamuoyu araştırmalarında yüzde 25 oy oranı çıkıyor. İzmirliler, hiçbir sıfatım olmamasına rağmen Gündoğdu Meydanı'nı doldurdular. Ben seçim çalışması yapıyor gibi dolaşıyorum.
"AKP'lilerin en büyük özellikleri anket yaptırmalarıdır.
"Adalet Bakanı'nın bizatihi müdahale ettiği adaletsizlik yaşadık. Gemerek ve Tosya kararlarıyla ilgili zaten bir hukuksuzluk var.
"Herkesin bildiği bir şey vardır ki Meral Akşener sözünde durur. Kongreye nasıl gidileceğini konuştuk, nasıl dönüleceğini konuşmadık. Karar verilmiş olsaydı, uyardım.
"Aslında sabaha kadar kalacaktım. Bana dediler ki tamam, metin hazırlandı, haklı zemindeyiz, yeter dediler. Biz de çok yorulduk. Konuşma yap dedikleri için yaptım. Hep beraber dönüşü planlamış olsaydık belki hep beraber çıkar el salladır. O konuşulmadı.
"Ümit Bey’i çok sevenler benim yanımda. Koray Bey’i çok sevenler benim yanımda. Bu insanlara cemaat desteği dendiğinde incitici oldu. Bugüne kadar 3 aday arkadaşımız için de ne ikilide, ne üçlüde inciti tek bir söz söylemedim. Buna Bahçeli de dahil. 1100 delege ile görüşme yaptım, herhangi birisi buraya katılabilir, yazabilir. Eğer ki Özdağ, Oğan, Aydın, Bahçeli için incitici tek bir kelime varsa katılabilirler. O kadar dikkat ettim. Bunun sebebi de şuydu; Türkiye çok saygısız bir dile sahip siyasetçilerin çoğunluğuna girdi."
"'Cemaat desteği' iddiaları hakkında, 2012'de Koray Aydın'a denildiği gibi bana da aynısı deniliyor. Şimdi 'paralel' oldu biliyorsunuz. Bir numaralı koltuğa aday olursanız her türlü suçlama olur. Bizlere paralel diyenlerin kendisi yamuk. 'İllerde cemaat destek veriyor' sözü daha incitici. Hiçbir aday arkadaş hakkında incitici tek bir kelime söylemedim. Nezaket ve saygı diline o kadar dikkat ettim. Türkiye, saygısız siyasetçilerin hegomonyasına girdi. Türkiye'nin adalete ihtiyacı var. Bunun içinde nezaket ve saygı diline ihtiyaç var. Çok iri yarı söz söylendiğinde ileride, yol, su ve elektrik olarak dönecektir.
"Ben AKP'nin ilk kuruluş yıllarında olumsuzlukları gördüm ve döndüm. Eğer kalıp devam etseydim çok önemli makamlarda olurdum. 7 Haziran'dan sonra AKP bana bakanlık teklif etti. Kabul etseydim şimdi Tuğrul Türkeş'in bulunduğu koltukta olabilirdim. MHP, Türkiye'de iktidar olma potansiyeline sahiptir.
"Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kılıçdaroğlu beni çatı aday olarak düşünmüş, Bahçeli bu teklifi reddedip Ekmeleddin İhsanoğlu'nu öne sürmüştü. Bahçeli bunun cevabını vermelidir. Genel Merkezimizde iktidar olmakla ilgili bir sorun var. Biz koltuk meraklısıyız, milletimizin desteğiyle başbakanlığı da Bakanlar Kurulu'nu da istiyoruz. Biz haddimizi bilmiyoruz ve her şeye talibiz. Kalbi kırılmış ülkücülerin umudu olarak biz her şeyin talibiyiz."
"Terörle mücadeleye elbette Genel Başkan olursam, destek veririm. Burada Kesinlikle bir yanlış var. Korucularımızın, polislerimizin, askerlerimizin hukuki güvence altına alınması lazım. Bu hukuki altyapıyı hükümet derhal çıkartmalıdır. Başkanlık sistemi keşke sayın Erdoğan'ın şahsının dışında tartışılsaydı. Parlamenter sistemi hadi dedik değiştirdik. Türkiye'nin en az 15 yılına mal olur. Başkanlığı, partili cumhurbaşkanı gibi meselelerin fantezi olduğunu düşünüyorum.
Ne olmuştu?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 1 Kasım seçimlerinden sonra parti içi muhalefetin yaklaşık 600 delegenin imzasıyla istediği olağanüstü kongreyi Yargıtay'ın da onaylamasının ardından büyük bir manevra yaptı. Bahçeli, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin muhaliflerin talebi ile Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin olağanüstü tüzük kurultayı kararını oy birliğiyle onaylamasının ardından, MHP Tüzüğü'nün 63. maddesinde genel başkana tanınan "olağanüstü kongreyi toplama" yetkisini kullandı. Bahçeli, MHP'yi 26 Haziran veya 10 Temmuz'da 'seçimli' olağanüstü olağanüstü kurultaya çağırdı.
1- 7 Haziran'da yüzde 13,01 oranında oy alarak 80 milletvekiliyle meclise giren MHP'nin 1 Kasım genel seçimlerinde yüzde 11,9 oy alarak 40 sandalye kazanmasının ardından partinin olağanüstü genel kongreye gitmesi gerektiği yönünde muhalif eğilimler artış gösterdi.
2- Devlet Bahçeli'ye karşı genel başkanlığa adaylığını açıklayan Sinan Oğan, Meral Akşener ve Koray Aydın 15 Ocak'ta 543 delegenin imzasını, noter onayı eşliğinde olağanüstü kongre talebiyle Genel Merkez'e teslim etti.
3- Parti tüzüğünde, toplanan imzaların değerlendirilmesine ilişkin süreyi belirten bir madde bulunmadığı için MHP Genel Merkezi, olağanüstü kongre talebiyle ilgili açıklama yapmadı.
4- Genel Merkez'den yanıt alamayınca, muhaliflerin avukatları 5 Şubat'ta "Kurultay Çağrı Heyeti" oluşturularak partinin olağanüstü kongreye götürülmesi talebiyle 5 Şubat'ta Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı.
5- Bahçeli'nin Genel Başkan Yardımcılığı'ndan istifa eden MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, 23 Mart'ta genel başkanlığa adaylığını açıklayan dördüncü isim oldu.
6- Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi, 8 Nisan'da muhaliflerin olağanüstü kongre talebini kabul etti ve partiyi kongreye taşımak üzere 3 kişilik bir 'çağrı heyeti' atadı.
7- MHP yönetimi, olağanüstü kongre kararının temyizi için 15 Nisan'da Yargıtay'a başvurdu.
8- MHP Genel Merkezi, genel başkan adaylarından Meral Akşener'in Devlet Bahçeli'yle ilgili 'baş paralelci' sözleri için 17 Nisan'da, partiden ihraç yolunu da açabilecek bir soruşturma başlattı.
9- MHP Çağrı Heyeti, 18 Nisan'da, olağanüstü kongrenin 15 Mayıs'ta yapılacağını açıkladı. Genel Merkez, kararı tanımadıklarını duyurdu.
10- Bahçeli yönetimi, Meral Akşener'in ardından genel başkan adaylarından Sinan Oğan ve Koray Aydın hakkında da soruşturma başlattı.
MHP'nin kaç delegesi var?
MHP'nin 1241 delegesi bulunuyor.
Kongre için kaç imza gerek?
Olağanüstü kongre için delege sayısının beşte biri olan 249 imza yeterli. Muhalifler kaç imza topladı?
Muhalifler, 543 delegenin desteğini alarak gerekli imza sayısının iki katından fazlasını topladı
11- MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, 29 Nisan'da yaptığı açıklamada, Gemerek ve Tosya'da asliye hukuk mahkemelerinin Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin onay verdiği olağanüstü kongreyi, 'ihtiyati tedbir' kararı alarak durdurduğunu açıkladı ve son sözü Yargıtay'ın söyleyeceğini belirtti.
12- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 7 Mayıs'ta "AKP’nin 22 Mayıs kongresinden sonra, terörle mücadele tavsayacak, Türkiye’nin zayıflaması ve boşluğa düşme ihtimali doğacaksa, düne kadar hükümete verdiğimiz fiili destek hukuki bir boyut alabilecek ve MHP her türlü sorumluluğu almaya hazır olduğunu kanıtlayacaktır" dedi. Bahçeli'nin bu sözleri, 317 milletvekiliyle tek başına iktidar olan AKP'ye koalisyon teklifi olarak yorumlandı.
13- MHP’de olağanüstü tüzük kongresi için delege listesi Yüksek Seçim Kurulu tarafından 9 Mayıs’ta askıya çıkarıldı.
14- Ankara 25. İcra Dairesi tarafından Ankara Valiliği'ne 11 Mayıs’ta gönderilen yazıda, Gemerek Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin kongrenin yapılmasına ilişkin verdiği kararı durdurduğu hatırlatılarak, "MHP büyük kongresinin düzenlenmesi girişimlerine engel olunmasına yönelik, her türlü emniyet tedbirinin alınması" istendi.
15- MHP'de olağanüstü kongre için gözlerin çevrildiği Yargıtay, 11 Mayıs'ta, "temyiz kararının mayıs ayı içinde verileceğini" açıkladı.
16- 29 Nisan'da Tosya ve Germenek'teki tedbir kararlarının yok hükümünde olduğunu söyleyen çağrı heyeti üyelerinden eski MHP Aksaray İl Başkanı avukat Ayhan Erel, 11 Mayıs'ta Tosya Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği tedbir kararının kaldırıldığını hatırlatarak "Biz Gemerek Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği tedbir kararının da kaldırılmasını bekleyeceğiz" dedi. 12 Mayıs'ta bir araya gelen MHP'li genel başkan adayları da olağanüstü kongre için Yargıtay kararını bekleme tutumundan vazgeçerek, yerel mahkemenin tedbir kararını kaldırmasını bekleyeceklerini açıkladılar.
17- Ankara 2. İcra Mahkemesi, Ankara 25. İcra Müdürlüğü’nün MHP'de olağanüstüsü kongre yapılmasının engellenmesi kararına yapılan itirazı bugün (13 Mayıs 2016 Cuma) mesai saatinin bitiminin hemen öncesinde, saat 16:30’da kabul etti.
18- Bu karardan dakikalar sonra Gemerek’teki Asliye Hukuk Mahkemesi, olağanüstü kongreyle ilgili ihtiyati tedbir kararının devam ettiğini açıkladı.
19- MHP avukatı Yücel Bulut, MHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında kongrenin yapılmasının hukuken mümkün olmadığını söyledi, delegelere, kongreye gitmeme çağrısı yaptı.
20- Bahçeli'ye rakip olan muhalifler, Ankara 2. İcra Mahkemesi'nin kararıyla olağanüstü kongrenin 15 Mayıs'ta yapılmasının önünde hiçbir engel kalmadığını açıkladı. Meral Akşener de, Twitter'daki kişisel hesabından “Olağanüstü Kongremiz, Ankara Anadolu Otel Esenboğa kongre salonunda 15 Mayıs 2016 günü saat 10.00'da yapılacaktır” mesajını paylaştı. Akşener'in avukatlarından Uğur Tarhan da, Twitter'dan "Ankara İcra adliyesinde gerekirse kavga ederiz. Hepinizi uyarıyorum" mesajını paylaştı.
21- MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, olağanüstü kongreye ihtiyati tedbir kararlarının Tosya ve Gemerek’le sınırlı olmadığını, üçüncü ve dördüncü mahkeme kararlarının da olduğunu söyleyerek olağanüstü kongrenin pazar günü yapılmasının hukuken mümkün olmadığını savundu.
22- 25. İcra Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı'ndan görüş aldı ve "Gemerek Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ihtiyadi tedbir kararı geçerlidir. Kurultay toplanamaz" açıklamasını yaptı.
23- Gözlerin çevrildiği Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, 15 Mayıs'tan önceki son mesai günü olan 13 Mayıs Cuma günü de bir karar açıklamadı.
24- 15 Mayıs Pazar günü, muhalifler, Esenboğa'daki Ankara Anadolu Oteli'ne büyük bir kalabalıkla ulaşmaya çalıştı. Ancak Bahçeli yönetiminin kalmasını isteyen hükümetin tavrına paralel olarak valilik ve emniyet, muhalif delege ve partililerin salona ulaşmasını engelledi. Bahçeli ve yönetimi; muhaliflerin ulaşmaya çalışacağı Anadolu Oteli'ne gitmedi. MHP'li muhaliflerin yayınladığı ortak bildiride, "MHP Genel Merkezi yönetimi, hukuki meşruiyetini kaybetmiştir" dendi.
25- Sürece son noktayı Yargıtay 18. Hukuk Dairesi koydu. Yargıtay, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin kurultay kararını oy birliğiyle onadı.