Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, İyi Parti lideri Meral Akşener'in Ahlat'a gerçekleştirdiği ziyaretindeki tavırlarını Süleyman Demirel'e benzetti. Akşener'e "Demirel'i andırıyorsunuz" yorumunu yönelttiğini söyleyen Sarıkaya, "Onun gibi yapacağım” cevabını aldığını ifade etti. Sarıkaya, Akşener'in, "Yerel seçimde başka partiyle ittifak yapacakmısınız?" sorusunu, "Hiçbir şeye kapalı değiliz şu anda, ittifak dahil...” diyerek yanıtladığını belirtti.
Muharrem Sarıkaya'nın "Akşener: İttifaka açığız" başlığıyla (3 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
Bir anda, yıllar öncesinde bıraktığım siyasal davranışı anımsadım.
Tokalaştığı kişinin kolunu aniden kendine çekip “Nasılsın, iyi misin bakalım?” diyerek tüm aile fertlerinin adlarını sıralayıp hatırını sorarak karşısındakini abandone eden siyasal el enseden söz ediyorum.
İYİ Parti Lideri Meral Akşener’i dün propaganda çalışmalarının başlangıcını yaptığı Ahlat’ta izlerken, gözümün önünde bu hareketin en önemli uygulayıcısı merhum Süleyman Demirel canlandı.
Belki bunda Akşener’e yol boyunca dizilmiş seçmenin Demirel’i andıran tarzda seslenişinin etkisi de vardı.
Demirel de bir yerleşime girdiğinde çevredekiler “Hoş geldin Baba...”diye bağırırdı; baktım seçmen Akşener’e de “Hoş geldin Meral Abla...”diye sesleniyor.
Ancak bunu yaparken, siyasal düşüncesinin farkını göstermek için bazıları bozkurt, bazıları da rabia işareti yapıyor.
Bu ortam içinde Akşener’le fırsat oldukça sohbet etme olanağı bulduk.
Ahlat’ta Selçuklu mezarlığını gezerken, toplumsal korku, kaygı ve güvensizliği yeneceğini söyledi.
“En fazla noterin Türkiye’de bulunması, güvensiz toplumun en önemli göstergesi” ifadesini kullandı.
Partisinin ambleminin işaretini aldığı Kayı boyunun Anadolu’ya ilk geldiği Ahlat meydanında ise “Bu seçimi alıp parlamenter sisteme yeniden döneceğiz” dedi.
Parti programında NATO’ya yer vermelerine gelen eleştirilere tepki gösterdi, “Sizin karşı olduğunuzu görmedim” diye konuştu.
Hükümete yüklendi.
Konuşması sonrası yanına gittim, “Demirel’i andırıyorsunuz” dedim; kahkaha attı, “Onun gibi yapacağım” dedi.
Her hafta ülkenin çaprazında bulunan bir vilayete gideceğini belirtip ekledi:
“Demirel, Özal’ın elinden iktidarını nasıl aldıysa ben de aynısını yapacağım. Benim gezişim, her vilayete gidişim milleti, onlar da Ankara’dakileri ayağa kaldıracak; çok değil, yakın zamanda seçim kaçınılmaz hale gelecek. Koltukları eskiyordu, tabanları da eskiyecek. Rekabet arttıkça benim sayemde diğer partilerin seçmeni de kıymete binecek...”
Akşam saatlerinde Ahlat’ta 650 TL’ye kiraladığı, milletvekili arkadaşlarının iç tefrişatını yaptığı evinde gazetecilere çay ikramında bulundu, sohbet etti.
Hakkında “FETÖ’cü” suçlamasında bulunanların “asıl FETÖ’cü olduğunu” belirtip “Eski İçişleri Bakanı olarak iddia ediyorum” dedi.
Çiller’le uzun süredir görüşmediğini de soru üzerine açıkladı.
MHP Lideri Bahçeli’nin partisi hakkındaki sözlerine de şu yanıtı verdi:
“Sayın Bahçeli’yle ilgili tespitim, en galiz hakareti kime ederse sonra en iyi dost onunla oluyor.”
Meclis’te grup kurma peşinde olmayacaklarını da bildirdi.
Erken seçim beklentisini tarih vererek bir daha dile getirdi:
“15 Temmuz 2018 gibi genel seçimin yerel seçimin önüne alınıp erken yapılmasını bekliyorum.”
Yerel seçimde başka partiyle ittifak yapıp yapmayacaklarını sordum, yanıtı net oldu:
“Hiçbir şeye kapalı değiliz şu anda, ittifak dahil...”
Van Gölü çevresinde Akşener’e teveccüh var.
Ancak teveccüh gösterenler Akşener’den talep ettiği siyaseti yapmasını bekliyor.
Bu kadar çok talep enflasyonunun yaşandığı ortamda siyaset yapmanın, söylem geliştirmenin zorluğu ortada duruyor.
Akşener açısından en büyük güçlük de bu kadar çok talebi karşılayacak siyaset üretmenin zorluğunda başlıyor...