Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu 10 Nisan Pazar günü gerçekleşecek. İlk turda 12 aday yarışacak. İlk turda öne çıkan iki aday, 24 Nisan’da cumhurbaşkanı seçilmek üzere karşı karşıya gelecek.
Fransa, Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı savaşın jeopolitik, ekonomik etkileri ve iki yıldır hayatın her alanını etkileyen pandeminin gölgesinde cumhurbaşkanını belirleyecek.
Seçimin ilk turunda adaylığı resmileşen 12 isim bulunuyor.
İşte Le Monde gazetesinin aşırı sol, radikal sol, ılımlı sol, yeşiller, merkez, sağ, aşırı sağ ve muhtelif olarak sınıflandırdığı, pusulada yer alacak adaylar:
Aşırı sol:Nathalie Arthaud - Lutte OuvrièrePhillipe Poutou - Nouveau parti anticapitaliste
Radikal sol:Jean-Luc Mélenchon - La France insoumise (LFI)Fabien Roussel - Parti communiste français (PCF)
Ilımlı sol:Anne Hidalgo - Parti socialiste (PS)
Yeşiller:Yannick Jadot- Europe Ecologie-Les Verts (EELV)
Merkez: Emmanuel Macron - La République en marche (LRM)
Sağ:Valérie Pécresse - Les Républicains (LR)
Aşırı sağ:Marine Le Pen - Rassemblement national (RN)Nicolas Dupont-Aignan - Debout la France (DLF)Eric Zemmour - Reconquête!
MuhtelifJean Lassalle - Résistons
Le Parisien gazetesinin 7 nisan tarihli anketi, ilk turda Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a desteğin yüzde 26.5 oranında, aşırı sağcı aday Marine Le Pen’e desteğin ise yüzde 23 oranında gösteriyor. Anketlerin ikinci tura kalacağını gösterdiği Macron-Le Pen ikilisini, radikal solun adayı Jean Luc Melenchon yüzde 16.5 ile takip ediyor. Aşırı sağcı Zemmour ile sağ parti Cumhuriyetçiler’in adayı Pecresse’in yüzde 8.5 oranında olduğu görülüyor.
Emmanuel Macron:
2016 yılında başlattığı hareket kısa bir süre içinde destek bulan ve 2017'de Fransa tarihinin en genç cumhurbaşkanlarından olan Emmanuel Macron, bu seçimde 20 yıl sonra, Fransa'da ikinci döneme seçilen cumhurbaşkanı olup olmayacağını belirleyecek.
Macron'un cumhurbaşkanlığı süreci, yakın Fransa tarihinin en büyük protestolarından biri olan, akayakıt zammına karşı başlayarak kısa süre içinde büyüyen Sarı Yelekler, emeklilik reformu protestolarıyla başlamış, 2020 yılında dünyayı sarsan pandemiyle etkileri hâlâ devam eden yeni bir zorlukla sürmüştü.
2017 kampanyasında kendini ne sağ ne de solla ilişkilendirmeden, siyasette reform iddiasıyla seçilen Macron, bugün gelinen noktada aşırı sağın Fransa'da yükselişine karşı yeterince başarılı olamadıklarını söylüyor. Macron döneminde Fransa'da arka arkaya yaşanan radikal İslamcı saldırılar üzerine gündeme gelen radikal ayrılıkçılıkla mücadele yasası günlerce tartışılmış, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile aralarında gerilime neden olmuştu.
Macron'un 2022 seçim kampanyası dönemi, Rusya-Ukrayna savaşının gölgesinde gerçekleştirdi. Diğer adaylar kadar mitingler düzenlemeyen ve kampanyaya odaklanamayan Macron, odağını Rusya ve Ukrayna tarafları arasında diplomasi trafiğine yönlendirdi. Macron, 2019'da ABD'nin Suriye'den çekilme kararı üzerine kurduğu "NATO'nun beyin ölümü gerçekleşmiştir" ifadelerinden sonra oldukça eleştirilmiş, sık sık Avrupa Birliği'nin askeri gücü oluşturulması konusunda görüşünü belirtmişti.
Marine Le Pen:
Bir dönem avukatlık yaptıktan sonra babası Jean-Marie Le Pen’in partisi Front National’de hukuk işleriyle ilgilenmeye başladı. 2011 yılında partinin dizginleri Marine Le Pen’in eline geçti. 2022, Le Pen’in üçüncü seçim kampanyası olacak. Le Pen, 2017 yılındaki seçimlerde de Macron ile ikinci tura kalmış, Macron yüzde 66 ile seçilmişti.
Aşırı sağcı çizgisiyle bilinen Le Pen, daha önce göç karşıtlığı ve İslamofobi nedeniyle tepki çeken açıklamalarda bulunmuştu. Le Pen, 2022 kampanyası sırasında bir televizyon kanalına yaptığı açıklamalarda da seçilirse kamusal alanda başörtüsünü yasaklayacağını söyledi.
Göç ve güvenlik politikalarına odaklanan ve göçmen karşıtlığı üzerinden politika sunan Le Pen’in anketlerdeki son yükselişi ise artan yaşam maliyetlerine karşı akaryakıtta KDV’de kesinti yapma vaadine bağlanıyor.
Jean-Luc Mélenchon:
Radikal solun adayı olarak belirtilen Jean-Luc Mélenchon, siyasi kariyerine 1970’lerde Sosyalist Parti’de (PS) başlamadan önce öğretmenlik ve daha önce gazetecilik yapmıştı. Mélenchon’un kariyerindeki büyük adım, 2008 yılında PS’den ayrılarak “Sol Parti”yi kurması oldu. Mélenchon daha sonra şu an liderliğini yürüttüğü La France Insoumise’i kurdu.
2022’nin katılacağı son seçim olduğunu belirten Mélenchon, 2012’deki adaylığında yüzde 11, 2017’deki adaylığında ise yüzde 19.6 oy oranına ulaşmıştı.
Mélenchon, Fransa solunda seçimin ikinci turuna kalabileceği düşünülen tek aday olarak öne çıkıyor. Bu nedenle sol kanadın stratejik oylarının Mélenchon’a gideceği tahmin ediliyor.
2022 kampanya programında asgari ücretin artırılması, emeklilik yaşının düşürülmesi ve ekolojik dönüşüm için 200 milyar Euro yatırılmasın gibi maddeler bulunan Mélenchon’un diğer sol adaylarla dış politika alanında farklı noktalarda durduğu belirtiliyor. Rusya’nın Ukrayna karşısında başlattığı savaşı kınadığı ve Ukrayna halkının yanında olduğunu belirten Mélenchon’un NATO karşıtı duruşu ve Ukrayna’ya silah yardımını desteklememesiyle tepki çektiği belirtiliyor.
Eric Zemmour
Gazeteci ve yorumcu Eric Zemmour, 2000’li yılların başından bu yana televizyonlar ve radyo programlarında yaptığı yayınlarla özellikle aşırı sağcı kanat içinde biliniyor. Daha göçmen çocuklarla ilgili sözleri nedeniyle nefret söylemi gerekçesiyle yargılanan Zemmour, ilk kez cumhurbaşkanlığına aday oluyor. Zemmour, bir televizyon konuşmasında, refakatsiz göçmen çocukları "hırsızlar", "tecavüzcüler" ve "katiller" olarak nitelendirmesi üzerine yargılanmıştı.
Zemmour’un adaylığı için kullanılan, “yeniden fetih” anlamına gelen “Reconquête !” partisi, aralık ayından bu yana Le Pen’in Rassemblement National’i sarstı. Marine Le Pen’in yeğeni Marion Maréchal dahi Zemmour’un partisine geçti.
Zemmour’un gazetecilere hakaret içerikli el hareketi yaptığı, göçle ilgili tepki çeken açıklamalarının konuşulduğu kampanya süreci, Rusya-Ukrayna savaşının etkileriyle etkisini yitirmeye başladı. Savaşın başlamasıyla Zemmour’un daha önce söylediği Putin yanlısı sözler hatırlatıldı. Zemmour, Ukraynalı mültecilerin Fransa’nın istikrarını bozacağını söyleyerek Polonya’da kalmaları gerektiğini de söyledi.
Valérie Pécresse
Siyasi kariyerine 1998 yılında Jacques Chirac’ın danışmanı olarak başlayan Valérie Pécresse, Nicolas Sarkozy’nin cumhurbaşkanlığı döneminde de çeşitli bakanlık görevlerinde bulunmuştu. Pécresse, 2015'ten bu yana Ile-de-France Bölgesi Başkanlığını görevini yürütüyor
Cumhuriyetçiler’in ilk kadın cumhurbaşkanı olarak belirlediği Pécresse'in, kampanyasının başında yakaladığı rüzgarın seçim yaklaşırken yavaşladığı görülüyor.
Pécresse’in kampanyası sürerken Fransız gazete Liberation, Cumhuriyetçiler’in ön seçim sürecinde usulsüzlükler olduğunu öne süren bir haber yayımlamıştı. Pecresse’e parti içindeki desteğin yeterli olmadığı değerlendirilirken eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin de henüz desteğini açıklamadığının altı çizildi.
Aşırı sağcı adayların söylemlerine mesafeli duran Pécresse, seçim kampanyasında suç ve yasa dışı göçle mücadeleyi merkeze koydu. Pécresse’in kararsız seçmeni, benzer program sunan Macron’un partisine yönelmekten vazgeçirmekte zorlandığı belirtiliyor.
Öğrenciler için gelir, ücretsiz sürücü belgesi hizmeti, kültür kartı, eğitim hayatı sonrası sıfıra yakın vergi gibi çeşitli taahhütler, adaylar için genç oylarının oldukça önemli olduğunu gösteriyor.
TF1 Info’nun 6 Nisan’da gerçekleştirdiği anket, 18-24 yaş arasındaki seçmende oy vermeme yöneliminin yüksek olduğu görüldü. Genel nüfusta seçime katılmama niyeti yüzde 29 olurken, 18-24 yaş grubunda bu oran yüzde 46 oldu.
18-24 yaş grubunda oy verme eğilimlerinin ilk turda yüzde 27 ile Emmanuel Macron’a olduğu görüldü. Öte yandan radikal solun adayı Jean-Luc Melenchon’un genel nüfusta yüzde 17.5 olan desteği, genç grupta yüzde 27 oldu.
Macron ve Melenchon’u Marine Le Pen, Eric Zemmour, Yannick Jadot ve Valérie Pécresse izledi.