TURİSTLERİN YOLCULUĞU Mecugorye’ye İtalya, Avusturya, Hırvatistan başta olmak üzere dünyanın değişik bölgelerinden her gün binlerce turist geliyor. Kasabaya gelen turistler ilk olarak Mecugorye’de bulunan kiliseyi ziyaret ediyor. Buradan otobüslere binen turistler, daha sonra Meryam Ana’nın görüldüğüne inanılan Krizevaç Tepesi’nin başladığı noktaya geliyor. Turistler, buradan itibaren yolculuklarını yaya olarak sürdürüyor.
Kimileri "Hazreti İsa’nın çilesini daha iyi hissetmek için" çıplak ayakla, kimileri ise ellerine aldıkları asalarla tepeye yürüyüşe başlıyor. Turistlerin bu yürüyüşü yaklaşık 2 saat sürüyor. Meryem Ana’nın görüldüğüne inanılan noktaya varmak için turistler 16 ayrı noktada haçlarla ve çeşitli azizlerin figürleriyle temsil edilmiş sembollerin bulunduğu noktalarda mola verip, kendilerine rehberlik eden rahipler eşliğinde dua ediyor. Yaklaşık 2 saatin sonundaysa Meryem Ana;nın belirdiği iddia edilen Krizevaç Tepesi’ndeki hedef noktaya varılıyor. Buraya ulaşanlar da Meryem Ana’nın yaklaşık 2 metre uzunluğundaki heykelinin önünde dualar ediyor, adaklar adıyor ya da saatlerce burada oturup sessizliği dinliyor. Turistler, daha sonra kayalıklarla kaplı tepeyi inerek "kutsal yolculuklarını" tamamlıyor. Hırvatistan’dan anne ve babasıyla Mecugorye’ye gelen 22 yaşındaki Zagreb Üniversitesi öğrencisi Angelina Mesiç, Meryem Ana’nın bölgede görüldüğüne inandığını belirterek, "Ben inanıyorum ama bence Mecugorye’yle ilgili en önemli şey bu değil. Bence burayı özel kılan pek çok neden var. Yaşayan bir kiliseyi deneyimlemek, ayinler olmadan dini yaşamak, İsa’yı gerçekten izlemek isteyen insanları görmek..." dedi. Mecugorye’yi görmek için 900 kilometre yol kat ederek Avusturya’dan gelen 55 yaşındaki Maria Leland ise efsanenin doğru olup olmamasının değil, bu bölgenin insanlar üzerindeki etkisinin önemli olduğunu dile getirdi. Vatikan’ın, bölgenin "hac merkezi ilan edilip edilmeyeceği" yönünde inceleme yapması için heyet gönderdiği yönündeki soruyu ise Leland şöyle yanıtladı: "Vatikan’ın tek yapabileceği (Mecugorye’ye gitmekte bir sakınca yoktur) yargısına varmak. (Herkes Mecugorye’ye gitsin, bu hikayeye inansın) gibi bir şey ifade edilemez. Çünkü inanç tek bir bölgeyle sınırlandırılamaz. Vatikan sadece burada insanları kandırmaya yönelik yaratılan bir kurgu olmadığını anlatabilir. Ama tarih boyunca bir yeri resmi hac merkezi haline getirmek hep çok zaman almıştır."
VATİKAN BÖLGEYE HEYET GÖNDERDİ Meryem Ana’nın her gün Mecugorye’de göründüğü iddialarını araştırmak üzere Vatikan bir komisyon kurdu. Vatikan’ın oluşturduğu 20 üyeli kurulun görevlendirdiği heyet bir süredir Mecugroye’de inceleme yapıyor.
Mecugorye’deki kilisenin yetkilileri, konuyla ilgili heyetin incelemesini sürdürdüğünü ancak bu konuda detaylı bilgi veremeyeceklerini söyledi. Kurul, buradaki gerekli incelemeler yapıldıktan sonra Vatikan’ın en yüksek öğreti kurumu olan İnanç Öğretisi Cemaati’ne kararını sunacak. Mecugroye’de yaşanan olayları "safsata" olarak nitelendiren Mostar Piskoposu Ratko Periç ise "insanların dini inançlarının bu tür söylentilerle istismar edildiğini ve bu şekilde birilerinin para kazandığını" kaydetti. Piskopos Periç, Mecugorye’nin "hac merkezi" ilan edilmesine karşı olduğunu da açıkladı. Vatikan henüz kararını açıklamadı ancak son 29 yılda küçük bir kasaba olan Mecugorye’nin çehresi oldukça değişti. Otel sahipleri, hediyelik eşya satanlar ve tur şirketleri durumdan memnun. Onlar Mecugorye efsanesinin tescillenmesini temenni ediyor. (Radikal)