PEN Yazarlar Derneği, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Yazarlar Sendikası, Türkiye Yayıncılar Birliği ve Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Temsilciliği, 15 Kasım Dünya Hapisteki Yazarlar Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, "Türkiye'de hapiste gazeteci-yazar yok" denildiğini belirterek, "Düşünceyi, düş gücünü, özgürce yaratma hakkını, gerçeklere farklı açılardan bakmayı, hakikati açıklamayı, habere ulaşmayı engelleme çabaları var" ifadelerini kullandı.
PEN Yazarlar Derneği, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Yazarlar Sendikası, Türkiye Yayıncılar Birliği, Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Temsilciliği, Dünya Hapisteki Yazarlar Günü sebebiyle ortak açıklama yaptılar.
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Bugün 15 Kasım Dünya Hapisteki Yazarlar Günü. Tüm dünyada ifade ve düşünce özgürlüğü en acımasız, en sıkıntılı, hoyrat dönemini yaşıyor. Özellikle de Türkiye, yazar ve gazetecilerin güvenliği bakımından dünyanın en riskli ülkelerinden.
Tutuklu olanlar, soruşturma geçiren, davaları süren, izlenen, adli kısıtlamalarla karşılaşan, iktidar tarafından hedef gösterilip tehdit edilen, işinden gücünden edilen ve pek çok farklı yöntemle susturulup sindirilmeye çalışılan çok sayıda yazar, gazeteci, yayıncı ve çevirmen var.
Dünyanın her yerinde 15 Kasım’da, düşünce ve ifade özgürlüğünü savunan kuruluşlar dayanışma için bir araya geldiklerinde, toplantılarında bir “Boş iskemle” bulundururlar. Hapiste tutulanlar, sesini duyuramayanlar için, boş bir iskemle…
Bu yıl o boş iskemlede hapisteki tüm yazar ve gazeteciler adına İlhan Sami Çomak var. 27 yıldır tutuklu yargılanıyor. İlhan Sami Çomak iki ay sonra 50 yaşında ve 28 yıldır hapiste yatan bir şair olacak. Biz buna razı değiliz, hiçbir yazar ve gazetecinin hapsedilmesine razı değiliz, hapisliği ömründen uzun İlhan Sami'nin daha fazla hapiste yatmasına hiç razı değiliz.
2021’i geride bırakmaya az bir süre kaldı. Bugün hala ‘Türkiye’de hapiste gazeteci, yazar yok’; ‘Onlar gazeteci, yazar değil, terörist ya da vatan haini’ diyebilen yetkililer var. Hala düşünceyi, düş gücünü, özgürce yaratma hakkını, gerçeklere farklı açılardan bakmayı, hakikati açıklamayı, habere ulaşmayı engelleme çabaları var. Evrensel İnsan Hakları Beyannamesini imzalamış olmamıza, Anayasamıza karşın var…
Ancak umutsuzluğa kapılmamak; geleceğe inancımızı kaybetmemek zorundayız. Hapisteki Yazarlar Günü, sadece biz yazar, gazeteciler, yayıncılar için değil; demokrasi ve hukukun değerini anlayan her yurttaş için önemli bir dayanışma günüdür.
Unutmuyoruz: Yok edilmeye çalışılan her düşünce, susturulmaya çalışılan her ses, sansürlenen, yasaklanan her sözcük, dünyanın her yerinde yankılanır!"