Mesleklerdeki dijital dönüşüm, spor sektörünü ve sporculuğu da etkiledi. Gençlerin takımlar halinde bilgisayar oyunlarında rakiplerini yenmeye çalıştığı e-spor, özellikle geleceğin meslekleri arasında adından söz oldukça sık ettirmeye başladı. Takım kaptanı, ‘Immortoru’ takma isimli Furkan Tekeş, bir e-sporcunun yılda 40 bin TL ile 200 bin TL arasında kazandığını söylüyor. Ayrıca, internetin sonsuz bilgisini yöneteceklere çok ihtiyaç var. 3D yazıcı uzmanlığının ise başlı başına derin bir alan olduğu belirtildi.
Hürriyet'ten Ahmet Can ve Önder Öneş'in analiz haberi şöyle:
Yılda 200 bin lira e-sporcular
Rakiplerini yenen e-spor oyuncularının kazançları şimdiden aylık binlerce doları bulabiliyor. ‘Dark Passage BKM Express’, Türkiye’de bu konudaki başarılı takımlardan biri.
Takım kaptanı, ‘Immortoru’ takma isimli Furkan Tekeş, izleyicilerin ve takipçilerinin sayısının her geçen gün arttığına dikkat çekiyor. “Ülke olarak e-spor alanında ABD, Avrupa, Çin, Güney Kore gibi ülkelere nazaran gerideyiz ancak çok önemli gelişmeler kaydediyoruz” diyen Tekeş, bir e-sporcunun yılda 40 bin TL ile 200 bin TL arasında kazandığını söylüyor. Tabii başarılı takımlar sponsor desteğiyle kazançlarını katlıyor.
Yerli oyuncularımızın hedefi genelde uluslararası başarılar elde ederek, ABD ve Avrupa liglerinde oynamak.
Daha çok strateji ve aksiyon tarzı oyunlarda gerçekleştirilen e-spor turnuvaları, son zamanlarda futbol ve formula gibi farklı dallarda da oynanmaya başlandı. En popüler e-spor oyunları arasında Dota 2, League of Legends ve CS:GO bulunuyor. Fenerbahçe, Beşiktaş ve son olarak Galatasaray derken, birçok geleneksel spor kulübü de, elektronik spor (e-spor) alanına girmeye başladı.
Tarım teknolojileri mühendisleri: Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, tarımın önemi azalmıyor. Tarım teknolojileri (agri-tech) alanında çalışan tarım teknolojileri mühendisleri, tarlalarda, seralarda, meyve bahçelerinde, mümkün olan en yüksek verim ve kaliteyi, en düşük maliyetle yakalamayı hedefliyor. En önemlisi de bunu yaparken çevreyi kirletmeyen, sürdürülebilir tarım uygulamalarının benimsenmesi.
Tarım teknolojileri alanında çalışmalarını sürdüren Doktar şirketinin CEO’su Tanzer Bilgen, ileri tarım teknolojilerini geliştirecek ve bunların yaygın olarak kullanılmasını sağlayacakların artık sadece ziraat mühendisleri olmadığını, bilgisayar mühendisleri, matematikçiler, yapay zekâ uzmanları ve hatta fizikçileri de kapsayan ar-ge ekiplerinin öne çıktığını söylüyor. Bu alanda çalışacakların hem kamu kuruluşlarında hem de özel sektörde artan sayılarda istihdam edilmesi bekleniyor.
Malzeme mühendisliği: Metalurji ve malzeme mühendisleri, bilgisayardan uçak kanatlarına, biyomedikal cihazlardan golf sopalarına sınırsız alanda malzeme geliştiriyor, test ediyor ve bunların daha kullanışlı ve çoğu zaman çok daha ucuz olmalarını sağlıyor. Bu alan, otomotiv, savunma ve havacılık gibi sektörlerin ihtiyaçlarının giderilmesinde çok önemli bir rol oynuyor.
ABD gibi savunma ekonomisi gelişmiş ülkeler bu mühendisleri yakın markajda tutuyor, çalışma imkânı veriyor ve ortaya çıkan ürünleri alarak savunma sanayisini 21’inci yüzyılın muhtemel savaş senaryolarına karşı hazır hale getiriyor.
Türkiye’de yüksek öğretimde karşılığını daha çok bulmayı başaran metalurji ve malzeme mühendisliği, 34 üniversitenin lisans programları arasında.
Büyük veri analistliği: Veri hayatımızın her anında yanımızda. Cebimizdeki telefon biz farkında olmadan gün içerisinde kilobaytlarca veri alıyor. Twitter’da her saniye 6 bin Tweet atılıyor, bir günde YouTube’a milyonlarca dakikalık video (veri) yükleniyor. Bunun üzerine fotoğraf, ağ günlükleri, yazıları da ekleyin. İşte tüm bu verinin işlenebilir biçime dönüşmüş haline ‘büyük veri’ deniyor. Bunca veriyi anlamlandıran, şirket ve kurumlar için kullanılabilir hale getiren kişilerse ‘büyük veri analistleri’.
Kullanılabilir veri, pazar trendlerinden müşteri tercihlerine kadar onlarca alanda şirketlerin elini güçlendiriyor ve kârlarına kâr katıyor.
Hemen her alanın işine yarayacak, altın değerindeki bu alanın önü çok açık. New York merkezli iş dergisi Forbes’ın derlediği verilere göre, 2019’da büyük veri analiz çalışmalarında kullanılan yazılımların dünya çapında elde ettiği gelirin 2019’da 187 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu geçmiş 5 yılda yüzde 50’lik bir artış anlamına geliyor. Türkiye’de vakıf ve devlet olmak üzere birçok üniversite yüksek lisans düzeyinde büyük veri analistliği programı sunuyor.
3D yazıcı tasarımcılığı: Her şeyi basabilmenin mümkün olduğu bir çağ hiç uzak değil. Geçen 5 yıl içerisinde 3 boyutlu (3D) yazıcılarda öyle önemli adımlar atıldı ki, bilim kurgu filmlerini aratmıyor. Bu cihazlarla insan uzuvlarının basılmasında büyük gelişmeler kaydedildi. Geçtiğimiz yılın başında Japon bilim insanları organik bileşenlerden ilk insan kulağını bastı. Uzmanlar gelecek 5-10 yıl içerisinde kendi organlarımızı basabileceğimizi öngörüyor.
3D yazıcı tasarımcıları/geliştiricileri biyoteknolojiden, çatal bıçağa kadar yüzlerce alanda, yazıcılar tasarlıyor. Bunları sektör için kullanılabilir ve ucuza mal etmenin yollarını arıyorlar. Bu insanlar 3 boyutlu yazıcılarla basılamayacak hiçbir şey olmadığı iddiasıyla hareket ediyor.
Sanal gerçeklik uzmanları: Bir gözlük takıyorsunuz ve dünyanın istediğiniz yerine gidip, tıpkı gerçek gibi geziyorsunuz. Bu teknoloji, sanal gerçeklik (virtual reality). Sanal gerçeklik teknolojisi uzmanlığı ve mühendisliği, geleceğin en popüler mesleklerinden biri olacak. Özellikle inşaat ve turizm gibi birçok farklı sektördeki uygulamalar, bu alana yapılan yatırımları artırıyor.
Türkiye’de de birçok girişim şirketinin bu alanda yıldızı parlamaya başladı.
Hem tasarım hem de yazılım alanlarının bir arada kullanılmasıyla ortaya çıkan sanal gerçeklik teknolojisini geliştiren uzmanlar şu anda 4 bin ile 6 bin lira arasında maaş alıyor.