Türkiye’de ’mesleksizlik’ sorununun işsizlikten daha önemli olduğunubelirten Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Nazım Ekren, "İşsizlikfonunu, Uzakdoğu ve Avrupa’daki gibi kullanıp, kitlesel birmesleklendirme programına başlamak istiyoruz" dedi.Hükümet, işten çıkarılanlar için kullanılan İşsizlik Fonu’nu,’kitlesel mesleklendirme’yi finanse etmek üzere kullanmayahazırlanıyor. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Nazım Ekren,Hürriyet AnkaraTemsilcisi Enis Berberoğlu ile Merve Erdil’in sorularını yanıtladı.Ekren, işsizlikten çok bir mesleksizlik olgusunun daha önemli olduğunusöyledi. Ekren, "Gençlerin ve hanımlarımızın çoğu mesleksiz olduğu içinözel sektörün ve finans sektörünün arzu ve talep ettiği bir meslekidonanım olmadığı için genelde işsiz kalıyorlar. İşsizlik fonunu buamaçla kullanıp, kitlesel bir mesleklendirme programına da bu süreçtebaşlamak istiyoruz. Aynı Uzakdoğu ve Avrupa ülkelerinin bu süreci buamaçla kullanmasına benzer bir şekilde, genç ve hanımları, işsiz kalmapotansiyeli çok yüksek grupları mesleklendirmek istiyoruz. Bu yeninesil reform diye odaklandığımız ana konu olacak" dedi.Kısa dönemli ödenekÇalışmave Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in üzerinde çalıştığı ’kısadönemli çalışma ödeneği’ konusunda da bilgi veren Nazım Ekren,"İşsizlik fonunda iki tane enstrüman var. Bir tanesi fiilen işsiz halegeldiğinde alacağın işsizlik ödeneği, bir diğeri de işsiz hale gelmedençalıştığınız yerde şirket belli kriterleri yerine getirdiğinde eğerişletmenin faaliyetine devam etmesi mümkün, fakat işçilerin maaşlarınınbir kısmını ödeyemiyor ise, biz ona kısa dönem çalışma ödeneğiyledestek verebiliyoruz" diye konuştu.Çalışırken kurtarmakBugüniçin şirketlere kısa dönemli çalışma ödeneği desteğinin 3 ay süreyleverilebildiğini belirten Nazım Ekren, şöyle konuştu: "Onun da oranlarıen asgari düzeyde bir prim ödemişse belli bir rakam, eğer yüksekdüzeyde bir prim ödemişse yine yüksek bir rakam. 250-600 TL arasındadırama buradaki mantık şu, kısa dönem çalışma ödeneği fiilen şirketkapanmadan, insanlar işsiz kalmadan geçici bir süre ortaya çıkansıkıntıyı, rahatsızlığı giderecek bir mekanizmadır. Dolayısıyla fiilenişsiz kaldıktan sonra ödeme yapılmak yerine, fiilen çalışırken desıkıntı çıktığında bu süreci yönetmek mümkünse bunun imkanı. Sadeceişsizlik fonuna prim ödeyenlerin yararlanacağı bir süreç olarak bakmaklazım. SSK ve vergi tahsilatlarının birleştirilmesi de gündemde,toplanması kolay olsun diye."Yurtdışından para çekmek için özel yasa geliyor Yurtdışından fon sağlamak için proje var mı?- Likiditesi yüksek uluslararası bölgelerden fon toplamak için özel bir yasa çıkartıyoruz.Sukuk-u İcara mı?-İşte onun ismine öyle demiyoruz. Sonuçta hangi ülkede ne tür bir fonalırsak, onlar hangi şeye yatırım yaparlar ona benzer bir kamuihtiyacı. Yani alternatif finansman ihtiyaçlarını oluşturmayaçalışıyoruz. Ortadoğu’dan gelirse o (sukuk-u icara), Uzakdoğu’dangelebilir, bonodan gelebilir. Burada belli bir noktaya odaklanmakyerine, daha önce Türk hukukunda olan bu gelir ortaklığı senedinebenzer birşey girebilir devreye. EKK artık yeni nesil reformları planlayacakSon krizi kim yönetiyor?-Ekonomik Koordinasyon Kurulu (EKK) bu süreci yönetiyor. En son ABİlerleme Raporu’nda, EKK’ya iyi bir atıf da yapılmış. Raporda temelekonomik politikalar konusunda konsensüsün korunduğu, koordinasyonun daiyileştiğine bir atıf var. Biz de benzer bir şekilde EKK’nınetkinliğini arttıracağımızı ulusal programa kattık. EKK yasalçerçevesini kurumsal çerçevesini oluşturalım, bundan sonraki bütünsüreci, kısa vadede sürece tepki nasıl olacak, yeni nesil reformlarnasıl yapılacak, ekonomik dinamizm de nasıl canlı tutulacak belli birmimari döneme kadar EKK bu üç bileşeni yürütsün diye bakıyoruz.O zaman Ekonomi Koordinasyonu Kurulu’nun yeni yasal altyapısı olacak?-Yasal altyapısı olacak, Hangi görev ve yetkilerinin olacağını toplucayazacağız ki herhangi bir düplikasyon veya yanlış anlamaya nedenolmasın. Dolayısıyla hangi kurumun hangi veriyi ne zaman ne şekildederleyip toparlayacağını kurula takdim edeceğini, kuruldan da buçıktıktan sonra ne yapılacağını ana hatlarıyla söyleyebiliriz. Yani artık Ekonomiden Sorumlu Bir Başbakan yardımcılığı var. -Aslında Başbakanın yayınladığı genelgeyle bütün BaşbakanYardımcılarının ana görevleri tebliğ edilmişti. Benim üstlendiğim görevtanımı ekonomik konularda genel koordinasyondu. Para Kredi KoordinasyonKurulu’nun işlevlerinin bir kısmını buraya aktararak, Parasal KrediKoordinasyon Kurulu yerine bir EKK kuralım istiyoruz. Bunun da yasalçerçevesini çok kısa sürede tamamlayıp, TBMM’ye intikal ettireceğiz. Kemal Bey’in (Unakıtan) bir torba kanunu var, ona koyacağız.IMF’den gelecek kaynağın kullanım alanına bakılacak IMF ile görüşmeler hangi aşamaya geldi?- IMFkonusunda Mehmet Bey (Şimşek) devam ediyor. Adım adım bizibilgilendiriyor. Perşembe (bugün) muhtemelen son aşamaya gelinmiş olur.Biz de bir gözden geçiririz, EKK olarak. Sonra Sayın Başbakana arzedilir. Talimatlandırma nasılsa o çerçevede biter. Şubatta çıkmasılazım. IMF’dengelecek fonun kullanım alanlarının etkinliğine bakmak lazım. Bizim şuan ihtiyacımız kısa vadede yeni nesil reform sürecini başlatmamızlazım. Kamudaki yeni nesil reformun birinci en önemli bileşeninin malikural olması lazım. Mali kuralda da faiz dışı fazlanın, bütçe açığının,kamu borç stokunun GSYH’ya oranlarına ilişkin orta ve uzun vadeli birperspektif sunacak altyapının oluşturulması lazım. İki tanesiMaastricht’ten geliyor, bir tanesi uluslararası ilişkilerden gündemegelmiş oluyor. Zaten en son gözden geçirmede vardı. Kısa çalışma ödeneğine 518 şirket başvurdu Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, kısa dönem çalışma ödeneğindenyararlanmak için 60 bin kadar işçinin çalıştığı 518 firmanın bakanlığabaşvurduğunu söyledi. Çelik, "İşçi, işveren temsilcileriyle bir arayageliyoruz. Bugüne kadar bakanlığımıza 518 firma kısa çalışmaödeneğinden yararlanmak için müracaat etti. Takriben 60 bin işçiyikapsıyor bu. Bu konularla ilgili müfettişlerimiz yoğun bir şekildeçalışmalarını sürdürüyorlar. Şu ana kadar ödenekten yararlanan 30 firmavar. Takriben 9 firma da bu ödeneği hak etmediği şekilde değerlendirmeyapıldı."