İstanbul Sarıyer Baltalimanı'nda birlikte çalıştığı asistan Dr. Kaan Erol'u, 75 bıçak darbesiyle öldüren ve ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen asistan Yavuz Sümter'in davasında, savcı mütalaasını açıkladı. Savcı, çok sayıdaki bıçak darbesinin tek başına canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme suçunu oluşturmayacağını ve kamu görevi nedeniyle gerçekleşmediğini belirterek nitelikli öldürme yerine, "Kasten öldürme" suçundan müebbet hapsini talep etti. Kaan Erol'un ailesinin avukatı duruşmada, "Bu kabul edilemez" diyerek isyan etti.
Tıklayın - Meslektaşını öldüren doktor: Sözlerini erkeklik gururuma yediremedim
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Yavuz Sümter cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Şikayetçiler Kaan Erol'un annesi Nilay Erol ve babası Metin Erol ile taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi raporunun geldiği belirtilerek sanık Yavuz Sümter'in ceza sorumluluğunu etkileyecek veya ortadan kaldıracak mahiyette bir akıl hastalığı ve akıl zayıflığı tespit edilemediği ve ceza sorumluluğunun tam olduğunun bildirildiği belirtildi. Sanık avukatı Emin Çelik, rapora karşı beyanda bulunmak için süre istedi ve kovuşturmanın genişletilmesi taleplerinin olduğunu belirtti. Şikayetçiler avukatı Aydın Egemen ise kovuşturmanın genişletilmesi taleplerinin davayı uzatmaya yönelik olduğunu ve dosyanın karara çıkarılmasını talep etti.
Duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaasında, sanık ile Erol arasında bazı olaylar nedeniyle husumet oluştuğu, Erol'un nöbetçi olarak doktor odasında bulunduğu sırada öldürmeye karar verdiği, sanığın sırt çantasında küçük bir baltayla, bıçağı alarak dinlenme odasına girerek Erol'u 75 kez bıçakladığı belirtildi. Savcı, sanığın çok sayıdaki bıçak darbesinden ibaret eyleminin tek başına 'canavarca hisle' veya 'eziyet çektirerek kasten öldürme' suçunun unsurunu oluşturmayacağı, sanığın 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek' öldürme amacıyla hareket ettiğini gösterir nitelikte delil bulunmadığı, sanığın eyleminin tasarlayarak öldürme nitelikli halinde şartlarının oluşmadığını öne sürdü. Mütalaada, kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçundan ceza verilmesi için ise sadece kamu görevlisine karşı işlenmesinin yeterli olmadığı, kamu görevi nedeniyle gerçekleştirdiği yönünde yeterli delil olmadığı kaydedildi. Ayrıca sanığın çalışma temposuna dayanamaması, sebebi olarak da Erol'u görmesi nedeniyle öldürdüğü deliller ve kamera kayıtlarıyla değerlendirilerek sanığın "Kasten öldürme" suçundan müebbet hapsini talep etti.
Şikayetçi Erol ailesinin avukatı Egemen, "Bu kabul edilemez" diyerek mütalaayı kabul etmediklerini belirtti. Sanık avukatı ise mütalaaya karşı savunma hazırlamak üzere süre talep etti. Sanık Yavuz Sümter'in tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, mütalaaya karşı savunma yapmaları için sanık tarafına süre vererek duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrasında Erol ailesi, avukatları ile birlikte adliye önündeki meydanda basın açıklaması yaptı. Baba Metin Erol, "Canavarca hislerle parçalanarak kamu görevi yaparken öldürülen doktor Kaan Erol'un babasıyım. Ama maalesef iki senedir toprağın altında yatan masum evladımın hakkını aramak için adliyeye gelip gidiyoruz. Bugün maalesef savcının okuduğu mütalada korkunç şokla çıktık. Savcı evladımızın kamu görevi yapmazken öldürüldüğünü, canavarca hislerle öldürülmediğini söyledi. Sanki sokakta bir duvarda bir kediyi köpeği sıkıştırmış sinek öldürmüş gibi öldürüldüğünü söyledi. Evladım paramparça edildi hem de görevinin başında. 20 saat o hastanede ayakta önce ameliyata sonra da nöbete gitti. 10 dakika odaya dinlenmeye girdiği an arkasında pusuda bekleyen cani, giriyor ve elinde getirdiği balta ve bıçakla evladımı bir buçuk saat yavaşça, bilerek isteyerek ve öldürücü noktalarına vurarak katlediyor. Kanının akmasını bekliyor. Yahu bu canavarca his değil de nedir ? Size soruyorum bu savcıyı reddediyorum. Kamu görevi diyorsun, 20 saattir hastanede, ameliyat başında mı öldüreceklerdi. Böyle bir mütalaayı kabul etmeme imkan yok. Acilen adalet istiyoruz" dedi.
"Böyle bir şeyi duymayı asla beklemiyorduk"
Anne Nilay Erol ise "Bugün çok büyük bir acı içerisindeyiz. Böyle bir şeyi duymayı asla ve asla beklemiyorduk. Yani katili bir alkışlayıp öpmediğimiz kaldı. O gerçekten bir canidir, katildir, çocuğumu paramparça etmiştir. Nedenini bile bilmediğimiz bir sebeple. Kıskançlık, kendi eksikliklerini Kaan'ı suçlayarak ondan nefret ederek yapmıştır. Adalete gerçekten güveniyorum. Hakkettiği büyük cezayı alacağını inanıyorum" dedi.
Metin Erol, sanığın insanlık suçu da işlediğini vurgulayarak "Bir kişi şöyle elinizi söyle yapın bu 75 kere yavaş yavaş vücuduna vuruyor, buna diyor ki canavarca değil, eziyet çektirme yok diyor. Ne yok. Yap şöyle iki defa elini savcı bey" diyerek isyan etti. Avukat Aydın Egemen ise savcı, mütalaada planlayarak öldürmenin değerlendirilmediğini vurguladı.
İddianame
İddianamede, 11 Ekim 2019'da gerçekleşen olayda sanık asistan doktor Yavuz Sümter'in olayda hayatını kaybeden Kaan Erol ile birlikte aynı hastanede asistan doktor olarak görev yaptıkları belirtildi. İş yerinde yaşanan bazı olaylar nedeniyle sanık Yavuz Sümter'in maktüle karşı husumet beslediği, bu nedenle olay günü Kaan Erol'un nöbetçi olduğu gece saat 03.30 hastaneye gittiği belirtildi. Sanık Yavuz Sümter'in sırt çantasında küçük bir balta ve olayda kullandığı bıçakla görevli olmamasına rağmen hastaneye gittiği belirtilen iddianamede, Kaan Erol'un bulunduğu odasına girerek bıçakla vurmaya başladığı ve maktulün vücudunda 75 bıçak darbesinin oluştuğu ifade edildi. Adli Tıp Kurumu raporunda, maktulün kesici-delici alet yaralanmasına bağlı kot kesikleri ile birlikte çoklu organ yaralanmasından kaynaklı iç ve dış kanama sonucu hayatını kaybettiği belirlendi. Sanık Sümter'in ifadesinde, yaklaşık 3 aydır birlikte çalıştığı maktulün kendisinden kıdemli bir asistan olması nedeniyle sürekli olarak aşağılayıcı hakaretlerde bulunduğunu iddia etti. Konuşmak için hastaneye gittiğini, bu sırada maktulün aşağılayıcı hakaretleri, tehdit etmesi ve darp etmesi üzerine bıçakla vurduğunu ileri sürdü. Sanık Sümter'in, maktülü daha önceden öldürmeye karar verdiğini belirtilen iddianamede, sanığın "Tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek ve kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi talep edildi.