2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları'nda altın madalya kazanan milli okçu Mete Gazoz, "Altın madalya kazandıktan sonra hem bana hem de okçuluk sporuna ilgi çok fazla büyüdü. Bu tabii çok güzel bir şey. İnsanlar benimle konuşuyor, sarılıyor ve fotoğraf çektiriyor. Samimi bir ortam oluşuyor." dedi.
Anadolu Ajansının (AA) Spor Servisi'ni ziyaret eden Mete, olimpiyat oyunlarındaki başarısı ve ABD'nin Güney Dakota eyaletindeki Yankton kentinde düzenlenen 2021 Dünya Okçuluk Kupası Finalleri'nde üçüncü olup bronz madalya elde etmesiyle ilgili soruları yanıtladı.
2020 Tokyo Olimpiyatları'nda altın madalya kazanmasının ardından dinlenme sürecine girdiğini belirten Mete, "Altın madalya kazandıktan sonra hem bana hem de okçuluk sporuna ilgi çok fazla büyüdü. Bu tabii çok güzel bir şey. İnsanlar benimle konuşuyor, sarılıyor ve fotoğraf çektiriyor. Samimi bir ortam oluşuyor." ifadelerini kullandı.
Olimpiyatların ardından 10-15 günlük bir kutlama süreci olduğunu vurgulayan Mete, "Bu süreçte ok atmamama rağmen Dünya Şampiyonası'nda karışık takımda Yasemin Ecem Anagöz ile bronz aldık. Ardından Dünya Kupası Finalleri'nde bireyselde üçüncü oldum. Güzel geçti bizim adımıza. Keyifli bir yarışmaydı. Sonuçtan da gayet memnunuz." diye konuştu.
Mete, milli takımdaki herkesin moral ve motivasyonunun yüksek olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"2024 Paris Olimpiyat Oyunları'nda takım halinde katılıp madalyayla taçlandırmayı hedefliyoruz. 2013'te başlayan projeyle beraber okçuluk her sene bir önceki senenin üstüne koyarak yukarı doğru bir grafikle gidiyor. Hedefimiz bu grafiği her zaman yukarı doğru devam ettirmek. Muhtemelen 48-49 yaşına kadar ok atmayı düşünüyorum. Ondan sonraki hayatım ne olur bilmiyorum. Doğduğumdan beri bu sporun içindeyim. Muhtemelen bıraktıktan sonra da bu sporun içinde olmaya devam edeceğim."