MHP Genel Merkezi, Bolu il başkanını görevden aldı, yerine Ülkü Ocakları başkanını getirdi

MHP Genel Merkezi, Bolu il başkanını görevden aldı, yerine Ülkü Ocakları başkanını getirdi

Muhalif ülkücü Yeniçağ gazetesinde yazan Arslan Tekin, "Bolu il başkanı Mehmet Aydın ve Merkez İlçe Başkanı görevden alındılar. Niye? Hareket'te taze kan istedikleri için. Kimi getirdiler Yerine? Bolu Ülkü Ocakları Başkanı'nı… Ayıptır... Utanç vericidir. Ülkü Ocakları siyasî emelleri dışında tutulmalıdır" dedi. Tekin, yazısında "Ülkü Ocakları iç meselede taraf olmaya zorlanırsa, sadece Milliyetçi Hareket değil memleket zarar görür. Balgat'taklerin gözünün ne kadar döndüğünü, kendilerini ne kadar çaresiz hissettiklerini, halkı karşılarına alma pahasına gencecik insanları, oyunlarına nasıl âlet etmek istediklerini görün" ifadelerine yer verdi.

Arslan Tekin'in Yeniçağ'daki yazısı şöyle:

En mühim memleket meselesi hâline getirilen MHP'nin olağanüstü kongre için Yargıtay'ın gerekçeli karının açıklanmasının hemen ertesi günü Bolu'dayız. Artık kim tutar MHP'lileri!

Muhalifler asıl MHP'yi temsil ediyorlar. Balgat marjinal; MHP'nin dışında kalıyor. Kim ki kongreyi yaptırmak istemiyor, Milliyetçi Hareketçi olamaz. Yazmıştım... 13 Mayıs itibarıyla  Balgat mukîmlerinin Milliyetçi Hareket'le bağları kalmamıştır. Hususiyetle bu tarihten sonra hak idda ederlerse, bilin ki MHP'nin üzerinde gizli emelleri vardır. "Kripto" kimmiş buradan anlayın. Hani Gidici Genel Başkan Kızılcahamam'da "kriptolar"dan bahsetmişti ya... Kızılcahamam'a şehitleri anmak için gidiyorsunuz… Kaç kişi peşinizdeydi? Kalabalığı (!) gördük. Sayı tahminine utanıyorum!

Şu zamanda akın akın on binler artlarından Kızılcahamam'a gelmeliydiler. Orada Gidici Başkan konuşuyor... Milliyetçi Hareket'te kan tazelemek isteyenlere "kripto" diyor. Şehitlerin manevî huzurundasınız. O şehitler içinde, itham edilen insanların kaçının kardeşi, yakını, arkadaşı var biliyor musunuz? Sadece "kripto" dememiş, yanına bir de Öcalan'ın, R. T. Erdoğan'ın ağzıyla "paralel" eklemişti.

Kimse kimsenin adına alınmasının, Kızılcahamam konuşması, "kin" konuşmasıdır ve Milliyetçi Hareket'e sahip çıkanları "düşman" ilân etme konuşmasıdır. Bir "parti başkanı" bu dedece "muhteris" olmamalıydı.

Delege köle değildir. Aklı vardır ve olup bitenleri görüyor. Kongre yapmak istedi. Yaptırmadınız. Kanunî hakkını kullandı. Ve kongre kararı çıkarttırdı. Saray'a değil; kendinize güveniyorsanız, gelirsiniz salona, eğer bulabilirseniz 40 delegenin imzasını, adaylığınızı koyarsınız. Ama "adam" gibi kongre düzeninde!

****

Bolu il başkanı Mehmet Aydın ve Merkez İlçe Başkanı görevden alındılar. Niye? Hareket'te taze kan istedikleri için. Kimi getirdiler Yerine? Bolu Ülkü Ocakları Başkanı'nı… Ayıptır... Utanç vericidir. Ülkü Ocakları siyasî emelleri dışında tutulmalıdır. Ülkü Ocakları iç meselede taraf olmaya zorlanırsa, sadece Milliyetçi Hareket değil memleket zarar görür. Balgat'taklerin gözünün ne kadar döndüğünü, kendilerini ne kadar çaresiz hissettiklerini, halkı karşılarına alma pahasına gencecik insanları, oyunlarına nasıl âlet etmek istediklerini görün.

Bolu'da üst kurul delegesi 6. Önce 3'ü olağanüstü kongre için imza vermiş. Sonra ikisi daha muhalif tarafta yer aldığını açıklamış. Hemen bütün Türkiye'de bir imza verenler ve bir de destek verenler var. Sayı bine yaklaşıyor. Bunu göre göre, Balgat hâlâ direniyor. Direnmenin ötesinde önceki gün Kızılcahamam'da gördük, kindar konuşma yapılıyor. Nedir maksat? Kitleleri karşı karşıya getirip, "illegalite"ye mi sapmak, kongreyi güç kullanarak yaptırmamak mı?

Şu zamanda ülkeyi nasıl bir tehlikeye attıklarının bile farkında değil bu zevat. Elbette aklıselim galip gelecek kongre yapılacak. Meral Akşener, dün Bolu'daydı. Her yerden davet alıyor. Diğer genel Başkan adayları da il il dolaşıyorlar. Balgat'takiler neredeler? Halkın içine çıkabiliyorlar mı? Bir R. T. Erdoğan miting düzenliyor, bir de Meral Akşener… Biri devletin imkânlarıyla, diğeri halkın! Biz İstanbul'dan 2 arkadaşla yola çıktık. Biri iş adamı, diğeri avukat… İstanbul güneşliydi. Bolu'ya yaklaştıkça bulutlar koyulaştı. Uzun Bolu tüneli kapalıydı. Mecburen eski dağ yoluna vurduk. Yağmur sicim gibi…Tepeye tırmandıkça sis kesafette arttı. Görüş mesafesi nereyse 20 metreye düşmüştü. Hendek'ta bir pankart asılmıştı köprüye… Meral Hanım'ın fotoğrafı ve "Hendek seninle yazısı". Yine yol üzerine öbek öbek toplanmış kalabalıklar. Meral Hanım'ı karşılayacaklar.

Beraber yola çıktığım arkadaşlar "eski". 12 Eylül öncesinin namlı isimleri. (Mehmet Gül; eski MHP milletvekili Prof. Dr. Mustafa Gül'ün kardeşi. Diğeri Avukat Mustafa Öztimur.) M. Gül, 11 yıl hapis yattı. M. Öztimur ise, yıllarca Almanya'da mecburen ikamet etti.. Her ikisi de 40 öncesinin heyecanı içindeler. Birçok toplantıya miting katıldım…Milliyetçi Hareket'te söz sahibi çok insanla karşılaştım. Bunları yollara düşüren sebepleri Balgat'takiler idrâk etselerdi, kongrenin önünü tıkamazlar, MHP'yi kendilerinden daha ileriye götürecek ellere teslim ederler ve bundan da memnun olurlardı. (Gerçek Milliyetçi Hareketçi olsalardı tabiî…)

Bolu'da önce Gazelle Oteli'ndeyiz. Meral Akşener, çevre illerin de delegeleriyle bir arada... Yukarıda toplantı hâlinde... Her gittiği ilde delegeleri bir araya getiriyor ve istişare ediyor. Söz delegenindir. Delege halkın temsilcisidir. TBMM'de milletvekilleri halkın temsilcisi olduğu gibi. TBMM'de kararı nasıl ki milletvekilleri alırsa, kongrede de delegeler alır. Delegeye tavır koymak halka tavır koymaktır. Bolu'da miting alanına geldik... Halk heyecan içinde meydanda … Sloganlar atıyorlar… Mehter takımı marşlar söylüyor. Meral Akşener kürsüye çınca çılgın bir dalgalanma... Meral Hanım, ne olursa olsun, dönülmez bir yola girdiğinin şuurunda. Kararlı. Gittiğim her yerde kadınları görüyorum… Yine kadınlar önde… Öğrendim ki, mahallelerde, apartmanlarda kadın günlerinde Meral Akşener konuşuluyormuş. Kadınlar kendi cinslerina sahip çıkıyor.