"MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da olağanüstü kurultayın yapılmasını istiyor"

"MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da olağanüstü kurultayın yapılmasını istiyor"

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, son dönemd MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile arasında anlaşmazlık olduğu yolunda iddialar ortaya atılan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın muhaliflerle aynı düşüncede olduğunu ve olağanüstü kurultayın gerçekleşmesini istediğini öne sürdü. Sarıkaya, yakın çevresine dayandırdığı iddiasına göre Vural'ın, genel başkan adayı olmayı düşünmediğini yazdı. Sarıkaya, Vural'ın "Bunu bu seviyeye getirmeden çözmeliydik. Mahkemeler üzerinden gereksiz inatlaşmalar olmadan çözüm üretmeliydik" dediğini öne sürdü.

Oktay Vural'ın "MHP'nin kurultayı 18 Mart 2018'dir" başlıklı bildiriye imza atmadığı öne sürülmüştü. Bugünkü MHP grup toplantısının çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, "Ben böyle bir deklarasyonu görmedim ama ne varsa bazı çevrelerden öğreniyoruz. Çok değerlidir, aramızda soğukluk olabilir mi? Oktay Vural Meclis'te beni temsil eden grup başkanvekilimizdir, bizi bölmeye çalışıyorsunuz, CHP'yi darmadağın ediyorsunuz, şimdi de Pelikan stratejisiyle ortalığı karıştırıyorsunuz" diye konuştu.

 

Sarıkaya'nın "Vural hareketi" başlığıyla yayımlanan (3 Mayıs 2016) yazısı şöyle:

Baştan belirteyim, Oktay Vural’ın son mesajlarının gerisinde MHP’deki adaylık yarışına katılma çabası yok.

Twitter’da önceki gün yayınlayınca gündeme oturan mesajları da yeni değil, bir hafta önce Facebook sayfasında yayınladı.

Onun öncesinde de MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye moral kazandırmak amacıyla hazırlanan “destek bildirisi” sürecinde tavrını açıktan sergiledi.

Başkaları gibi bildiriye imza koyup ardından olağanüstü kurultay çağrısı yapan bir tavır sergilemedi.

Kendisine imza için yollanan metne, “Adaylara ağır ithamlar içeriyor, onlar da bizim arkadaşlarımız” diyerek imza koymayan tek parti yöneticisi oldu.

Dolayısıyla parti içinde yaşanan gelişmelere tepkisi dünden bugüne değil; bir süredir özel sohbetlerinde her iki tarafa da düşüncelerini açıktan söylüyor.

Bunu yaparken, Genel Başkan yardımcılarının süreci çıkılmaz ve çatışmacı bir noktaya getirdiklerini belirtmekten de kaçınmıyor.

Sohbetlerinde “MHP için en önemli sıkıntı” diye dile getirdiği başlıklar da şunlar:

“MHP dışındakiler MHP’yi yönetip etki altında bırakır hale geldi. Bir karar alınıyor,‘AKP’nin suyundan gitmek için bu yapıldı’ deniliyor, tepki konuyor, ‘Pennsylvania istedi, Paralelciler yaptı’ suçlaması yapıştırılıyor. MHP’li olmayan kendi algısını MHP üzerinden yaratıyor.”

Bunların “MHP kadrolarını itibarsızlaştırmayı hedeflediğine” inanıyor.

ADAY MI?

Son dört hafta içinde belki onlarca kişi tarafından “Aday mısın?” sorusu yöneltilmiş.

Yakın çevresinin aktardığına göre hepsine yanıtı da üç aşağı beş yukarı şöyle olmuş:

“Bir beklenti veya hesapla gitmiyorum. Bir üçüncü alternatif yol yaratma çabasında olmadığım gibi, ben aday değilim. Bugünün doğrusunu söylüyorum. Partide gördüğüm üslup bozukluğuna dikkat çekmek için söylüyorum. Bu kadar fikri ve beşeri kaynağı olan hareket için bunlar doğru değil.”

Partide hukuk üzerinden yaşanan “gereksiz inatlaşmalardan” bir an önce uzaklaşmak gerektiği görüşünde.

Parti yönetiminin gittikçe geren tutumuna karşı da tavrı sert.

KURULTAY OLMALI

En önemli düşüncesi de “olağanüstü kurultayın yapılmasının gerekli olduğuna” yönelik inancı.

“Yargıtay’ın yapacağı tespittir. Yargıtay ne yapacak? Kanun’daki ‘Olağanüstü kurultay, delegelerin beşte birinin yazılı istemi üzerine yapılır’ hükmünü yok mu sayacak? Sonuçta yapılacak olan Tüzük Kurultayı, bunu bu seviyeye getirmeden çözmeliydik. Mahkemeler üzerinden gereksiz inatlaşmalar olmadan çözüm üretmeliydik.”

En büyük üzüntüsü ise MHP Lideri Bahçeli’nin bu süreçte yıpratılması ve partinin iktidar hedefinden uzaklaşıp iç çatışmaya yönelmesi...

Belki de bundandır Atatürk’ün şu sözünü arkadaşlarına sıklıkla hatırlatıyor:

“Hiçbir zafer gaye değildir. Zafer ancak kendisinden daha büyük bir gayeyi elde etmek için belli başlı vasıtadır.”

Atatürk’ün sözünün devamı da şöyle gelir:

“Gaye fikirdir. Bir fikre dayanmayan zafer yaşayamaz. Her büyük zaferin kazanılmasından sonra yeni bir âlem doğmalıdır. Yoksa başlı başına zafer boşa gitmiş bir gayrettir.”

Özetle Vural aday değil, ama makulü arayan bir fikir...