Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Bursa Milletvekili Hidayet Vahapoğlu, dünyada birçok ordunun er ya da rütbeli asker olarak kadınları da istihdam ettiğini belirterek, yeni çıkan askerlik kanununda bu yönde düzenleme yapılmasını istedi. Vahapoğlu, yasaya bir esneklik getirilerek, talep hâlinde kadınların da er, astsubay, yedek astsubay ya da yedek subay olarak askerlik yapabileceği hükmü konulabileceğini söyledi.
“İstiklal Harbi’mizin kazanılması dâhil olmak üzere, kadının sistemin dışında tutulduğu hiçbir çalışmada mükemmelliğe ulaşılamamıştır. Şu anda dünyada birçok ordu, kadını istihdam etmektedir er olarak, rütbeli olarak . Buraya bir esneklik getirilerek, talep hâlinde bayanların da er, astsubay, yedek astsubay ya da yedek subay olarak askerlik yapabileceği hükmü konulabilir diye düşünüyorum. Tartışılmasını da talep ediyorum. Milli Savunma Bakanlığının sayın yetkilileri; eğer reform yapacaksak, eğer reformdan söz edeceksek buraya ‘bayan’ı eklememiz lazım. Türk kadınına güvenelim. İstiklal Harbi’nde kadınlarımız cepheye gitmeye başladıktan sonra başarı kesinleşmiştir. Gitmek isteyen kadını askere alalım.”
Vahapoğlu’nun önerisi üzerine söz alan Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, asker almayla ilgili yapılan düzenlemenin bir hak ve ödev olarak her Türk için tanımlandığını, bunun kimler tarafından, nasıl yerine getirileceğine dair olduğunu belirtti. Alpay, “Mevcut uygulamalarla, düzenlemelerle biz yeni sistematiği oluştururken de bu anlamda büyük oranda yaklaşım olarak, ana ilkeler olarak mevcuttaki, mülga kanunlardaki düzenlemeleri esas aldık, yaklaşımlarımızı bu şekilde ortaya koyduk” dedi.
Eski Savunma Bakanı, şimdi Milli Savunma Komisyonu Başkanı olan İsmet Yılmaz da Vahapoğlu’nun teklifinin bundan sonra muhakkak üzerinde düşünülmesi gereken bir konu olduğunu söyledi, “İnşallah, olmaz ama son raddeye geldiğinde kadını erkeği, çoluğu çocuğu yoktur, herkes vatan savunmasında kendisine düşen görevi yerine getirir diyoruz ama üzerinde biraz daha çalışılacaktır inşallah” dedi.
Halkların Demokratik Partisi Milletvekili Nimetullah Erdoğmuş da vicdani ret konusunu gündeme getirdi. Vicdani reddin dünyada bir hak olarak değerlendirildiğini belirten Erdoğmuş şunları söyledi:
“Öyle insanlar var ki fıtri olarak o alanda görev almak istemeyebilir. Yine bazı insanlar da bunu bir inanç olarak görebilirler ve der ki bir insan, bir inanç özgürlüğü temelinde diyebilir ki -ki bugün dünyada da birçok Avrupa ülkesinde bu konu tartışılıyor- ben inancım gereği savaş karşıtı bir düşünce taşıyorum ve bu hakkımın da bana tevdi edilmesini istiyorum.” Bundan dolayı da vicdani reddi bir sorumsuzluk gibi değil de bir hak talebi gibi görüp bizim bu Komisyonumuzun onu da değerlendirmesini ben şahsen öneriyorum, hatta önümüzdeki çalışma döneminde bir kanun teklifi şeklinde de Meclisimize takdim etmeyi planlıyoruz."